WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece; yapılan yargılama,toplanan deliller doğrultusunda, huzurdaki davada davalının icra takibine konu asıl alacağı ödediği hususunun sabit olduğu, uyuşmazlığın takibin fer'ilerine yönelik olduğu, ödeme emrinin tebliğinden önce ödenen 17.674,40 TL ve ödeme emrinin tebliğinden sonra ödenen 11.000 TL bedelli kısmi ödeme gözetildiğinde, davalının takip dosyasına ilişkin olarak 340,93 TL borcunun kaldığı ve itirazında haksız olduğu gerekçesiyle, davanın 340,93 TL yönünden kısmen kabulüne, kabul edilen miktar üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davalı icra takibinden sonra asıl alacak kısmını ödemiş, alacağın fer'ileri yönünden itirazın iptali davası açılmıştır. Davalı mahkemeye sunduğu 07/12/2014 tarihli dilekçesinde, alacağın fer'ileri yönünden de davacının taleplerini kabul ettiklerini ancak ödeyemediklerini bildirerek, aleyhlerinde icra inkar tazminatına hükmedilmemesini istemişlerdir....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 16/01/2023 NUMARASI: 2023/52 E - DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali KARAR TARİHİ: 20/02/2023 Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili kurum ile davalı arasında 06/06/2022 tarihinde Perakende Satış Sözleşmesi imzalandığını, ancak davalının 12/08/2022 son ödeme tarihli 541.040,31 TL bedelli fatura bedelini ödemediğini, bunun üzerine ... sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin borçluya 25/09/2022 tarihinde tebliğ edildiğini, davalının icra takibine itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, muaccel halde bulunan borcun ödenmemesi ile alacaklı müvekkilinin hakları rehinle temin edilmediğinden davalı şirketin malları üzerine borca yetecek kadar ihtiyati haciz konulması taleplerinin bulunduğunu bildirerek; öncelikle tensiple beraber davalı...

      takibin durduğunu, yapılan arabuluculuk görüşmelerinden de bir sonuç alınamadığını beyan ederek, davalının itirazın iptali ile takibin devamına, %20'den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatının davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        İcra Müdürlüğü'nün 2014/430 esas numaralı dosyasından gönderilen ödeme emrinin iptali istemiyle ... İcra Hukuk Mahkemesi'nde dava açtığı, bu mahkemenin 06/11/2014 tarihli 2014/23 esas 2914/33 karar sayılı ilamı ile davalılara gönderilen ödeme emrinin iptaline karar verildiği, kararın temyiz edilmeksizin 16/12/2014 tarihinde kesinleştiği, itirazın iptali davasının dinlenebilmesi için usulüne uygun ödeme emrine süresinde itiraz edilmiş olmasının gerektiği, huzurdaki davada itiraz edilen ödeme emrinin mahkeme kararı ile iptal edildiği gerekçesiyle davanın usulden reddine, reddedilen miktar üzerinden hesaplanacak nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

          Sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin aynı şartlarla devamına," şeklinde karar verilecekken, sehven aşağıdaki şekilde hüküm kurulduğu gerekçeli kararın yazımı anında anlaşıldığı, bu nedenle kararın itirazın iptali hükmü olarak kabulü gerektiği, icra inkar tazminatına alacağın yargılamayı gerektirmesi nedeniyle hükmedilmediği gerekçesiyle davanın kabulüne, 294.600,00 TL'nin 24/01/2022 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın itirazın iptali davası olduğunu, sehven alacak davası gibi karar verildiğini, takibin devamı için itirazın iptal edilerek takibin devamına karar verilmesi gerektiğini, davalının iyi niyetinden bahsedilemeyeceğini, alacağın likit olduğunu, davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına karar verilmesi gerektiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir....

