Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bölge Adliye Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan ilamlı takipte, borçluların; takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde dosya borcunun tamamen ödenmiş olduğunu ileri sürerek itfa nedeni ile takibin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, ilk derece mahkemesince,takibin davacı-borçlu ... yönünden iptaline karar verildiği, alacaklı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....

    İcra takibinin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin zamanaşımı itirazının yasal dayanağı İİK.nun 71. maddesi olup bu madde uyarınca borçlu takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun zamanaşımına uğradığını her zaman icra mahkemesinde ileri sürebilir. Bir diğer anlatımla borçlunun İİK.nun 71. maddesine dayanan isteminin incelenebilmesi, bu istemin belli bir süre içinde ileri sürülmesi koşuluna bağlı değildir (HGK.nun 04.11.1998 tarıh ve 1998/12-763 esas - 1998/797 kararı). O halde mahkemece, borçlunun İİK.nun 71. maddesine dayanan isteminin esası incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi. ....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, ilamsız icra takibinin (kesinleşmeden sonraki) zaman aşımı nedeniyle geri bırakılması istemine ilişkindir. İİK'nun 71/2. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanun'un 33/a-l. maddesi gereğince, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun zamanaşımına uğradığının belirlenmesi halinde icranın geri bırakılmasına karar verilir. Hukuk Genel Kurulu'nun 04.11.1998 tarih ve 1998/12- 753 E. 1998/797 K. sayılı kararında da vurgulandığı üzere, borçlunun, takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin zamanaşımı itirazı süreye bağlı değildir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 146. maddesi uyarınca, Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, her alacak on yıllık zamanaşımına tâbidir....

      Başvuru bu hali ile takibin kesinleşmesinden önce alacağın zamanaşımına uğradığına yönelik İİK'nun 168/5. maddesi kapsamında zamanaşımı itirazı olup, itirazın kabulü halinde İİK'nun 169/a-5. maddesi gereğince takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekir. İİK'nun 71. maddesinde düzenlenen durum ise, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının gerçekleşmesine ilişkin olup, ancak bu halde icranın geri bırakılmasına karar verilebilir. O halde, mahkemece, borçlunun zamanaşımı itirazı İİK'nun 169/a maddesi kapsamında kabul edilerek, aynı maddenin beşinci fıkrası gereğince takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, icranın geri bırakılmasına hükmedilmesi isabetsiz olup, kararın bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile İstanbul 22....

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/42 KARAR NO : 2022/2502 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/11/2021 NUMARASI : 2021/123 ESAS, 2021/693 KARAR DAVA KONUSU : İCRANIN GERİ BIRAKILMASI KARAR : İzmir 9....

        Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, İİK'nun 71. maddesi kapsamında, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun ödendiği nedenine dayalı itfa şikayetidir. Mahkemece hükme esas alınan 27.01.2014 tarihli bilirkişi raporunda, 09.04.2010 tarihi itibariyle dosya borcunun tamamen kapandığı ve 285,25 TL fazladan ödeme yapıldığı tespit edilmiş olup, şikayet başvurusunun yapıldığı 22.02.2011 tarihi itibariyle dosya borcunun tamamının ödenmiş olduğu açıktır. O halde; mahkemece, İİK'nun 71. maddesi uyarınca takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun itfa edilmesi sebebiyle istemin kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle istemin reddi şeklinde hüküm tesisi isabetsizdir....

          İİK'nun 71/2. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanun'un 33/a-l. maddesi gereğince, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun zamanaşımına uğradığının belirlenmesi halinde icranın geri bırakılmasına karar verilir. Hukuk Genel Kurulu'nun 04.11.1998 tarih ve 1998/12-753 E. 1998/797 K. sayılı kararında da vurgulandığı üzere, borçlunun, takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin zamanaşımı şikayeti süreye bağlı değildir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 146. maddesi uyarınca, Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, her alacak on yıllık zamanaşımına tâbidir....

            İİK'nun 71/2. maddesinde; "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, aynı Kanun'un 33/a maddesi hükmü kıyasen uygulanır" düzenlemesi yer almakta, İİK'nun 33/a-1. maddesinde ise; "İlamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir" hükmüne yer verilmiş bulunmaktadır. Mahkemece, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının gerçekleşmesi halinde İİK'nun 71/2. maddesi göndermesiyle İİK'nun 33/a-1. maddesi uyarınca icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, takibin iptaline hükmedilmesi isabetsiz olup, kararın bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile......

              T5 DAVA :ZAMANAŞIMI NEDENİYLE İCRANIN GERİ BIRAKILMASI KARAR TARİHİ : 15/01/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİHİ : 15/01/2021 TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu 11. İcra müdürlüğünün dosyasına gönderilen yenileme emrinin 26/08/2019 tarihinde tebliğ edildiğini, takip konusu bononun önce 2014/617 E sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, takip devam edilmediğinden işlemden kaldırıldığını, 3 yıllık zamanaşımı süresi geçtiğinden takibin iptali gerektiğini belirterek icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde :davanın süresi içinde açılmadığını, çek keşide tarihinin 16/06/2012 olup, 2012 yılı içerisinde icra takibi başlatıldığından zamanaşımı geçmediğini belirterek davanın reddini talep etmiştir....

                DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 71/2 maddesi yollaması ile İİK 33/a maddesi gereğince takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zaman aşımı itirazı ile icranın geri bırakılması istemine ilişkindir. Nazilli İcra Müdürlüğünün 2012/2514 Esas sayılı dosyası ile davacı borçlu ve dava dışı borçlu aleyhine 43.000,00 TL asıl alacağın ferileri ile birlikte tahsili talebi ile kambiyo senetlerine mahsus takip yapılmış, davacıya ödeme emri 10/07/2012 tarihinde tebliğ edilmiştir. Bono vasfındaki kambiyo senedi 03/01/2012 keşide, 01/07/2012 vade tarihli olup davacı borçlu aval verendir. Borçlunun takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin olarak, İİK'nın 71/2 ve 33/a maddelerine dayalı zaman aşımı isteminin incelenmesi, bu istemin belli bir sürede ileri sürülmesi koşuluna bağlı olmadığından, süresiz şikayete tabidir....

                UYAP Entegrasyonu