İcra Müdürlüğünün 2019/2656 esas sayılı dosyasında da davalı tarafından davacı aleyhine ihtiyati haciz kararına dayalı olarak ilamsız icra takibine başlanıldığı, borçlu vekilinin itirazı üzerine icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği, davacının icra müdürlüğüne itirazının yanında itiraz dilekçesinde belirtmiş olduğu mükerrer takip itirazına dayanarak eldeki davayı açtığı anlaşılmıştır. Borçlu vekilinin mükerrerlik iddiası borca itiraz niteliğinde olup, takibin şekline göre İİK.'nun 62. maddesi uyarınca icra dairesine yapılması gerekir. İcra dairesi yerine, icra mahkemesine yapılan borca itiraz niteliğindeki mükerrerlik itirazı sonuç doğurmaz. İleri sürülen istinaf sebepleri yerinde olmadığından, davacı borçlunun istinaf başvurusunun HMK'nun 353- (1)-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşılmıştır....
İcra Müdürlüğünün 2013/1475 esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi yapıldığını, davalının borca itiraz ettiği ve takibin durduğunu beyan ederek itirazın iptali ile takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece itirazın iptaline karar verilmesi talep edilen icra dosyasında davalının itirazının bulunduğu ancak bu itiraz üzerine takibin durdurulmasına yönelik bir karar alınmadığı, bu haliyle devam eden bir takibin bulunduğu, usuli yönden durmuş bir takip bulunmadığı gerekçesiyle davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafça temyiz edilmiştir. Dava, ilamsız takipte icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır. Davacı alacaklı tarafından 18.04.2013 tarihinde başlatılan icra takibi nedeniyle düzenlenen ödeme emri davalı borçluya 22.04.2013 tarihinde tebliğ edilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Mahkememizde görülmekte olan işbu dava; davacı ve davalı arasında kurumsal abonelik sözleşmesi akledildiği, davalının ocak, şubat 2022 faturalarının ödememesi üzerine merkezi takip sistemi ... MTS numaralı dosya ile davalıya takip yapıldığı, davalının borca itiraz etmesi üzerine takibin durdurulmuş olduğu iddiası ile itirazın iptali ve kötü niyet tazminatı isteminde ibarettir. 10/10/2023 tarihli bilirkişi raporu özetle şöyledir: "Dosya kapsamında bulunan bilgi, belge ve deliller ile yukarıda yapılan değerlendirmeler doğrultusunda;......
YTL alacağın tahsili amacıyla ilamsız takibe başlandığı, ödeme emrinin 15.11.2006 tarihinde tebliği üzerine borçlunun 24.11.2006 tarihinde borca itiraz ettiği, itiraz üzerine 19.2.2007 tarihinde takibin durduğu, alacaklı tarafça itirazın iptali veya kaldırılmasına dair verilen kararın borçluya tebliğine rağmen süresi içerisinde mal beyanında bulunmamak suretiyle atılı suçun işlendiği ispatlanamadığına göre, borçlu hakkında 10 ... disiplin hapsi cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi isabetsizdir....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, borçlu şirket yetkilisi sıfatıyla gemi kaptanı tarafında icra dosyasına 26.04.2018 tarihinde sunulan dilekçe ile icra takibinin öğrenildiğini, buna rağmen, herhangi bir ödeme yapılmadığını ve 7 gün içinde takibe itiraz edilmediğini, takibin kesinleşmesinden sonra yapılan itirazın hükümsüz olduğunu, gemi kapanı tarafından ihtirazi kayıtla dosya borcunun ödenmesi talebini içerir 26.04.2018 tarihli dilekçesinden borca itiraz iradesinin bulunmadığını, gemi kaptanı tarafından ihtirazi kayıtla dosya borcunun ödenmesi ve hacizlerin kaldırılması talebinin icra müdürlüğünce dosyada taraf olmadığından bahisle reddedildiğini, aynı kaptan tarafından verilen vekaletnameye istinaden yapılan itirazın ise kabul edildiğini, TTK.nun 1104. Maddesi hükmü uyarınca gemi kaptanının geminin sahibi olan donatanı adına işlem yapma ve temsil yetkisi bulunduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir....
