Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

. - K A R A R - Dava, takibe konulan senedin üzerinde tahrifat yapıldığı iddiasıyla borçlu olunmadığının tespitine ve ödeme emrinin iptaline karar verilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davacının davalıya 7.200.-YTL. borçlu olmadığının tespitine, davacı borçlunun yalnızca 200.-YTL. borçlu olduğundan, Zonguldak 3. İcra Müdürlüğü’nün 2006/1906 sayılı takibin ve ödeme emrinin , 7.200.-YTL. yönünden iptali ile yalnızca davacı borçlunun borçlu olduğu 200.-YTL. açısından takibin devamına, davacı dava dilekçesinde tazminat istemediğinden talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 06.04.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    İş Ortaklığının tüzel kişiliği bulunmadığından ve dolayısıyla taraf ehliyeti olmadığından takip yapılamayacağından hakkındaki takibin iptaline karar verilmesi gerekir. Borçlu .... hakkında ise takip yapılmadığı halde kendisine ödeme emri gönderilmesi doğru olmadığından, adı geçen şirkete gönderilen ödeme emrinin iptali gerekir. O halde mahkemece, adi ortaklık adına yapılan şikayetin kabulü ile adi ortaklığın taraf ehliyetinin bulunmaması nedeniyle hakkındaki takibin iptaline ve hakkında takip yapılmadığı halde kendisine ödeme emri gönderilen .... yönünden ise ödeme emrinin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Belirtilen bu eksiklik borçlu aleyhine takip başlatılmasına engel teşkil etmeyeceği, icra dairesine sunulan takip talebi ve dayanak belgeler doğrultusunda örnek 9 ödeme emri düzenlenerek takibe devam edilmesi gerekirken, ödeme emri yerine yasal koşullar oluşmadığı halde icra emri düzenlenmesi doğru olmadığından şikayetin kabul edilerek icra emrinin iptaline karar verilmesinde hukuka aykırı bir yön bulunmamaktadır. Örnek 1 takip talebi ve iptaline karar verilen icra emrinde alacaklı olarak "Denizbank AG" gösterildiği, alacaklı tarafın doğru bir şekilde gösterilmiş olduğu anlaşılmaktadır. İcra emrinin iptali kararı üzerine alacaklının talebi halinde ödeme emri düzenlenerek borçluya tebliğ edilmesi ve ödeme emrinin tebliği üzerine borca itiraz niteliğinde olan hususların takibin şekli itibariyle icra müdürlüğü nezdinde ileri sürmesi gerekeceği anlaşılmaktadır....

      yapılan şikayetin birleştirilmesini mümkün olmadığı takdirde iki dosyanın ayrı ayrı kabulünü talep ettiğini, bu ödeme emrinin davacı ile davalı arasında Develi Asliye Hukuk mahkemesinde görülen itirazın iptali davasının neticesine göre gönderildiğini takibe dayanak belgenin ödeme emrinin ekinde mevcut olmadığını taraflarına gönderilen tebligatta ödeme emri ve takip dayanağı şeklinde ihtarat bulunmasına rağmen taraflarına gönderilen tebligatta herhangi bir şekilde takip dayanağının bulunmadığını, İİK61/I....

      İcra Müdürlüğü'nün 2011/19333 takip sayılı dosyası ile örnek 4-5 icra emri düzenlendiği, davacı borçluya ödeme emrinin 10/08/2011 tarihinde tebliğ edildiği, davacı borçlu tarafından süresi içinde borcun ödendiği iddiası ile icra takibinin iptali ile icra emrinin ilam niteliğinde belgeye dayanmadığından icranın geri bırakılmasına dair talebinin İcra hukuku kapsamında olduğu anlaşıldığından uyuşmazlığın ... 9. İcra Hukuk Mahkemesince görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. (HMK'nın 21. 22. ve 23. ) maddeleri gereğince ... 9. İcra Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 05.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Md., ) Uygulanacaktır." şeklinde icra emrinin düzeltilmesine, icra emrine asıl alacak dışındaki alacak kalemlerinin faiz başlangıcının 15/02/2022 olarak işlenmesine, takibin iptali talebinin reddine karar verilmiştir....

        Bu anlamda davacı borçluya gönderilen ödeme emri mühlet içerisinde olup yapılan işlem kanuna aykırıdır. Mahkemeler taleple bağlı ise de talepten daha azına karar verilmesi mümkündür (HMK m.26). Bu değerlendirmeler karşısında mahkemece borçluya gönderilen ödeme emrinin mühlet içinde olduğu dikkate alınarak ödeme emrinin iptaline karar verilmesi gerekirken, şikayetin reddine karar verilmesi hatalı olup, davacı borçlunun bu yöndeki istinaf sebepleri yerinde görülmüştür. Yapılan değerlendirme neticesinde ilk derece mahkemesince verilen kararda hukuka uyarlık görülmediğinden, istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak HMK'nın 353/1- b-2 hükmü gereğince ödeme emrinin iptali yönünde yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir....

        İcra Dairesi tarafından borçlulara 15.02.2019 tarihinde ödeme emrinin tebliğ edildiği, borçlu vekilinin yetkiye ve borca itirazı nedeniyle dosyanın yetkisizlikle müdürlüklerine 07.06.2019 tarihinde geldiği, dosyada yeterli masraf bulunmadığından ödeme emrinin hazırlanmadığı ve tebliğe çıkarılamadığının belirtilmiş olduğu, tarafların kabulünde olduğu üzere yetkili icra dairesi tarafından ödeme emrinin davalı borçlulara tebliğ edilmeden işbu davanın açılmış olduğu anlaşılmıştır. İİK'nın 60. maddesinde ödeme emri ve itiraz üst başlığı altında ödeme emri ve muhtevası düzenlenmiştir. Maddenin 1.fıkrasında icra müdürünün takip talebinin bu kanunda öngörülen şartları içerdiğine karar vermesi durumunda ödeme emri düzenleyeceğine yer verilmiştir....

        Davalı borçluların ödeme emrine tebliğ tarihinden önceki itirazları ihtiyati haciz kararı sonrasında yapılan hacizlere ilişkin olup İİK'nın 61. maddesi kapsamında düzenlenen ödeme emrinin tebliği ile neticesinde gerçekleştirilen aynı yasanın 62. maddesindeki itiraz söz konusu değildir. İcra müdürlüğü tarafından verilen durdurma kararı ise konkordatoya bakan mahkemenin ara kararına ilişkindir. Alacaklı banka tarafından gerçek kişi borçlular yönünden konkordato talebinin reddi ile tedbirlerin kaldırılması kararı üzerine icra müdürlüğüne başvurarak borçlulara ödeme emrinin tebliğ edilmesi talebi ve ödeme emrinin icra müdürlüğü tarafından borçlulara tebliğ edilmesine rağmen davacı alacaklı vekilinin ödeme emrinin tebliğini ve sonucu beklemeksizin iş bu davayı açmış olması İİK'nın 67 maddesi ve ilgili yasal düzenlemelere uygun düşmemiştir....

          İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ; Mahkemesince; hacizlerin kaldırılması ve takibin iptali talepli şikayetlerin reddine karar verilmiştir....

          UYAP Entegrasyonu