Şikâyet, icra takibinin taraflarına veya hukuki yararı bulunan diğer kişilere tanınmış ve bu yolla icra ve iflas dairelerinin (veya diğer icra organlarının) kanuna veya olaya uygun olmayan işlemlerinin iptalini veya düzeltilmesini ya da yapmadıkları veya geciktirdikleri işlemlerin yapılmasını sağlayan hukuki bir çaredir (Pekcanıtez, H./ Atalay, O./ Özkan, M.S./Özekes, M.:İcra ve İflas Hukuku, 11. Bası, Ankara, 2013, s.125 vd.). 17. Şikâyet, icra mahkemesince incelenir ve karara bağlanır. İcra mahkemesinin şikâyeti inceleyebilmesi için kendisine talepte bulunulması gerekir. Ancak şikâyetin kamu düzenine aykırı olması hâlinde, başka bir sebeple kendisine dosya ulaşan icra mahkemesi, icra memurunun işlemindeki kamu düzenine aykırılığı kendiliğinden nazara alabilir ve işlemi iptal edebilir. 18. Şikâyet ile itiraz arasında önemli farklar vardır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Takibin Taliki Veya İptali Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : İtiraz dilekçesinde bahsi geçen takip talepnamesinde belirtilmeyen ve takip dosyasında da bulunmayan 16.06.2009 keşide tarihli çek aslının birlikte gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 15.02.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı, 10.12.2010 tarihli faturada yer alan 1 adet memur masası dolabı ve 1 adet müdür yardımcısı dolabı yapıp teslim ettiğini, fatura bedelinin tahsili için okula başvurmasına rağmen herhangi bir sonuç alamadığını, alacağın tahsili için icra takibine başlandığını, takibe itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, ancak Milli Eğitim Bakanlığı’nın dosyaya 09.07.2014 tarihinde ödeme yaptığını, ancak icra müdürlüğünün itiraz olması nedeni ile reddiyat yapmadığını, itirazın iptâli ve icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı idare, herhangi yazılı bir sözleşme bulunmadığından akdî ilişkiyi reddetmiş, faturadan kaynaklı herhangi bir borcu bulunmadığını, okul aile birliği tutanaklarında davacı ile ilgili herhangi bir kayda rastlanmadığını, dava konusu olan mobilyaların halen okulda kullanıldığını, ancak kimin tarafından yapıldığının bilinmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur....
İİK. nun 97/1. maddesi, icra müdürüne ( 3. kişinin istihkak iddiasına karşı alacaklı veya borçlunun itirazı halinde ) dosyayı re’ sen ve derhal icra mahkemesine göndermek, İcra Mahkemesine ise icra dosyası içeriğine göre “ takibin devamına veya talikine karar vermek “ görevi yüklenmiştir. Yasal düzenleme çok açık olup, İcra Mahkemesince , İcra Müdürlüğü’ nün İİK. nun 97/1. maddesine ilişkin talebi üzerine vereceği karar, “ takibin devamına veya talikidir”, başka bir karar verilemez. İcra Mahkemesi, 97. maddenin yerine 99. maddenin uygulanıp, uygulanmayacağını takibin taraflarının ya da 3. kişinin şikayeti üzerini değerlendirebilir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava, kambiyo senetlerine özgü takipte usulsüz tebligat şikayeti ile borca itiraza ve kambiyo şikayetine ilişkindir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 17. maddesinde; "Belli bir yerde devamlı olarak meslek veya sanatını icra edenler, o yerde bulunmadıkları takdirde tebliğ aynı yerdeki daimi memur veya müstahdemlerinden birine, meslek veya sanatını evinde icra edenlerin memur ve müstahdemlerinden biri bulunmadığı takdirde aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır" hükmünü içermektedir. Yine Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 26. maddesinde; "Belirli bir yerde devamlı olarak meslek veya sanatını icra edenlere, o yerde de tebligat yapılabilir. Muhatabın işyerinde bulunmaması halinde tebliğ, aynı yerde sürekli olarak çalışan memur veya müstahdemlerinden birine yapılır...'' hükmünü içermektedir....
