Somut uyuşmazlıkta, davacı taraf, itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 2.000 ABD doları karşılığı 4.750,00 TL'ye yönelik takibe itirazın iptaline, işlemiş faize ilişkin takibin iptaline, karar verilmiş, gerekçede de taraflar arasında Sapanca Kadastro Mahkemesi'nin E.2012/15 sayılı dosyası ile açılan ve daha sonra ......
SAVUNMA Davalı tarafın cevap dilekçesi sunmadığı, duruşmaya iştirak etmediği ancak icra dosyasına sunduğu dilekçesinde; Alacaklı olduğunu iddia eden tarafa herhangi bir borcumuz bulunmadığı, Bu nedenle ödeme emrine, borca, takibe, faiz oranına, faize, işlemiş faize ve takibin tüm ferilerine açıkça itiraz edildiği, ayrıca iddia edilen borca ilişkin dayanak belge dosyaya sunulmadığı, ekinde herhangi bir dayanak belge tebliğ edilmediği, inceleme imkanı tanınmadığından belge / belgeler üzerinde bulunan imzaya ilişkin itiraz hakkımı saklı tutulduğu ifade edilerek, ödeme emrine, borca, borcun tamamına, takibe, faiz oranına, faize, işlemiş faize, harç, ----- ücretine , takibin tüm ferilerine itiraz edildiği anlaşılmıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, Elektrik ------------esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminat talebine ilişkindir. Davada taraf teşkili sağlanmış, dava yasal 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır....
/Aliağa olduğundan HUMK’nun 9.maddesi gereğince Aliağa Mahkemeleri ve icra dairesinin yetkili olduğunu, takipte asıl alacağa yönelik itiraz bulunmadığını, asıl alacağın ödendiğini, yetkiye ve faize itiraz edildiğini belirterek davanın reddine ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, BK’nun 73.maddesi gereğince alacak bir miktar paraya ilişin olduğundan alacaklının ikametgahında da dava açılabileceği, takip dosyasında alacak cari hesaptan kaynaklanan miktardan ibaret olduğu, davacı alacaklının ikametgahının .../Yarşehir’de bulunduğu dikkate alınarak ......
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında Kredi Kartı Üyelik Sözleşmesi akdedildiğini, davalının kredi kartı borçlarını ödememesi üzerine aleyhine takip başlatıldığını, itiraz sonucu takibin durduğunu belirterek itirazın iptali, takibin devamı ve % 40 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı duruşmadaki beyanında takibe itirazlarını tekrarlamıştır. Mahkemece benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüyle, davalının faize yönelik itirazının iptaline, takibin 199.38.-YTL. işlemiş faiz ve 9.97.-YTL....
Takibin asıl alacak ve borçlunun itirazına uğramayan faiz oranı yönünden takibin devam ettiğinin kabulü gerekir. Bu durumda icra müdürlüğünce borçlunun itirazında kabul ettiği asıl alacak ve yasal faiz oranına göre takibe devam edilmesi ve kapak hesabının da bu kurallar çerçevesinde düzenlenmesi gerekir. İcra müdürlüğünce 14/01/2021 tarihi itibariyle dosya kapak hesabı yapıldığı, borçlu tarafından takipte faize ve oranına itiraz üzerine takibin kısmen durmasına rağmen takibin kesinleşmeyen duran kısmına ilişkin alacaklar da dahil edilerek kapak hesabı yapıldığı iddiasında bulunulup, kapak hesabının tümden iptali istendiğine göre takibin itiraza uğramayıp kesinleşen kısmı yönünden istem üzerine dosya hesabı yapılarak takibe devam edilebilir ise de, duran kısım kapak hesabına dahil edilemez....
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti: Davacı, işçilik alacaklarının tahisili için davalı (borçlu) aleyhine ilamsız icra takibi başlatığını, davalının faize itiraz ettiğini ve faiz yönünden takibin durduğunu ileri sürerek, davalı (borçlu) tarafından icra takibi sırasında işlemiş ve işleyecek faize yapılan itirazın iptali ile takibin devamına bu mümkün olmadığı takdirde işlemiş ve işleyecek faiz alacağının tahsiline karar verilmesini istemiştir....
