İcra Müdürlüğü'nün 2007/1096 esas numaralı dosyası ile takip başlattığını, müvekkil ve kefillerin bu dosyada kısmi ödemelerde bulunarak borcun bir bölümünü kapattığını, mükerrer olarak ve yapılan ödemeler mahsup edilmeksizin başlatılan takibin ve açılan davanın kötüniyetli olduğunu savunmuş, davanın reddi ile kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlu vekili, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal süre içerisinde icra mahkemesine başvurarak, takibe konu senetlerdeki borcun, takipten önce ödendiğini ileri sürerek borca itiraz etmiş, mahkemece, borca itirazın kabulüne karar verilmiştir. Borca itiraz hakkında uygulanması gereken İİK'nun 169/a maddesinin 5. fıkrasında; "İtirazın kabulü kararı ile takip durur" hükmüne yer verilmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2018/6856 Esas sayılı takip haksız ve hukuka aykırı olarak davacı aleyhine başlatılmasına ve davacının yasal süresi içerisinde borca itiraz ederek takibi durdurmasına rağmen aracının parka çekilmesi üzerine telaşa kapılarak haciz baskısı altında makbuz karşılığında davalı vekiline ödeme yaptığını, sonrasında ise davacının itirazı neticesindeki borca itiraz incelemesinde takip konusu bonolarda davacının ciranta olduğunu, takip konusu bonoların hamil tarafından protesto edilmediği anlaşıldığından Ankara .... İcra Hukuk Mahkemesi tarafından davacı bakımından takibin iptaline karar verildiğini ve 25.09.2018 tarihinde kesinleşmiş olduğundan davacının icra dosyasına istinaden ödemiş olduğu 18.000,00 TL' nin yasal faizi ile birlikte iadesinin gerektiğinin, tüm bu hususlara rağmen Ankara .......
İcra Müdürlüğü 2022/... esas sayılı dosyası üzerinde yürütülmekte olan takibe itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmiş, alacak likit ve belirlenebilir olduğundan davalının icra takibine yaptığı itiraz neticesinde alacağını tahsilde geciken davacının zarara uğradığı gözetilerek İİK67/2. Maddesi gözetilerek takibe konu alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatına hükmolunmuş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davanın KABULÜNE; ....İcra Müdürlüğü 2022/......
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davacının borca, imzaya ve faize yönelik itirazlarının reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, kararın hukuka ve usule aykırı olduğunu belirterek, istinaf kanun yoluna başvuru süresinin korunmasını istemiş, gerekçeli kararın 23/03/2020 tarihinde tebliğine rağmen, Covid 19 nedeniyle sürelerin durmasına ilişkin yasal düzenleme dikkate alındığında, yasal süresi geçtikten sonra 01/07/2020 tarihinde ayrıntılı istinaf başvuru dilekçesi verilmiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 294. maddesi uyarınca konkordato kesin mühleti içinde takip yapılamayacağı iddiasıyla takibin iptali, İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya itiraz, İİK'nın 169/a maddesi uyarınca borca ve faize itiraz, İİK'nın 16. maddesi uyarınca ödeme emrinin yasal unsurları taşımadığı iddiasıyla takibin iptali istemine ilişkindir....
Esas sayılı icra takip dosyasına itiraz ettiğini, borlu şirketin itiraz dilekçesindeki beyanlarının maktu olup, açıklamadan ve gerekçelendirmeden dahi yoksun olduğunu beyan ederek, itirazın iptali ile takibin devamına, % 20 den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının aynı alacak için daha önce AIntalya ... İcra Müdürlüğü'nün .../... Esas sayılı takip dosyasında ilamsız icra takibi başlattığını ve takibin müvekkilinin itirazı üzerine durduğunu, halen derdest olduğunu, davacı tarafından yine aynı alacak için Antalya ... İcra Müdürlüğünün .../ ... Esas sayılı takip dosyasında ilamsız icra takibi başlattığını, bu takibe de müvekkilinin itirazı üzerine takibin durduğunu, bu takip dosyasının da halen derdest olduğunu, aynı alacak için daha önce mükerrer başlatılan alacaklı bu defa Antalya ... İcra Müdürlüğünün .../......