17/09/2021 tarih 20/09/2021 havale tarihli dilekçesine icra dairesinin aynı gün veya 3 gün içinde tensip ile karar vermesi gerekirken 3 gün geçtikten sonra 24/09/2021 tarihinde karar vermesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalı borçlunun icra müdürlüğüne verdiği dilekçenin hiçbir yerinde tahliye emrine ve icra takibine itiraz ettiğini bildirmediğini, dilekçenin baştan sona hikaye olup borca ve takibe itiraz dilekçesi niteliğinde olmadığını, borçlunun icra müdürlüğüne verdiği dilekçe ile bağlı olup icra dairesine verdiği dilekçeden sonra iddia ve savunmasını genişletemeyeceğini ve değiştiremeyeceğini, 17/09/2021 tarih 20/09/2021 havale tarihli dilekçede tahliye taahhütnamesinin ve altındaki imzanın kabul edildiğini, borçlu tarafından verilen dilekçenin hiçbir yerinde itiraz sözcüğü olmadığı halde, davalı borçlunun itiraz içermeyen dilekçesinin itiraz dilekçesi olarak kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesinin yasal olmadığını beyanla, davanın kabulü ile kararın kaldırılmasını...
Genel haciz yoluyla takipte, İİK.nun 62. maddesi uyarınca borçlunun 7 günlük sürede itiraz etmesi halinde aynı Kanunun 66. maddesi gereğince takip durur. İİK.nun 8. ve İcra İflas Kanunu Yönetmeliği'nin 22/2. maddesi gereğince, icra ve iflas daireleri yaptıkları muamelelerle kendilerine vaki talep ve beyanlar hakkında bir tutanak yaparlar. Sözlü itirazlar ile talep ve beyanların altları ilgililer ve icra müdürü veya muavini veya katibi tarafından imzalanır. Buna göre, ödeme emrine itiraz dilekçesinin icra memuruna havale ettirilip icra tutanağına yazdırılmış olması gerekir. Çünkü ödeme emrine itiraz tarihi, itiraz dilekçesindeki tarih olmayıp, bu dilekçenin icra tutanağına geçirildiği tarihtir (HGK.13.5.2009 tarih ve 2009/12-185 E.-2009/182 K)....
Her ne kadar mahkemece tebligat usulsüzlüğünün şikayetçi tarafından öne sürülemeyeceği nedeniyle şikayetin reddine karar verilmişse de İcra hukukunda, kural olarak, şikayet hakkı takibin taraflarına aittir. Ancak, İİK'nın 142. maddesinin son fıkrası hükmüyle bu kurala bir istisna getirilmiştir. İİK'nın 142. maddesinin son fıkrasında "Ancak itiraz alacağın esas ve miktarına taallük etmeyip yalnız sıraya dairse şikayet yoluyla tetkik merciine arz olunur" hükmü yer almaktadır. Başka bir anlatımla, satış bedelinin borçları ödemeye yetmemesi üzerine sıra cetveli düzenlenirse, alacaklılar, diğer alacaklıların icra dosyalarındaki takip hukukuna aykırı işlemlerin kendi sırasına etkili olduğunu ileri sürerek, sıra cetveline itiraz edebilir....
İcra Müdürlüğü'nün 2018/8058 sayılı icra dosyası. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ: Mahkemece; davacının dosya kapsamında bulunan borçlu T4'in tebligatının usulsüzlüğünden bahisle şikayette bulunduğu, kısaca Sakarya 3. İcra Müdürlüğü'nün 2018/8058 esas sayılı dosyasındaki satış talebinin reddine ilişkin kararı, takibin kesinleşmediğinden ve borçlu T4'e yapılan tebligatın geçersizliğinden memur işleminin iptalini talep ettiği, davacının dosya kapsamındaki borçlunun tebligatının usulsüzlüğünden bahisle dava açamayacağı, ancak kendi tebligatının usulsüzlüğüne dayanabileceği, bu nedenle satış talebinin reddine ilişkin memur işleminde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davacının davasının reddine karar verilmiştir....
ve Alper TABEK'in itirazı sonucu takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür. 2004 Sayılı İcra İflas Kanunu'nun 264. Maddesinde " Dava açılmadan veya icra takibine başlanmadan evvel ihtiyati haciz yaptırmış olan alacaklı; haczin tatbikinden, haciz gıyabında yapılmışsa haciz tutanağının kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde ya takip talebinde (Haciz veya iflas) bulunmaya veya dava açmaya mecburdur. İcra takibinde, borçlu ödeme emrine itiraz ederse bu itiraz hemen alacaklıya tebliğ olunur. Alacaklı, tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını istemeye veya mahkemede dava açmaya mecburdur. İcra mahkemesi, itirazın kaldırılması talebini reddederse alacaklının kararın tefhim veya tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dava açması lazımdır....