İcra takibinde yer alan ve borçlu tarafından itiraza uğrayan kısım davanın konusunu oluşturur. Borcun tamamına ya da bir kısmına itiraz hallerinde olduğu gibi imzaya itiraz ile faize itiraz edilmesi durumunda da itirazın iptali davası açılabilir. İcra İflas Kanununun 68 ve 68 (a) maddelerinde sözü edilen belgelerden birine sahip olmayan alacaklı, itirazın giderilmesini sağlayabilmek için yalnız itirazın iptali yoluna başvurabilir. Borçlu ödeme emrine itiraz etmemiş ya da itiraz geçerli değilse alacaklının itirazın iptali davası açmasında hukuki yarar yoktur. İtirazın iptali davası süreye tabidir. Alacaklı itirazın kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde davayı açabilir. İcra takibi konusu alacak (davası) iş mahkemesinin görevine girmekte ise, itirazın iptali davası da iş mahkemesinde açılır (Kuru, Baki: İcra ve İflas Hukuku, İstanbul Kasım 2004, s. 223.). Buna göre davada 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunun 7. maddesi uyarınca sözlü yargılama usulü uygulanır....
Genel haciz yoluyla ilamsız icra takiplerinde borçlunun itirazı üzerine takip durur ve alacaklının takibin devamını sağlamaya yarayan imkanlarından biri İcra İflas Kanunun 67. maddesinde öngörülen itirazın iptali davasıdır. İtirazın iptali davası, takip alacaklısı tarafından itiraz etmiş olan takip borçlusuna karşı açılır. İcra takibinde yer alan ve borçlu tarafından itiraza uğrayan kısım davanın konusunu oluşturur. Borcun tamamına ya da bir kısmına itiraz hallerinde olduğu gibi imzaya itiraz ile faize itiraz edilmesi durumunda da itirazın iptali davası açılabilir. İcra İflas Kanununun 68 ve 68 (a) maddelerinde sözü edilen belgelerden birine sahip olmayan alacaklı, itirazın giderilmesini sağlayabilmek için yalnız itirazın iptali yoluna başvurabilir. Borçlu ödeme emrine itiraz etmemiş ya da itiraz geçerli değilse alacaklının itirazın iptali davası açmasında hukuki yarar yoktur. İtirazın iptali davası süreye tabidir....
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; Davalı yanın icra dosyasına sunmuş olduğu itiraz dilekçesinde takibin tamamına yönelik itiraz ettiğini, şayet sadece faize itiraz edilmiş olsaydı bu durumda faiz yönünden takibin durdurulmasına karar verilmesinin talep edilmesi gerektiğini, İşbu davada, davalı tarafın borcu ödeyeceklerini beyan ederek mahkemeden süre talep ettiğini, süre talebine karşı muvafakat etmemelerine karşın mahkeme karşı tarafa ödeme için süre verildiğini, faiz taleplerinden vazgeçmelerine rağmen davalı yan tarafından bu süre zarfında yine hiç bir ödeme yapılmadığını, kararda sadece işlemiş faize itiraz edildiği ve asıl alacak yönünden ihtilaf olmadığı belirtilmiş ise de söz konusu itiraz dilekçesinde asıl alacak yönünden hiç bir açıklama bulunmadığı gibi hüküm kısmında takibin devamına veya itirazın sadece faize yönelik olduğuna dair bir hüküm kurulmadığını oysa ki faiz yönünden davanın reddine, asıl alacak yönünden takibin...
Borcun tamamına ya da bir kısmına itiraz hallerinde olduğu gibi imzaya itiraz ile faize itiraz edilmesi durumunda da itirazın iptali davası açılabilir. İcra İflas Kanununun 68 ve 68 (a) maddelerinde sözü edilen belgelerden birine sahip olmayan alacaklı, itirazın giderilmesini sağlayabilmek için yalnız itirazın iptali yoluna başvurabilir. Borçlu ödeme emrine itiraz etmemiş ya da itiraz geçerli değilse alacaklının itirazın iptali davası açmasında hukukî yarar yoktur. İtirazın iptali davası süreye tabidir. Alacaklı itirazın kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde davayı açabilir. İcra takibi konusu alacak davası iş mahkemesinin görevine girmekte ise, itirazın iptali davası da iş mahkemesinde açılır (Kuru, Baki: İcra ve İflas Hukuku, İstanbul Kasım 2004, s. 223.). Buna göre davada 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunun 7 nci maddesi uyarınca sözlü yargılama usulü uygulanır. İtirazın iptali davasında, işçilik alacaklarıyla ilgili olarak tahsil hükmü kurulması mümkün olmaz....