WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü' nün 2012/13253 sayılı dosyasında borca yapmış olduğu itirazın iptaline, alacak likit olduğundan ve davalının haksız olarak itiraz ettiği anlaşıldığından iptaline karar verilen asıl alacağın %20' si olan 7.613,70-TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı icra takibinde 38.068,50-TL asıl alacak, 4.224,04-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 42.224,04-TL alacak talebinde bulunmuştur. Davalı borçlu takibe itiraz etmiş, açılan itirazın iptali davasında davacı alacaklı harca esas değeri 38.068,50-TL olarak göstermiştir. Ancak talep sonucu bölümünde itirazla duran tüm alacak yönünden takibin devamına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece itirazın iptaline ve takibin devamına şeklinde karar verilmek suretiyle faiz dahil tüm alacak için dava kabul edilmiş ve karar harcı da 38.068,50-TL üzerinden hesaplanmıştır....

    Somut olayda, borçlu, icra mahkemesine verdiği itiraz dilekçesinde imzaya ve borca itiraz ettikten sonra imzaya itirazından vazgeçerek borç miktarının 12.000,00 TL olduğunu ve ödendiğini ileri sürmek sureti ile borcu kısmen kabul ettiğine göre, İİK'nun 170/a-son maddesi hükmü uyarınca, aynı maddenin ikinci fıkrasının uygulanma imkanı yoktur. Bu nedenle mahkemece, borçlunun ödeme iddiası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Abonenin bulunduğu yer mahkemeleri ve icra daireleri yetkili olacaktır" şeklinde yetki şartının bulunduğu, ayrıca taraflar arasında abonelik sözleşmesi bulunduğu, sözleşmelerde yetkili icra dairesinin, sözleşmenin ifa yeri olduğu görülmektedir. (yetkili icra müdürlüğünde takip başlatılması itirazın iptali davasında özel dava şartıdır.) İtirazın iptali davasının görülebilmesi için geçerli bir icra takibinin varlığına bağlı olduğu, İcra dairesinin yetkisine itiraz halinde bu itiraz usulünce incelenip sonuçlandırılmadığı sürece geçerli bir takibin varlığından söz edilemeyeceği, borca itiraz eden davalı ... Şirketi adresinin ... Mah. ... Cd. ... /KONYA olduğu, davalı borçlu ... Şirketi tarafından Konya . İcra Dairesi'ne verilen dilekçe ile borca ve takip ile faize itiraz ettiğini, takibin ilamsız takip olduğunu ve itirazın süresinde yapıldığını, Yargıtay üyesi ......

        Maddesine göre tebligat çıkarıldığı, tebligat yapılmadan borçlunun borca itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durduğu, davacı alacaklının Mahkememizde iş bu davayı açarak takibin devamı yönündeki iradesini ortaya koyduğu anlaşıldığından borçlunun ödeme emri tebliğ edilmeden borca itiraz etmekte hukuki yararı mevcut olup şikayetin haksız olduğu kanaatiyle şikayetin reddine" dair karar verildiği görülmüştür....

        Davalı borçlu tarafından İcra Müdürlüğü'ne verilen itiraz dilekçesinde; İcra Müdürlüğü'nün yetkisine itiraz edilmiş, İstanbul İcra Müdürlüğü'nün takipte yetkili olduğu belirtilmiştir. Yargıtay 19. H.D.nin 28/10/2003 gün ve 2003/8854 E. 2003/10647 K. sayılı emsal içtihatında ''...borçlunun yetki ile birlikte borca itiraz etmesi ve alacaklının da mahkemede itirazın iptali davası açması halinde mahkemenin öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı incelemesi gerekir...'' Yargıtay 19. H.D.nin 14/12/2005 gün ve 2004/13318 E. 2005/11774 K. sayılı emsal içtihatında ''...Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre, davalı davacı ile aralarındaki akdi ilişkiyi inkar etmiş olmakla, yetkili İcra Müdürlüğü'de mahkemenin genel etik kuralına ve TMK'ya göre belirlenen davalının ikametgah mahkemesine göre takibinde yetkili icra dairesinde yapılmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği...'' Yargıtay 19. H.D.nin 29/05/2014 gün ve 2014/6694 E. 2014/10001 K....

          (HMK 115/2) Yasal dayanakları ortaya konularak yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde; Uyuşmazlığın, davalı tarafa ait olduğu iddia edilen araçların otoyoldan cezalı geçtiği, geçişler sonrası otoyol geçiş tutarı ve yasadan kaynaklı cezai şart alacağının ödenmemesine dayalı yapılan icra takibine davalının itirazı sonucu takibin durması ve mahkememize açılan itirazın iptali talebinden kaynaklandığı, davaya konu icra takibinde ödeme emrinin davalıya 12/09/2020 tarihinde tebliğ edildiği ve anılan tarafça 7 günlük itiraz süresinden sonra 19/10/2020 tarihinde ödeme emrine itiraz edildiği ödeme emrine süresinde itiraz edilmediğinin anlaşılmıştır. İtirazın iptali davasının görülebilmesi için İİK'nın 61/1, 62/1 ve 66/1 maddeleri uyarınca, ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde ve usulüne uygun bir itirazının bulunması ve bu itiraz üzerine takibin durmuş olması şarttır....

            Yine, mahkemenin açıklanan yönde yapacağı inceleme ve değerlendirme bakımından kendi yetkisine yönelik bir itiraz bulunup bulunmaması da önem taşımaz. Kısaca, itirazın iptali davasını gören mahkeme, kendi yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, öncelikle icra dairesinin yetkisine ilişkin itirazı incelemek ve sonuçlandırmak zorundadır. Yargıtay'ın yerleşik uygulamasına göre de, borçlunun icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz etmesi halinde, mahkemenin önce icra dairesinin yetkili olup olmadığını incelemesi, icra dairesinin yetkili olmadığını tespit etmesi halinde, borcun esasına ilişkin itirazın incelemesine geçilmeksizin takibin yetkili icra dairesinde yapılmadığı ve geçerli bir icra takibi bulunmadığı gözetilerek itirazın iptali davasının da HMK'nın 114/2. ve 115/2. maddeleri uyarınca usulden reddine karar vermesi gerekmektedir. İtirazın iptali davaları, icra takibine sıkı sıkıya bağlı olan davalardandır....

              Bölge Adliye Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlunun borca itiraz ederek takibin durdurulması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, ilk derece mahkemesince, davanın ... yönünden süre aşımı nedeni ile reddine.. Ltd. Şti yönünden reddine karar verildiği, borçlular tarafından, ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurulduğu, ... Bölge Adliye Mahkemes.... Hukuk Dairesi'nin 06/11/2018 tarih ve 2018/1688 E. 2018/2404 K. sayılı kararı ile davacı şahıs yönünden tüm istinaf taleplerinin esastan reddine, davacı şirket yönünden istinaf talebinin kısmen kabulü ile ... 3....

                Somut uyuşmazlıkta; davacı, davalının doğalgaz kullanım bedelinin tahsiline yönelik İstanbul Anadolu Merkez Takip Sistemi üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalı tarafça İcra Dairesi'nin yetkisine ve borca itiraz edildiği, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğu ileri sürerek takibe yapılan itirazın iptali talebinden bulunmuştur....

                Dava; İİK nun 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ve takibin devamı ile icra inkar tazminatı istemine ilişkin itirazın iptali davasıdır....

                  UYAP Entegrasyonu