nun 661/2.maddesine göre ise, hamilin cirantayı takip etmesi halinde zamanaşımı süresi bir yıldır.Somut olayda, takibin kesinleşmesinden önceki dönemde yukarıda belirtilen tarihler arasında lehtar konumunda olan muteriz borçlu hakkında 1 yıllık zamanaşımının gerçekleştiği anlaşılmıştır.Takip öncesi zamanaşımı itirazının kabulü halinde İİK.nun 169/a-4, 5. maddesi uyarınca takibin durdurulması gerekirken, icranın geri bırakılmasına karar verilmesi isabetsiz olup, hükmün bu sebeple bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ......
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, dava dilekçesindeki beyanlarını tekrarla, mahkemece takip konusu senedin kambiyo vasfında olmadığı tespiti yapılması nedeniyle İİK'nın 170/a maddesi gereğince resen takibin iptaline karar verilmesi gerektiğini bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, takibin iptaline, icranın geri bırakılmasına, müvekkilinin işyerine gönderilen maaş haczi müzekkeresinin iptaline karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 71/2 ve 33/a maddeleri uyarınca icra takibinin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir....
Borçlunun icra mahkemesine başvurusu İİK'nun 71/1. maddesine dayalı olarak takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun ödendiği nedenine dayalı itfa itirazıdır. Bu maddede itirazın kabul veya reddi halinde, inkar tazminatına hükmedileceğine ilişkin yasal bir düzenleme bulunmadığı halde, istemi reddedilen borçlu aleyhine inkar tazminatına hükmedilmesi isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir. SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ......
Takibin dayanağı olan belge, kambiyo senedi niteliğinde çek olduğundan olayda ibraz süresinin bitim tarihi itibariyle yürürlükte olan 6762 Sayılı TTK.nun 726. maddesi ve 730. maddesinin göndermesi ile de aynı Yasanın 662 ve 663. maddelerinin uygulanması gerekir. TTK.nun 662. maddesinde zamanaşımını kesen sebepler; dava açılması, takip talebinde bulunulması, davanın ihbar edilmesi ve alacağın iflas masasına bildirilmesi şeklinde sınırlı olarak belirtilmiştir. Alacaklının kambiyo senedi vasfındaki çeke dayalı olarak genel haciz yolu ile takip yapması, TTK.nun 726. maddesi ve 730. maddesinin göndermesiyle çeklerde de uygulanması gereken aynı Kanunun 662 ve 663. maddelerini bertaraf edemez. Bir başka anlatımla, zamanaşımı gerçekleşen çekler için genel haciz yolu ile takip yapılması halinde dahi takip kesinleştikten sonraki dönemde uygulanacak zamanaşımı süresi, TTK'nda çekler hakkında öngörülen zamanaşımına göre hesaplanmalıdır....
Şti. hakkında 06.10.2010 tarihinde takibe başlandığı, 28.10.2010 tarihinde ödeme emrinin borçluya tebliğ edilerek takibin kesinleştiği, alacaklı vekili tarafından dosyada 17.12.2012 tarihli işlem ile borçlunun adresinin araştırılması için emniyete müzekkere yazılmasının talep edildiği, 20.01.2015 tarihinde ise dosyanın yenilenmesinin talep edildiği, dolayısıyla belirtilen tarihler arasında zamanaşımını kesen bir işlem yapılmadığı görülmüştür. Bu durumda, mahkemece takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde, lehtar-ciranta konumunda olan borçlu ... San. Tic. Ltd. Şti. hakkında bir yıllık zamanaşımı süresi içinde herhangi bir takip işlemi uygulanmaması nedeniyle İİK'nun 71. maddesi yollamasıyla aynı yasanın 33/a maddesi uyarınca istemin kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
Bu durumda, kambiyo vasfını taşımayan adi havale hükmündeki belgeler ile başlatılıp kesinleşen takipte, İİK.nun 71/2.maddesi gereğince takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde işleyecek zamanaşımı süresi, ....nun 726.maddesine göre hesaplanamaz. Olayda uygulanması gereken 818 Sayılı B.K.nun 125. maddesine göre, çek niteliğini haiz olmayan anılan belgeler yönünden zamanaşımı süresi (10) yıl olup, takipte bu sürenin dolmadığı anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, zamanaşımı şikayetinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/04/2021 NUMARASI : 2019/679 ESAS - 2021/712 KARAR DAVA KONUSU : İcranın geri bırakılması KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davalı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine başlatılan icra takibinde, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde takibin zamanaşımına uğradığını beyan ederek icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiş, Mahkeme; davanın kabulüne karar vermiş, karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davalı vekili 17/03/2022 tarihli dilekçesi ile istinaf talebinden feragat ettiklerini bildirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de ; Alacaklı tarafından ... hakkında başlatılan genel haciz yolu ile icra takibinde; takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borçlu ...'ın ölümü üzerine mirasçıları aleyhine icra takibine devam edildiği, mirasçı borçlular ... ... ve ...'...
Somut olayda takibe konu bonoda lehtar-ciranta konumunda olan borçlu ... hakkında diğer borçlular ile birlikte 29.07.2008 tarihinde takibe başlandığı, ....08.2008 tarihinde ödeme emri tebliğ edilerek takibin kesinleştiği, alacaklı vekilinin 02.....2009 tarihinde bankalara haciz müzekkeresi gönderilmesini talep ettiği, bu tarihten sonra 28.03.2012 tarihinde .... .... Şube Müdürlüğüne haciz ihbarnamesi gönderilmesinin istenildiği bu tarihler arasında zamanaşımını kesen bir işlem yapılmadığı görülmüştür. Bu durumda takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde lehtar-ciranta konumunda olan borçlu ... hakkında bir yıllık zamanaşımı süresi içinde herhangi bir takip işlemi uygulamadığından İİK'nun 71. maddesi yollamasıyla aynı yasanın 33/a maddesine göre istemin ... yönünden kabulü gerekirken yazılı gerekçeyle zamanaşımının üç yıl olduğundan bahisle reddi isabetsizdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (İcra Hukuk) Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlunun, İİK.nun 71/1. maddesi uyarınca, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun ödendiğine yönelik itfa nedeniyle takibin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece davanın reddine karar verildiği, kararın borçlu tarafından temyizi üzerine mahkemece ek karar ile temyiz talebinin süre yönünden reddedildiği anlaşılmaktadır....