A.Ş. tarafından hasardan doğan bedellerinin ödenmemesi üzerine borçlu aleyhine, hasar tarihinden takip tarihine kadar işlemiş faiz dahil 1.772,71-TLnin tahsili amacıyla ilamsız takip yapıldığını ve borçluya Örnek No: 7 ödeme emri gönderildiğini, Davalı/borçlu ödeme emrini tebellüğ ettikten sonra borca ve icra takibine itiraz ettiğini, Borçlu itirazında icra dairesinin yetkisine, takibe , takibe konu borca , borç miktarına, faize , faiz oranına, ödeme emrine asıl alacak ve fer'ilerine külliyen itiraz ettiğini ve takibin durdurulmasını talep ettiğini, Borçlunun itirazı ile mezkur icra takibinin durdurulmasının akabinde işbu dava konusunun her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi hasebiyle huzurdaki itirazın iptali davası için dava şartı teşkil eden 6102 sayılı TTK'nın 5/A maddesi gereğince zorunlu arabuluculuk yoluna başvurulduğunu;görüşme sonunda anlaşılamaması üzerine ilgili anlaşamama tutanağı tanzim edilmiş olup işbu dava dilekçe ekinde Sayın Mahkemeye sunulduğunu, Borçlu borca...
Alacaklı bu davada alacağının varlığını 6100 sayılı HMK' ya göre caiz olan her türlü delille ispat edebilir.Davacı alacaklı vekilinin -------Esas sayılı dosyası ile, 10/07/2013 tarihinde 250.000,00 TL cari hesap alacağı üzerinden başlattığı takip neticesinde, borçluya ödeme emri henüz tebliğ edilmeden, borçlu vekilinin 17/07/2013 tarihinde borca itirazı üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin alacaklı vekiline tebliğ edilmediği, davacı vekilinin bu kez, 01/11/2021 tarihinde 108.263,54 Euro asıl alacak miktarı üzerinden-------- Esas sayılı dosyası ile sayılı dosyası ile başlattığı takip neticesinde ödeme emrinin borçlu şirkete 08/11/2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilinin 12/11/2021 tarihinde derdestlik itirazı ile birlikte borca itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durduğu, borca itiraz dilekçesinin alacaklı vekiline tebliğ edilmediği,-------Esas sayılı dosyasındaki itirazın iptali amacıyla eldeki davanın 02/02/2022 tarihinde açıldığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır.Davacı...
nın 66. maddesi gereğince takibin yetki yönünden durdurulmasına , borca itiraz konusunda bu aşamada karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği, 31/07/2015 tarihli durdurma kararının 04/08/2015 tarihinde alacaklı vekiline tebliğ edildiği anlaşılmıştır. İtirazın iptali davası, bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılması gereken bir dava olup, açık kanunî düzenlemeye göre dava açma süresi itirazın tebliği ile başlar. Ödeme emrine itiraz, 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine uygun olarak takip alacaklısına tebliğ edilmez ise dava açma süresi başlamaz. Her ne kadar itiraz dilekçesi davacı alacaklıya tebliğ edilmemiş ise de, davalı borçlunun borca ve yetkiye itirazı nedeniyle takibin durdurulmasına ilişkin kararın tebliğ edilmesi nedeniyle, itirazın davacıya tebliğ edildiğinin kabulü gerekir....
Bunun üzerine alacaklı vekili takip dosyasının yetkili icra müdürlüğüne intikalini sağlayarak Sakarya 5.İcra Müdürlüğü’nün 2013/4903 Esas sayılı dosyasından borçlu-davalıya yeni ödeme emri tebliğini yaptırmış, bu icra dosyasında da, borçlu süresinde (29.07.2013 tarihinde) borca itiraz etmiştir. Her dava, dava tarihindeki hukuki duruma göre değerlendirilir. İtirazın iptali davasının dava koşullarından birisi de, geçerli ilamsız icra takibi yapılmış ve bu dosyadan çıkarılan ödeme emrine itiraz edilmiş olması koşuludur. Bu davanın açıldığı tarihte bu koşul mevcut değildir. Yetki itirazının kabulü ile Sakarya 5.İcra Müdürlüğü’nün 2013/4903 Esas sayılı icra dosyasında tebliğ edilen ödeme emrindeki borca itiraza karşı açılmış bir dava yoktur. Hal böyle olunca, İstanbul Anadolu 24.İcra Müdürlüğü'nün 2013/10730 Esas sayılı takibin devamı için açılan davanın Sakarya 5.İcra Müdürlüğü'nün 2013/4903 Esas sayılı takibin devamını sağlayacak şekilde sonuçlandırılması mümkün değildir....