, banka kayıtları ve --- sözleşmeleri, ödeme --- yapılacak incelemede borçlunun bankaya borcu olduğunun görüleceği, borçlu tarafından haksız yere kötü niyetle sebep gösterilmeden borca itiraz edilerek takibin durmasına sebebiyet verildiği, itirazın taraflarına tebliğ edildiği, icra takibinin --- ile durdurulmuş olduğunu, alacak likit olduğundan icra inkar tazminatına mahkum edilmesini istemek gerektiği, banka kayıtlarında yapılacak bilirkişi incelemesinde davacı bankanın alacaklı olduğunun sübuta ereceği, arz ve izah olunan nedenlerle ve resen gözetilecek sebeplerle ;fazlaya ilişkin tüm hak ve alacakları saklı kalmak kaydıyla davalı/borçlunun---- dosyasında yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına ,haksız ve mesnetsiz itiraz sebebiyle % 20 den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, masraf ve ücreti vekaletin davalı/borçluya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yerel mahkemece takibin ve 13 örnek ödeme emrinin iptali taleplerini, icra dosyasına itiraz edilmesi gerektiğini belirterek taleplerinin reddine karar verildiğini, taraflarınca icra müdürlüğü dosyasına da süresi içinde borca itiraz dilekçesi ile ibraz edildiğini ve bu itibarla icra takibinin durduğunu, ancak "Takibin ve Ödeme Emrinin İptali" talepleri ile borca itiraz dilekçesi üzerine "İcra Takibinin Durdurulmasının" hukuken aynı sonucu doğurmayacağını ve bu davayı açmakta hukuki yararlarının bulunduğunu, takip dayanağı kira sözleşmesi TBK m. 27 uyarınca kesin hükümsüz olduğundan takibin iptali gerektiğini, söz konusu kira sözleşmesinin kanuna aykırı olarak döviz cinsinden belirlenen bedele ilişkin kısmının kesin olarak hükümsüz olduğunu, takip konusu alacağın likit olmadığından takibin iptali gerektiğini, müvekkilinin temerrüde düşürülmesinin söz konusu olmadığından işlemiş faiz/temerrüd talep edilemeyeceğini, müvekkili şirket Sisa Otelcilik,...
Sulh Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 12/02/2013 NUMARASI : 2012/1361-2013/165 Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibi nedeniyle düzenlenen ödeme emrine borçlu tarafından kısmen itiraz edilmesi üzerine davacı alacaklı Sulh Hukuk Mahkemesine başvurarak itirazın iptali ve icra tazminatı isteminde bulunmuştur. Mahkemece gerçek anlamda borca yapılmış bir itiraz bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine karar davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, ......
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; İİK'nın 62/4 maddesine göre borca kısmen itiraz edildiğinde itiraz edilen miktarın açıkça gösterilmesi gerektiği, aksi takdirde itiraz edilmemiş sayılacağı, somut olayda davalının takibe kısmen itiraz ettiği, ancak itiraz ettiği miktarı açıkça göstermediği, bu nedenle takibin davalı yönünden kesinleştiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, kararın davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 19....
HMK’daki değişiklikte değerlendirilerek, Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 20.01.2023 tarih ve 2021/2 E. - 2023/1 K. sayılı kararı ile; alacaklının tercih hakkını ilk başlatılan takip türünden yana kullanmış olduğu durumda, aynı borca ilişkin olarak yeni başlatılan takibin mükerrer olacağından bahisle ikinci takibin iptali gerektiğine ve bu hususun süresiz şikayete tabi olduğuna karar verilmiştir. Bunun üzerine Dairemizce ilamsız icra takiplerinde, mükerrerlik iddiasının borca itiraz olduğu yönündeki kabulde değişikliğe gidilerek, aynı alacağa dayalı olarak mevcut bir takip varken yeni bir takip başlatıldığına dair iddianın, takip şartı olarak değerlendirilmesi ve buna bağlı olarak mükerrer takibin iptali talebinin icra mahkemesine şikayet yolu ile getirileceği, söz konusu şikayetin ise süresiz olarak incelenebileceği sonucuna varılmıştır....