İİK'nun 71/1. maddesinde; "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve fer'ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebilir" hükmüne yer verilmiştir. Bu madde hükmünden de anlaşılacağı üzere itfa şikayetinin noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı mümkündür. Somut olayda, borçlu taraf, ödemeye ilişkin herhangi belge sunmamış, temlik alacaklısı ....'nin ise borçlunun takibin kesinleşmesinden sonra 3.000,00 TL ödeme yapıldığı iddiasını kabul etmediği görülmektedir. Mahkemece alınan 07/07/2014 havale tarihli ve 29/09/2014 havale tarihli raporlarda bilirkişinin, ödemeye ilişkin herhangi bir tespitinin olmadığı anlaşılmaktadır....
Esas sayılı icra dosyasındaki takibin durdurulmasını, uygulanan hacizlerin banka blokelerinin kaldırılmasını ve İcra Müdürlüğü kasa hesabına ödenen meblağ olması halinde bu ödemenin de takip alacaklısına yapılmamasını, haklı davanın kabulünü ve ... 1. İcra Müdürlüğü'nün ...E. Sayılı icra takibinin iptalini, alacağın %20 sinden az olmamak kaydıyla davalının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir. Dava her ne kadar menfi tespit davası olarak belirtilmiş ise de talep ve dava dosyası nazara alındığında davanın, takibin iptali istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. İİK 71 maddesinde; "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve ferilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden istiyebilir....
İcra dairesi ...Esas ( eski ... ) sayılı dosyası, İ.İ.K 71 maddesi " Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve ferilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden istiyebilir. " uyarınca, Davacı tarafından davalı aleyhine, İstanbul ...İcra Dairesi ... Esas ( ... yeni esas ) sayılı dosyasına ilişkin olarak borçlu olmadığının tespiti ve takibin iptali talepli dava ikame edilmiş ise de dava dilekçesi gerekçeleri dikkate alındığında takibin kesinleşmesinden sonra borcun itfa edildiği iddiasına ilişkin olduğu anlaşıldığından İ.İ.K 71/1 md gereği görevli mahkeme İstanbul İcra Mahkemeleri olduğundan mahkememizin görevsizliğine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : 1-Her ne kadar davacı tarafından davalı aleyhine, İstanbul...İcra Dairesi......
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, çeke dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla ilamsız icra takibinde, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde gerçekleşen zaman aşımı şikayetine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 71/2, 33/a maddeleri, 6762 sayılı TTK’nın 726., 730/18. ve 662. maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu, sair yasal mevzuat 3....
İcra takibine konu alacak hangi zaman aşımı süresine tabi ise, icra takibinin kesinleşmesinden sonraki dönemde de aynı zaman aşımı süresi uygulanır. Bu durumda, kambiyo senedi niteliği taşımayan dayanak belgeler, bono niteliğinde olmayıp, adi havale hükmünde olduğundan takip, dayanak senetlerin tanzim tarihleri itibariyle uygulanması gereken 6098 sayılı TBK’nın 146. maddesinde düzenlenen on yıllık zaman aşımına tabidir. Takipte bu sürenin dolmadığı ve dolayısıyla zaman aşımının gerçekleşmediği anlaşılmaktadır. O halde, mahkemece, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde gerçekleşen zaman aşımı şikayetinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararın bozulması gerekmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; davacı aleyhine cari hesap bakiyesi alacağından bahisle 17/09/2009 tarihinde ilamsız icra takibine gidildiği, ödeme emrinin 23/09/2009 tarihinde davacı tarafa tebliğ edildiği, 05/10/2020 tarihinde dosyanın yenilendiği, yenileme tarihinden önce dosyada en son 02/12/2009 tarihinde haciz talebinde bulunduğu, takibin kesinleşmesinden sonra icra dosyasında 10 yılı aşkın süre itibari ile