Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili şirketçe davalı şirkete faturalar içeriğindeki mal ve hizmetlerin verildiğini alacağın tahsili için başlatılan icra takibinde ödeme emrinin tebliğinden sonra ana paranın ödendiğini ancak borcun bulunmadığı gerekçesiyle takibe itiraz edildiğini belirterek davalının icra masrafları vekalet ücreti ve faizi de kapsayan itirazının iptaliyle takibin devamına, %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin takipten önceki ödemelerinin mahsubu ile bakiye 35.156.186.014.TL. lik borcunu 5.11.2003 tarihinde ödeyerek takibe itiraz ettiğini müvekkilinin temerrüde düşürülmediğini ve takibe neden olmadığını, icra masrafları vekalet ücreti ve faizin talep edilemeyeceğini belirterek davanın reddini istemiştir....

    Davalı süresinde yaptığı 1.4.2011 tarihli itirazında ödeme emri ekindeki kira sözleşmesi altındaki imzaya itiraz etmediği gibi kiracılık ilişkisine de karşı çıkmamış,takibe dayanak yapılan kira sözleşmesinin kendisi veya kiralayanın el yazısıyla doldurulmadığına itiraz etmiştir.Yargılamada 21.9.2011 tarihli oturumdaki savunmasında ise kira sözleşmesini kabul etmediğini ancak davacının evinde oturduğunu kabul etmiş, davacının despotça hareketi nedeniyle kiralananı tahliye etmediğini ve bu nedenle takibe itiraz ettiğini beyan etmiştir.Bu durum karşısında davacı kira sözleşmesi altındaki imzaya karşı çıkmadığı ve kiracılığı kabul ettiğine göre takibe dayanak yapılan 5.9.2010 başlangıç tarihli sözleşme hükümlerine göre uyuşmazlığın çözülmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle davanın red edilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir....

      İlamsız takiplere ilişkin, İİK'nun 62. maddesinde; "İtiraz etmek isteyen borçlu, itirazını ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur" hükmüne yer verilmiştir. Aynı kanunun 66. maddesine göre de, müddetinde yapılan itiraz, takibi durdurur. Ödeme emrine itiraz edilmesi halinde, duran takibin devamını sağlayabilmek için alacaklı, İİK'nun 68. maddesine göre itirazın kaldırılmasını isteyebileceği gibi, İİK'nun 67. maddesi uyarınca genel mahkemede itirazın iptali davası da açabilir. Ödeme emrinin borçluya 12.03.2012 tarihinde tebliğ edildiği ve borçlunun 16.03.2012 tarihinde yasal yedi günlük süresi içerisinde takibe itiraz ettiği görülmektedir. Bu durumda, süresinde yapılan itiraz üzerine takip durduğuna göre, takibin devamı ve haciz işlemlerine başlanabilmesi alacaklının itirazın iptali veya itirazın kaldırılması hakkında sunacağı mahkeme kararına bağlıdır....

        Şirketi'nde işçi olarak çalıştıklarını, müvekkillerinin işçilik alacaklarını tahsil edemedikleri için davalı tarafa karşı iflas yolu ile adi takibe başladıklarını, ödeme emirleri davalı şirkete tebliğ edilmiş olup, iflas ödeme emrine karşı itiraz edilmediğini, iflas takiplerinin kesinleştiğini, İcra İflas Kanunun 156. maddesi gereği davalı tarafın ödeme emrindeki 7 günlük yasal süre içinde borçlu tarafından iflas ödeme emirlerine itiraz etmediğini, takibin kesinleştiğini, davacı ...'in işçilik alacakları toplamı 22.098,00 TL olduğunu, bu alacağın tahsili için ... 32. İcra Dairesinin... E. sayılı dosyasından 06.10.2021 tarihinde iflas yolu ile adi takibe başlandığını, 15.10.2021 tarihinde davalı şirkete tebliğ edilmiş edildiğini, iflas takibine davalı şirket tarafından itiraz edilmediğini, takibin 22.10.2021 tarihinde kesinleştiğini, İİK 156. maddesi kapsamında ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiğini, ...'un işçilik alacaklarının 11.288,00 TL olduğunu, bu alacağın tahsili için ... 32....

          Karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda, müvekkili banka ile davacı arasında alacak borç ilişkisi nedeniyle davacı tarafından tanzim edilen 500.000,00 TL bedelli bononun takibe konu edildiğini, müvekkili bankanın alacaklı olduğunu, Adım Okul Gereçleri Aş ve T1 borçlu olduğu takibe davacı borçlu T1 vekili tarafından imzaya ve borca itiraz edildiğini, mahkemece davacının haksız imzaya ve borca itiraz davasının reddine karar verildiğini, cevap dilekçelerinde davacının davanı haksız olarak ikame ettiğini, alacağın tahsilini sürüncemede bırakılma amacı olduğundan davacı hakkında %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ettiklerini, ancak mahkemece yasal şartlar oluşmadığından tazminat ve para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına karar verildiğini, borçlu aleyhine İİK’nun 168 f/4 maddesi uyarınca takibe konu edilen senede dayanan alacağın %10’u oranında para cezasına hükmedilmesinin gerektiğini, bu nedenle ilk derece mahkemesinin 2 nolu hükmünün kaldırılmasına karar verilmesini...

          un aynı zamanda takip alacaklısı şirketin münferiden yetkilisi olması nedeniyle açtığı takibe itiraz etmesinin menfaat çatışmasına sebep olacağı, diğer yetkililerin ödeme emrine itiraz etme haklarının bu şekilde kısıtlanmasının hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olacağı, bu kapsamda ödeme emrine itiraz konusunda yetki verilmesinin istenmesinde hukuki yararın bulunduğu anlaşılmakla ödeme emrine itiraz süresi de dikkate alınarak dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda talebin kabulüne karar verilmiştir. HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-DAVANIN KABULÜ ile Büyükçekmece ... İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyasında ödeme emrine itiraz konusunda ... yönetim kurulu başkan yardımcısı ... ve yönetim kurulu üyesi ...'...

            İcra Dairesinin 2014/4912 sayılı dosyası ile takibe konduğunu, alacaklının 29/04/2015 tarihli ibraname ile müvekkilini ibra ettiğini, aynı senedin konu edildiği takibin iptali için açılan 2017/347 Esas sayılı davanın derdest olduğunu, alacaklının ibranamenin zorla imzalatıldığı iddiasıyla yaptığı şikayet sonunda müvekkilinin beraat ettiğini, alacaklının takibe dayanak senedi, 2014/4912 Esas sayılı dosyadan sonra Kırıkkale 1. İcra Müdürlüğünün 2017/3146 sayılı dosyasından da takibe koyduğunu, takibe itiraz edilmesi üzerine takip durunca alacaklının aynı senedi davaya konu Kırıkkale 3. İcra Müdürlüğünün 2017/3757 sayılı dosyası ile takibe koyduğunu, ödeme emri tebliği zarfından çıkan senet örneğinin takibe dayanak senet olmadığını, davalı alacaklı tarafından imzalanan ibranameden de anlaşıldığı gibi müvekkilinin davalıya borcunun bulunmadığını belirterek ödeme emrinin iptalini, gecikmiş itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....

            , davalı şirkete gönderilen ödeme emrinin ------ tarihinde davalı şirkete tebliğ edildiğini davalı şirketin -------- tarihli dilekçe ile takibe itiraz ederek takibi durduğunu belirtmiş ve itirazın kaldırılması ile davalı şirketin iflasına karar verilmesini talep etmiştir....

              - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalıdan bonoya dayalı alacağı bulunduğunu, davalı aleyhine başlatılan iflas yoluyla takibe itiraz edilmediğini ve borcun ödenmediğini ileri sürerek davalının iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece davalı aleyhine başlatılan kambiyo senetlerine özgü iflas yoluyla takibe itiraz edilmediği, davalının depo emri tebliğine rağmen ödeme yapmadığı gerekçesiyle iflasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, bonoya dayanarak davalı aleyhine kambiyo senetlerine özgü iflas yoluyla takibe geçmiş, davalı süresinde itiraz etmediğinden takip kesinleşmiştir. İİK.nun 173/2. maddesine göre iflas takibi kesinleştiğinde iflas talebi İİK.nun 166. maddesinde öngörülen usulle ilan edilmelidir. Mahkemece iflas talebinin ilan edilmemesi ve diğer alacaklılara müdahale veya itiraz imkanı tanınmaması anılan hükme aykırıdır....

                -KARAR- Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirket aleyhine başlattığı haciz yoluyla takibi iflas yoluna çevirdiğini, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, haciz yoluyla takibe itiraz etmeyen borçlunun takibin iflas yoluna çevrilmesi üzerine yaptığı itirazın kötüniyetli olduğunu ileri sürerek davalının itirazının kaldırılmasına ve iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevabında, takibe konu bonoda şirketi temsilen tek imza bulunduğunu, davalı şirketin çift imza ile temsil edildiğini, borcun kabul edilmediğini belirterek davanın reddini istemiştir....

                  UYAP Entegrasyonu