            Takip talebi; Kanun’un 58, İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliği’nin 20. maddesindeki geçerlilik şartlarını taşıdığı takdirde bu talebi alan icra dairesi, borçluya Kanun’un 60. maddesine uygun olarak bir ödeme emri gönderir. Takip talebi alacaklı tarafından yapılır ve icra dairesinin takip işlemleri ödeme emri aşaması ile başlar. Geçerli bir takip talebini alan icra dairesi; genel haciz yolu ile takipte, istenen alacağın mevcut ya da muaccel olup olmadığını veya zamanaşımına uğrayıp uğramadığını araştıramaz. Bu itirazlar ancak; kendisine gönderilen ödeme emri ile hakkında icra takibi başlatıldığını öğrenen borçlu tarafından ileri sürülebilir. Yeri gelmişken hemen belirtilmelidir ki; ödeme emri takip talebine uygun olarak düzenlenmelidir. 60. maddede belirtildiği üzere, ödeme emri iki nüsha olarak düzenlenir. Borçluya takip talebi değil ödeme emri gönderilmektedir. Yani ödeme emrinin nüshası borçluya gönderilir, diğeri icra dosyasına konulur....

              Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile takibin kısmen iptaline, 3.900 TL asıl alacak yönünden takibin devamına karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Davacının icra inkar tazminatına yönelik temyiz itirazı incelendiğinde; Davacı alacaklı 21.05.2008 tarihinde başlatmış olduğu icra takibinde toplam 7.150 TL kira alacağı isteminde bulunmuştur. Ödeme emrinin tebliği üzerine davalı süresinde borca ve ferilerine itiraz etmiştir. Alacak miktarı ödenmediğinden, davacı alacaklı tarafından itirazın iptali icra inkar tazminatı istemi ile açılan davada mahkemece 3.000 TL depozito bedeli kira alacağından mahsup edilerek alacak talebi yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, icra inkar tazminatı konusunda olumlu olumsuz karar verilmemiştir....

                -TL alacak için icra takibi yapıldığını, davalıya gönderilen örnek 7 ilamsız icra takibi yapılmış ve söz konusu meblağın takip tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte yapılacak ödemelerin öncelikle faiz ve masraflara mahsubu ile ödenmesinin istendiğini, ödeme emrinin tebliğinden 2 gün sonra davalı tarafça müvekkili vakfın hesabına 650.000,00.-TL ödeme yapıldığını, davalının icra dosya borcunu ödemediği gibi icra dosyasına itiraz ederek takibin durduğunu, alacak miktarının 707.454,00.-TL alacaklı olduğunu, yapılan 650.000,00.-TL'lik ödeme düşüldükten sonra toplam 57.454,00.-TL alacaklı olduğunu belirterek davalının itirazının iptali ile takibin devamına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; 650.000,00.-TL ödeme düşüldükten sonra dava dilekçesinde belirtildiği gibi 57.454,00....

                  Davacı vekilinin istinaf itirazları incelendiğinde; davalı yan işbu dava konusu icra takibinde ödeme emrinin tebliği üzerine hak düşürücü süre içerisinde icra dosyasına sunduğu itiraz dilekçesinde kefaletin geçersiz olduğunu, borcun bulunmadığını, rehin bulunduğundan önce rehnin paraya çevrilmesi gerektiğini, borcun tamamına, yetkiye, faize ve fer'ilerine itiraz ettiğini belirtmiştir. İtirazın iptali davalarında, usulüne uygun olarak icra müdürlüğünün yetkisine itiraz edilmiş olması halinde, yetkili icra müdürlüğünde takip yapılması HMK'nun 114/2. maddesi hükmü uyarınca dava şartı niteliğinde olup, yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilmesi gerekir. Bu durumda İİK'nun 50/2. maddesi uyarınca öncelikle davalının icra dairesinin yetkisine yönelik itirazının incelenmesi gerekmektedir....

                    Ltd Şti adında bir şirket bulunmadığını, düzenlenen ödeme emrinin yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek ödeme emrinin iptali ile takibin durdurulmasını talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili, duruşmada davanın reddini istemiştir. Mahkemece takip talebinde borçlu şirkete ait vergi numarasının belirtildiği, davacı 3.kişinin takibin tarafı olmadığı, taraf ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekilince temyiz edilmiştir. Davacı 3.kişi vekili, mahcuz menkullerin müvekkiline ait olduğunu ileri sürerek üzerine konulan haczin kaldırılmasını istemiştir. Her ne kadar dava dilekçesinde ödeme emrinin yasaya aykırı olduğunu belirterek ödeme emrinin iptalini istemişse de dilekçedeki açıklamalar ışığında uyuşmazlığın istihkak davasına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Olayların hukuksal açıdan değerlendirilmesi ve nitelendirilmesi hakime attir....

                      UYAP Entegrasyonu