Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREKÇE :Dava İİK'nın 41.maddesi yollamasıyla aynı yasanın 16.maddesi uyarınca açılmış takibin iptali istemine yönelik şikayettir. 7176 sayılı Kanun’un 21. maddesiyle 04/11/1983 tarih ve 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununa eklenen Geçici 14. maddesinde; “Kamulaştırma işlemleri tamamlanmamış veya kamulaştırması hiç yapılmamış olmasına rağmen 04/11/1983 tarihinden bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihe kadar fiilen kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir ihtiyaca tahsis edilerek üzerinde tesis yapılan taşınmazlara veya kaynaklara kısmen veya tamamen veyahut irtifak hakkı tesis etmek suretiyle malikin rızası olmaksızın fiilî el konulması veya hukuki el atılması sebebiyle mülkiyet hakkından doğan taleplere dair bedel ve tazminata ilişkin davalarda verilen mahkeme kararları kesinleşmedikçe icraya konulamaz....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/10/2022 NUMARASI : 2022/352 ESAS - 2022/524 KARAR DAVA KONUSU : Takibin Taliki Veya İptali KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı ilk derece mahkeme kararı aleyhine istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, Dairemizce HMK'nun 353. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda dosyadaki belgeler okundu, incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili aleyhine yapılan Konya 7....

Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İİK 71 ve 33/a md'leri gereği borcun itfa veya imhal edilmiş olması yada zaman aşımına uğramış olması sebebiyle takibin iptali veya talikinin mümkün olduğunu, borçlunun dayanak ilamı istinaf ettiğini, İİK 36. Maddesi gereği tehiri icra talebinin üst mercilerden istenebileceğini, müvekkili lehine hükmolunan alacak davasına ilişkin hükmün ilamlı takibe konulması için kesinleşmesi gerekmediğini, ilamda hükmedilen hükümlerden yalnızca alacak kısmının takibe konduğunu, davacı yanın şikayet prosedürüne başvurması gerekirken müvekkilini hasım göstererek takibin iptali davası açmasında hukuki yararı olmadığını, davanın husumet yönünden ve davacı yanın hukuki yararı bulunmadığından bahisle usulden reddine karar verilmesi gerekirken esasa girilip davacı yanın talebinin kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir....

Mahkeme; Aksaray 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/402 E. sayılı dosyası ile davacı borçlu tarafından davalı alacaklı aleyhine çek iptali davası açıldığı, 10/09/2019 tarihli ve 2018/402 E., 2019/220 K.sayılı ilamı ile davacı vekili tarafından çekin isteği haricinde elinden çıktığını kanıtlayamadığı, çeki kullandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği, anılan davanın hasımsız olarak ikame edildiği, ardından ıslah edilerek hasımlı davaya dönüştürülmek istenildiği ve alacaklıya 25/04/2019 tarihinde ıslah dilekçesi tebliğ edildiği, ancak takibin 18/04/2019 tarihinde açıldığı, davalı alacaklının takip dayanağı çeke ilişkin tedbir kararından haberdar olduğu ve kötü niyetli olduğu sonucuna ulaşılamadığı, İİK'nın 169/a-1.maddesi gereğince borcun bulunmadığı veya itfa yahut ihmal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlanması gerektiği, tazminata karar verilebilmesi için takibin durdurulması gerektiği, takibin geçici olarak durdurulmasına karar verilmediği gerekçesiyle...

İtfa veya imha iddiası yetkili mercilerce re’sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır.'' hükmüne yer verildiği, davacı borçlu 7181 sayılı Kanun'un 19. maddesi ile 4721 sayılı TMK'nın 883. maddesine eklenen ikinci fıkra gereğince ipoteğin sona erdiğini iddia etmiş olup takip tarihi itibarı ile takibe konu taşınmazın tapu kaydında ipoteğin mevcut olduğu, ipoteğin terkin ile sona ereceğinden takip tarihi itibarı ile ipoteğin geçerli olup olmadığının dar yetkili icra mahkemesince değerlendirilemeyeceği gerekçesiyle takibin iptali talebinin reddine karar verilmiştir....

Maddesine aykırı olduğunu, yetki itirazının haksız olduğunu, taraflar arasındaki borç ilişkisini gösterir cari hesap özetinin ekte sunulduğunu, bu nedenlerle haksız itirazın iptali ile takibin devamına, %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/503 Esas KARAR NO : 2021/123 DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 28/07/2020 KARAR TARİHİ : 05/02/2021 K. YAZIM TARİHİ : 10/02/2021 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında ticari satıma ilişkin akdi ilişki bulunduğunu, müvekkilinin davalıya satıp teslim ettiği "ürün" bedeline ilişkin faturanın ödenmemesi nedeniyle davalı aleyhine İstanbul Anadolu .... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyası üzerinden takibe girişildiğini, davalının takibe ve borca itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla itirazın iptali ile takibin devamını, davalı tarafın % 20 oranından az olmamak üzere icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetini talep ve dava etmiştir. Davalı; dava dilekçesi ve duruşma gününün usulen tebliğine rağmen davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır....

      İcra Müdürlüğünün 2015/11119 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, takibin borçlunun itirazı üzerine durdurulduğunu beyanla itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, İdare Mahkemesinin 2015/665 Esas, 2015/631 sayılı kararından 6 ay sonra 23/10/2015 tarihinde müvekkili aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığını, yani takibin başlatıldığı tarihte İdare Mahkemesince müvekkilinin lehine ısrar kararı verildiğini, müvekkilinin emekli maaşını almaya halen devam ettiğini, bu sebeplerle itirazlarının yerinde olduğunu beyanla davanın reddi ile %20 oranında tazminata hükmedilmesini talep etmiştir....

        İtirazın iptali davasında usulüne uygun olarak başlatılmış ve itirazla durmuş bir takibin varlığı dava şartı olup, 6100 sayılı HMK'nın 115. maddesi uyarınca dava şartının varlığı yargılamanın her aşamasında mahkemece re'sen gözetilmelidir. İtirazın iptali davasını gören mahkemenin, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı öncelikle incelemesi gerekir. Mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmaması, bu sonuca etkili değildir. Eş söyleyişle, itirazın iptali davasında, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, mahkeme öncelikle, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyerek kesin olarak sonuçlandırmalıdır. Kaldı ki, itirazın iptali davasını görme yetkisi, takibin yapıldığı yer mahkemesine aittir. O nedenle, mahkemenin, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı incelemesi doğaldır. Bu yetki itirazının incelenmesi sonucunda, mahkeme, kendisinin yetkili olup olmadığını da belirlemiş olacaktır....

          İtirazın iptali davasını gören mahkemenin, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı öncelikle incelemesi gerekir. Mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmaması, bu sonuca etkili değildir. Eş söyleyişle, itirazın iptali davasında, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, mahkeme öncelikle, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyerek kesin olarak sonuçlandırmalıdır. Kaldı ki, itirazın iptali davasını görme yetkisi, takibin yapıldığı yer mahkemesine aittir. O nedenle, mahkemenin, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı incelemesi doğaldır....

            UYAP Entegrasyonu