"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde takibe itirazın iptaliyle %40 tazminatın masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davada, davalı kiracının 2.880 YTL kira borcunun tahsili için yapılan takibe haksız olarak itiraz ettiği ileri sürülerek takibe itirazın iptaliyle %40 tazminatın tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
- K A R A R - Davacı vekili, davalı bankanın müvekkili aleyhine kredi kartı borcu nedeniyle takip yaptığını, takibe itiraz üzerine takibin durması nedeniyle davalının icra hukuk mahkmemesinden itirazın kaldırılmasını talep ettiğini, mahkemece davanın kabul kararı üzerine müvekkilinin dosya borcunu davalıya ödediğini, temyiz incelemesinde kararın bozulması üzerine icra hukuk mahkemesince davanın reddine karar verildiğini, davalıya yapılan ödeme neticesinde davalının sebepsiz zenginleştiği miktarın iadesi için davalı aleyhine başlatılan takibe davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptalini ve icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
Yatırım Holding A.Ş'nin de hizmetlerin karşılığında vade tarihleri farklı çekler tanzim ederek alacaklıya verdiğini, çek bedelleri vadesinde ödenmediğinden alacaklı tarafından yedi ayrı takibe konu edildiğini, borçlunun haciz tehdidi altında şirket borçlarının teminatı olarak takibe konu senetleri verdiğini, takibe konu senetlerin sözleşme ve sözleşme kapsamandaki çeklerin teminatı vasfında olduğunu, teminat olarak verilen senetlerin tahsilde tekerrür etmeme kaydı taşımadan birden fazla takibe konulduğunu, senetlere istinaden ödemeler yapıldığını belirterek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece, alacaklının Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesindeki bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde dava konusu senetlerin teminat senedi olduğunu ikrar ettiği, tahsilde tekerrür etmeme kaydı taşımadan takip başlatıldığından takibin mükerrerlik niteliği taşıdığı gerekçesi ile takibin iptaline karar verildiği görülmüştür....
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, takipte davalılar tarafından sadece faize itiraz edilmiş olmasına rağmen davacı tarafın takibe yapılan itirazın iptalini ve devamını talep ettiği, bu hali ile faiz dışında borçlu davalılar tarafından takibe yapılmış herhangi bir itiraz olmadığı halde diğer kısımlar için davacının takibin iptalini istemesinde hukuki yararı olmadığı, itiraz edilmeyen kısım yönünden kesinleşmiş olan takibin devam etmekte olduğu, davada sadece işlemiş faiz alacağı ve faiz oranına itiraz edilmiş olup, sadece işlemiş faize itiraz edilen hallerde takip talepnamesinde ve ödeme emrinde yazılı olan ve likit bir miktarı ifade eden faiz bölümü esas alınmak suretiyle tazminata hükmedilmesi gerektiği belirtilerek, davanın kısmen kabulü ve kısmen reddi ile, Fethiye 2....
itirazlarının kabulüne, bu talepleri yerinde görülmez ise diğer itiraz ve şikayetleri dikkate alınarak takibin iptaline ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir....
İİK. nun 62/4 maddesinde; "Borcun bir kısmına itiraz eden borçlunun o kısmın cihet ve miktarını açıkça göstermesi lazımdır. Aksi takdirde itiraz edilmemiş sayılır." hükmü yer almakta olup, bu hükme göre borcun bir kısmına itiraz eden borçlunun, hangi kısma itiraz ettiğini ve miktarını açıkça belirtmesi gerekmektedir. Alacaklının genel haciz yolu ile yaptığı takipte, borçlu takipte hesap edilerek belirtilen tutar kadar alacaklıya borcu bulunmadığını, zira talep edilen tutar içinde ödenen meblağlar ile kiraya verene kiraya mahsuben verilen mallar da olduğunu bildirmiştir. Davalı borçlunun takibe itiraz dilekçesi içeriği dikkate alındığında takibe itirazı kısmi itiraz niteliğinde olup borçlu tarafından itiraza uğrayan miktar bildirilmemiştir. Dilekçede borcun tamamına itiraz edildiğine ilişkin beyan da bulunmayıp itiraz dilekçesi ekinde de itiraza uğrayan kısmın belirlenmesine yarar belge sunulmamıştır....
- K A R A R - Davacı vekili, kredi kartı üyelik sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarını tahsil için giriştikleri icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini iddia ederek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir. Davalı davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, davalı borçlunun 7 günlük yasal süreden sonra itiraz ettiği, takibin kesinleştiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davalı borçlu ...’nun icra mahkemesine açtığı dava sonucunda borçluya yapılan ödeme emri tebliğatının usulsüzlüğünün tesbitine, davacı borçlunun usulsüz tebliğata 7.12.2004 tarihinde muttali olduğuna karar verilmiştir. Davalı borçlu takibe 14.12.2004 tarihinde itiraz etmiştir....
Somut durumda borçlunun takibe itiraz dilekçesindeki yaklaşık 4- 5 ay kira ödemediği kabulü ile alacaklıya bu miktarda borcu olmadığı yönündeki beyanı dikkate alındığında takibe kısmen itiraz edildiği, ancak itiraz edilen kısmın cihet ve miktarının gösterilmediği, itiraz dilekçesi içeriği dikkate alındığında da belirlenebilir olmadığı açıktır. Bu durumda kısmen itiraza uğrayan cihet ve miktar gösterilmediğinden takibe itiraz edilmemiş olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda da davacının itirazın kaldırılması yönündeki talebinin konusu ve bu talepte davacının hukuki yararı bulunmamaktadır. Davalının istinaf talebinin bu yönden kabulü gerekmiştir. Diğer taraftan yapılan yargılamada ve istinaf dilekçesi ekinde davalı takibe konu kiraların ödendiğine dair yazılı delil ibraz edememiş olup takip dosyası içeriği ile de yasal sürede takip dosyasına yapılan ödeme olmadığı sabit olup davalı temerrüde düştüğünden mahkemece davalının tahliyesine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır....
bulunmadığı, yine gayrinakdi kredilerden kaynaklanan döviz alacaklarının da, döviz cinsinden takibe konu edilmesinde hukuka aykırı bir yan bulunmadığı, takibe konu borca süresinde usulüne uygun şekilde itiraz edilmediğinden artık takibe konu alacakların ipotek sözleşmesi kapsamına sokulamayacağı yönündeki iddianın da dinlenme olanağı bulunmadığı, İcra Müdürlüğünün 16/12/2021 tarihli kararı ile konkordato mühlet kararı kapsamında zaten satış işlemlerinin durdurulduğu, bu yönden de bir hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, davacının tüm itiraz ve şikayetlerinin reddine, şartları bulunmadığından taraflar aleyhine tazminat takdirine yer olmadığına'' karar verildiği görülmüştür....
icra takibine itiraz dilekçesindeki; “alacaklı tarafa takibe konu kira sözleşmesinden kaynaklı herhangi bir borcu bulunmamaktadır....