Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İİK'nun 33/a maddesinin 1. fıkrası ise; "İlamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir" hükmünü ihtiva etmektedir. Mahkemece, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun zamanaşımına uğraması nedeniyle şikayetin kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, bozmayı gerektirir ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile İstanbul 2....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/04/2022 NUMARASI : 2021/991 ESAS- 2022/635 KARAR DAVA KONUSU : İCRANIN GERİ BIRAKILMASI (İİK71/2 VE İİK 33/A) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacılar vekili 25/08/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkilleri aleyhine kambiyo senedine mahsus takip başlatıldığını, takibin kesinleşmeden sonra 3 yılı aşkın bir süre takipsiz ve işlemsiz bırakıldığını, 27/07/2021 tarihinde yenilendiğini, zamanaşımı süresi geçtikten sonra yenileme yapıldığını belirterek icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece; ''Davanın KABULÜ ile, İstanbul 5. İcra Müdürlüğünün 2021/18515 Esas sayılı takip dosyasında İİK'nın 71/2 ve İİK'nın 33/a maddeleri gereğince davacı borçlular yönünden İCRANIN GERİ BIRAKILMASINA, '' karar verilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan ilamlı takipte, borçlunun; takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde dosya borcunun kısmen ödenmiş olduğunu ileri sürerek itfa nedeni ile takibin ödenen kısım üzerinden iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu,mahkemece davacının davasının kısmen kabulü ile takibin 31.738,20 TL asıl alacak ve 32.083,24 TL işlemiş faiz üzerinden devamına, kalan fazla miktar yönünden takibin iptaline ve asıl alacak üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verildiği görülmektedir....

      İİK'nun 71/son maddesinde borçlunun takibin kesinleşmesinden sonraki dönem için takip konusu alacağın zamanaşımına uğramadığını ileri sürmesi halinde İİK'nun 33/a maddesinin kıyasen uygulanacağını düzenlemekte olup, anılan maddenin 33/a 1. fıkrası uyarınca icranın geri bırakılması kararı verileceği öngörmektedir. Alacaklı tarafından, 28/11/2011 tarihinde çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, borçlu şirket adına çıkarılan örnek 10 numaralı ödeme emrinin borçluya 19/11/2015 tarihinde tebliğ edildiği ve borçlu vekilinin 24/11/2015 tarihinde çeklerin zamanaşımına uğradığını ileri sürerek icra mahkemesine başvurduğu görülmüştür. Takip borçlusunun dayanak çeke yönelik zamanaşımı iddiası bu durumda, İİK'nun 168/5. maddesine dayalı takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itirazı niteliğindedir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla başlatılan takibin kesinleşmesinden sonra borçluların zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasını talep ettikleri mahkemece; istemin süreden reddedildiği görülmektedir. İİK'nun 170/b maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanun'un 71/2 ve 33/a maddesi gereğince, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun zamanaşımına uğradığına yönelik şikayet, herhangi bir süreye tabi olmayıp iddianın yerinde olduğunun belirlenmesi halinde icranın geri bırakılmasına karar verilir....

          Ayrıca, İİK.nun 71. ve 33/a-l. maddelerine göre de, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının gerçekleştiği tespit edildiği taktirde icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekir. Somut olayda, iki adet çeke dayalı olarak başlatılan takipte, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde, 16.12.2009 ile 07.10.2010 tarihleri arasında alacaklı tarafından takibin sürdürülmesi iradesini gösteren herhangi bir takip işlemi yapılmadığından, takip işlemsiz bırakıldığından, yukarıda açıklanan kurallar gereğince zamanaşımı gerçekleşmiştir. Mahkemece icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın konusuz kaldığından bahisle şikayetin reddine dair karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 30/04/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Bu halde, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde alacağın 10 yıllık zamanaşımına uğrayıp uğramadığının incelenmesi ile uyuşmazlığın çözümüne gidilmelidir. Alacağın muaccel olduğu tarih itibariyle uygulanması gereken 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 133. maddesinde zamanaşımını kesen sebepler düzenlenmiştir. Buna göre; borçlu borcu ikrar ettiği, hususiyle faiz veya mahsuben bir miktar para veya rehin yahut kefil verdiği takdirde; alacaklı, dava veya defi zımnında mahkemeye veya hakeme müracaatla veya icrai takibat yahut iflas masasına müdahale ile hakkını talep eylediği halde zamanaşımı kesilir. Yine aynı Kanunun 135. maddesinde; "Müruru zaman katedilmiş olunca kat'ıdan itibaren yeni bir müddet cereyan etmeye başlar." düzenlemesine yer verilmiştir....

            İİK’nun 71. maddesinin 2. fıkrasına göre; "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, 33/a maddesi hükmü kıyasen uygulanır". Aynı Kanun'un 33/a maddesinin 1. fıkrası ise; "İlamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir" hükmünü içermektedir. Mahkemece, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun zamanaşımına uğradığına ilişkin şikayet kabul edildiğine göre, İİK’nun 71/2 ve 33a maddeleri gereğince icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, kararın belirtilen nedenlerle bozulması gerekir ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ... 5....

              HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/1282 KARAR NO : 2021/662 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/02/2020 NUMARASI : 2019/894 ESAS, 2020/107 KARAR DAVA KONUSU : İCRANIN GERİ BIRAKILMASI KARAR : İzmir 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/894 Esas, 2020/107 Karar sayılı dosyasında verilen itirazın reddi kararına karşı, davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla, Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı dava dilekçesinde özetle, davalı ile anlaşmalı olarak boşandıktan sonra 2019 yılı 5. ayına kadar birlikteliklerinin devam ettiğini, evin bütün ihtiyaçlarını karşıladığını, davalıya ev verdiğini, 40.000,00 TL bedelli eşya aldığını, davacının ve çocukların iaşesini sağladığını bildirerek İzmir 24. İcra Müdürlüğünün 2019/14310 Esas sayıl dosyasıyla yürütülen takibin iptaline karar verilmesini istemiştir....

              Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan ilamlı takipte, borçluların; takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde dosya borcunun tamamen ödenmiş olduğunu ileri sürerek itfa nedeni ile takibin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, ilk derece mahkemesince, davanın kabulü ile takibin iptaline karar verildiği, alacaklı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....

                UYAP Entegrasyonu