"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlunun istemi takibin kesinleşmesinden sonraki devrede itfa iddiasına ilişkin takibin iptali istemi olup, ödeme belgesi olarak sunulan belgenin İİK.nun 71. maddesindeki şartları taşımadığının anlaşılmasına, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun mahkeme kararının İİK. 366. ve HUMK. 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 27,70 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,...
Delillerin Değerlendirilmesi Ve Gerekçe; Davacı borçlu ve diğer senet borçluları hakkında başlatılan kambiyo senetlerine özgü icra takibinde davacı tarafça takibin kesinleşmesinden sonra zamanaşımı nedeni ile icranın geri bırakılmasının talep edildiği, mahkemece davanın kabulüne karar verildiği, davalı alacaklı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır. Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, takibin kesinleşmesinden sonraki devreye ilişkin zamanaşımı şikayetidir. İİK'nın 168/5.maddesi hükmü gereği, borçlunun, borcu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, yetki itirazını sebepleri ile birlikte beş gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekir. Aynı Kanunun 71/2. maddesine göre ise, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde gerçekleşen zamanaşımı itirazı bir süreye tâbi değildir....
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emrinin 15/04/2019 tarihinde tebliği üzerine borçlunun 14/07/2020 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda, dilekçe ekinde sunduğu 12/05/2019 tarihli ibra belgesi ile borcu ödendiği ve alacaklı tarafından ibra edildiği ileri sürerek takibin iptalini istediği anlaşılmıştır. Başvuru bu hali ile İİK.nun 71/1. maddesine dayalı takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun ödendiğine yönelik itfa itirazıdır. İİK.nun 71/1. maddesine göre, borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve fer'ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebilir....
Takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin zamanaşımı itirazının İİK.nun 71. maddesi uyarınca icra mahkemesine yapılması gerekir ise de bunun için kesinleşmiş bir takip olması gerekir. Somut olayda mahkemece ödeme emri tebliğ işleminin öğrenme tarihi 31.03.2014 tarihi olarak tespit ediliğine göre kesinleşmiş bir takip söz konusu değildir. Bu nedenle İİK.nun 71.maddesinin olayda uygulama yeri yoktur. Borçlu tarafından ileri sürülen takibe konu kira alacağının zamanaşımına uğradığına ilişkin itiraz, ödeme emri tebliğinden ve dolayısıyla takibin kesinleşmesinden öncesine ilişkin olup, anılan devreye ilişkin zamanaşımı itirazının, genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde İİK.nun 62/1. maddesi uyarınca, yasal 7 günlük sürede icra dairesine yapılması zorunludur. İcra müdürlüğü yerine icra mahkemesine yapılan itiraz hukuki sonuç doğurmaz....
Somut olayda, borçlunun icra mahkemesine başvurusu, İİK'nun 169 ve 169a. maddeleri kapsamında, takibin kesinleşmesinden önceki devreye ilişkin zamanaşımı itirazı olup, takibin şekline göre anılan itirazın İİK'nun 168/5. maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde icra mahkemesine yapılması zorunlu olup, alacaklının, 07.07.2015 tarihinde takibe başladığı, borçluya gönderilen ödeme emrinin 15.07.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise yasal beş günlük süreyi geçirdikten sonra 03.08.2015 tarihinde icra mahkemesine başvurduğu görülmektedir. O halde, mahkemece, takip öncesi zamanaşımı itirazının süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, takibin kesinleşmesinden sonraki zaman aşımı şikayetinde uygulanan maddeler gereğince icranın geri bırakılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
Somut olayda, borçlunun icra mahkemesine başvurusu, İİK'nun 169 ve 169a. maddeleri kapsamında, takibin kesinleşmesinden önceki devreye ilişkin zamanaşımı itirazı olup, takibin şekline göre anılan itirazın İİK'nun 168/5. maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde icra mahkemesine yapılması zorunlu olup, alacaklının, 07.07.2015 tarihinde takibe başladığı, borçluya gönderilen ödeme emrinin 15.07.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise yasal beş günlük süreyi geçirdikten sonra 03.08.2015 tarihinde icra mahkemesine başvurduğu görülmektedir. O halde, mahkemece, takip öncesi zamanaşımı itirazının süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, takibin kesinleşmesinden sonraki zaman aşımı şikayetinde uygulanan maddeler gereğince icranın geri bırakılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
GEREKÇE: Uyuşmazlık, bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte takibin kesinleşmesinden sonra zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması şartlarının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. İİK'nun 71/2. maddesinde; "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, aynı Kanun'un 33/a maddesi hükmü kıyasen uygulanır" düzenlemesi yer almakta, İİK'nun 33/a-1. maddesinde ise; "İlamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir" hükmüne yer verilmiş bulunmaktadır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Takibin dayanağı belgenin kambiyo senedi niteliğine haiz çek olduğu, çekin keşide tarihinin ve ibraz tarihinin 13.11.2009 olduğu, çekin ibraz süresinin 03.02.2012 tarihinden önce olduğundan 6 aylık zaman aşımı süresine tabi olduğu, icra dosyasında borçluya yönelik olarak yapılan icra takip işlemlerinde, 29/09/2010- 10/04/2012, 10/04/2012- 09/09/2015, 01/04/2016- 11/10/2016, 01/06/2017- 29/01/2018, 14/02/2019- 17/03/2020, 25/06/2020- 07/01/2021 tarihleri arasında takip işlemlerini sürdürmeye yönelik işlem yapılmadığı, dolayısıyla belirtilen bu tarihler arasında takibe konu çek bakımından altı aylık zamanaşımı süresinin dolduğu, İİK.nun 71/2. Maddesine göre borçlu tarafından takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zaman aşımına uğradığını ileri sürülecek olursa İİK.nun 33/a maddesi hükmünün kıyasen uygulanacağı, icra takibinin kesinleşmesinden sonra gerçekleşen zaman aşımı itirazının süreye tabi olmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile Adana 8....
Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan ilamlı takipte, borçluların; takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde dosya borcunun tamamen ödenmiş olduğunu ileri sürerek itfa nedeni ile takibin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, ilk derece mahkemesince, davanın kabulü ile takibin iptaline karar verildiği, alacaklı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....
Bölge Adliye Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan ilamlı takipte, borçluların; takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde dosya borcunun tamamen ödenmiş olduğunu ileri sürerek itfa nedeni ile takibin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, ilk derece mahkemesince,takibin davacı-borçlu ... yönünden iptaline karar verildiği, alacaklı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....