zaman aşımını kesen herhangi bir işlem yapılmadığı, takibin kesinleşmesinden sonraki zaman aşımı itirazının süreye tabi olmadığı, bu nedenle ilk derece mahkemesi kararının yasaya uygun olduğu anlaşılmakla istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Nolu 24.12.2008 tarihli hisse devrinden doğan alacak bedeli" açıklaması ile borçlu aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığı, örnek 7 ödeme emrinin borçlu ...’a 02.01.2013 tarihinde tebliğinden sonra borçlunun 08.01.2013 tarihinde takip dosyasına verdiği dilekçe ile borca itiraz ettiği, ayrıca icra mahkemesine başvurarak, takip dayanağı belgenin kayıtsız şartsız bir para borcuna ilişkin olmayıp ödeme makbuzu niteliğinde olduğunu, alacaklının alacağını nakden ve tamamen aldığını noter huzurunda kabul ettiğini, bu sözleşmenin borcun bulunmadığının delili olduğunu, ödeme emri düzenlenmesinin yerinde olmadığını ileri sürerek ödeme emrinin ve takibin iptaline karar verilmesini istediği, mahkemece, borçlunun başvurusu, takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin itfa itirazı olarak değerlendirilip icranın geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmıştır....
İlk derece mahkemesi kararında; alacaklı tarafından üç yıllık zamanaşımı süresi dolmadan takibin başlatıldığı, ödeme emri tebligatının iade geldiği ancak yenileme sonrası gönderilen ödeme emrinin tebliği ile takibin kesinleştiği böylelikle İİK'nın 71/2 kapsamında üç yıllık zamanaşımı süresinin dolmasının söz konusu olmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir. Davacı borçlu vekili istinaf dilekçesinde özetle; takibin kesinleşmesinden sonraki zamanaşımı itirazının söz konusu olmadığını, davanın takibin kesinleşmesinden önceki dönem için zamanaşımı itirazına dair olduğunu, İİK'nın 168/5 maddesi kapsamında itiraz edildiğini, yenileme sonrası ödeme emrinin davacı borçluya 29/04/2019 tarihinde tebliğ edildiğini beş günlük sürenin sonu (05/05/2019) tatil günü olduğu için takip eden ilk gün olan 06/05/2019 tarihinde itiraz edildiğini beyan etmiş, kararın kaldırılmasına, davanın kabulü ile takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
Maddesi yollaması ile İİK 33/a maddesine dayalı takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımı itirazı ile icranın geri bırakılması istemine ilişkindir. İİK'nın 71/2 maddesi uyarınca, borçlu takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zaman aşımına uğradığı ileri sürülecek olursa, 33/a maddesi hükmü kıyasen uygulanır. Borçlunun takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin olarak, İİK'nın 71/2 ve 33/a maddelerine dayalı zaman aşımı isteminin incelenmesi, bu istemin belli bir sürede ileri sürülmesi koşuluna bağlı değildir. Takip dayanağı belge kambiyo senedi niteliğinde bono olduğundan, senetlerin tanzim tarihi ve takip tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6762 Sayılı TTK'nın 661, 662. ve 663. maddelerinin uygulanması gerekir. TTK'nın 661. maddesi uyarınca bonolar için 3 yıllık zaman aşımı öngörülmüştür....
maddesine göre; “Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve ferilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verildiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse,takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebilir.” Aynı gönderme nedeni ile olayda uygulama yeri bulunan İİK'nun 62. maddesinde ise; itiraz etmek isteyen borçlunun, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecbur olduğu, aynı Yasanın 66. maddesinde de müddeti içinde yapılan itirazın takibi durduracağı hükme bağlanmıştır. Takibe devam olunabilmesi, alacaklının İİK.nun 67 ve devamı maddeleri koşullarında genel mahkemeden alacağı itirazın iptali kararı veya İİK’nun 68-68/a maddelerine göre icra mahkemesinden alınacak itirazın kaldırılması kararı ile mümkündür....