Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, takip dayanağı tahliye taahhütnamesi Noter tarafından onaylanmış olup, imzaya ve tarihe borçlu tarafından itiraz edilmemiş, borçlu kiracı tarafından kiranın yenilendiğine veya uzatıldığına dair aynı kuvvet ve mahiyette bir belge sunulmamıştır (Yargıtay 8. HD'nin 18.12.2018 tarihli, 2018/15412 E, 2018/20394 K. sayılı içtihadı). Takip dayanağı tahliye taahhütnamesinde tahliye tarihi olarak 25.11.2021 tarihi belirtilmiş, davacı alacaklı tarafından TBK'nun 352. m. uyarınca bu tarihten başlayarak 1 ay içerisinde 26.11.2021 tarihinde tahliye talebinde bulunulmuştur. Davalı borçlu itiraz dilekçesinde, tahliyesi istenen taşınmazın adresinin tahliye taahhüdünde açık ve net olmadığını ileri sürmüştür....

Tahliye taahhüdüne dayalı icra takiplerinde, dayanak tahliye taahhüdünün adi yazılı olması halinde imzaya ve tarihe açıkça itiraz edilmemesi gerekir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulunun 04/12/1957 tarihli, 11/26 sayılı kararı uyarınca alacaklı, imzası ikrar olunsa bile tarihi inkar edilen tahliye taahhüdüne dayalı olarak itirazın kaldırılmasını isteyemeyeceğinden, uyuşmazlığın çözümü yargılamayı gerektirir. Davalı tahliye taahhütnamesindeki tarihi inkar ettiğinden uyuşmazlığın çözümünün yargılamayı gerektireceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tahliye Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, süre bitimi ve yeniden inşa nedeniyle tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vasisi tarafından temyiz edilmiştir....

    nun 269/a maddesi gereğince temerrüt nedeniyle tahliye istemine ilişkin olup mahkemece istemin kabulüne karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Alacaklı tarafından ödenmeyen kira bedellerinin tahsili amacıyla yapılan icra takibinde 24.08.2009 tarihinde düzenlenen takip talepnamesinde tahliye isteği bulunmamaktadır. Tahliye isteği bulunmadığı halde icra müdürlüğünce borçluya gönderilen ihtarlı ödeme emri tahliye yönünden hukuki sonuç doğurmaz. Bu durumda tahliye isteminin reddine karar vermek gerekirken yazılı şekilde tahliyeye karar verilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 25.05.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması ve tahliye Dava itirazın kaldırılması ve tahliye istemine ilişkindir. Davacı alacaklı, 1624,46 TL toplam alacak üzerinden yapılan takibe vaki itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesini talep etmiştir. Mahkemece itirazın kaldırılması isteminin kabulüne, Kiralanan tahliye ediliğinden bahisle tahliye talebi konusuz kaldığından, tahliye talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, karar davalı tarafından alacağa yönelik olarak temyiz edilmiştir. İ.İ.K.nun 4949 Sayılı Kanunla değiştirilen 363.maddesinin 1.fıkrasının son cümlesi ve İ.İ.K.na 4949 Sayılı Kanunla eklenen Ek madde 1 uyarınca yeniden değerleme oranı nazara alınarak uyuşmazlık konusu değerin karar tarihi itibariyle ( 5.240,00.-TL) geçmediği anlaşıldığından mahkeme kararının temyiz kabiliyeti yoktur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tahliye Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak ve tahliye davasına dair karar davalı ve katılma yolu ile davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira alacağı, temerrüt ve süre bitimi nedeniyle tahliye istemine ilişkindir....

          Gerek uygulamada gerekse öğretide tahliye davalarının acele davalardan olduğu tartışmasızdır. Ayrıca adli ara vermeyi düzenleyen HUMK.nun 176.maddesinde adli tatilde görülen davalar arasında tahliye davaları da sayılmıştır. Zira tahliye davaları basit yargılamaya tabi, yasa koyucu tarafından biran önce çözümü amaçlanan davalardandır. Olayımıza gelince; Davalı kiracının ... 1.Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 30.4.2009 tarih ve 2008/203 Esas sayılı ilamı ile iflasın 30.4.2009 tarihinden bir yıl süreyle ertelenmesine karar verilmiştir. Davacı tarafından icra takibi 1.12.2008 tarihinde başlatılmıştır. ... 1.Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2008/203 Esas sayılı ilamı iflas ile ilgili tedbir kararı olup tahliyeyi etkilemediğinden mahkemece tahliye isteminin kabulü yerine yazılı şekilde tahliye isteminin reddine karar verilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir....

            Mahkemece, davanın kabulü ile 17.688,00 TL alacağın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş, tahliye talebi yönünden olumlu-olumsuz hüküm kurulmamıştır. Dava, akde aykırılık ile fuzuli işgal nedeniyle tahliye T.B.K.’nun 316/1.maddesi (B.K.’nun 256.maddesi) ve kira alacağı istemine ilişkindir.Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davacının tahliye talebine ilişkin herhangi bir delil toplanmamış, gerekli araştırma ve inceleme yapılmamış davacının tahliye istemi hakkında olumlu-olumsuz bir hüküm kurulmamıştır. Davacı dava dilekçesinde tahliye de talep ettiğine göre bu hususta da hüküm kurulmalıdır. Kaldı ki mahkemece öncelikle davacının tahliye talebinin sonuca bağlanarak neticesine göre alacak talebi yönünden karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır....

              Davacı tarafından ödenmeyen kira bedellerinin tahsili amacıyla 23.07.2014 gününde başlatılan icra takibi sırasında düzenlenen takip talepnamesi sadece haciz istekli olup, tahliye istemi bulunmamaktadır. Bu durumda tahliye talebi olmadan yapılan haciz istekli takip talepnamesine dayanılarak kiralananın tahliyesi istenilemeyeceğinden mahkemece tahliye davasının reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile tahliye kararı verilmesi doğru değildir....

                Hukuk Dairesinin 2019/1200 E, 2020/350 K nolu kararı ile anılan tahliye işleminin iptaline karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini, İcra dosyasına sunulan 08.04.2020 tarihli talep ile anılan tahliye kararının kaldırılması, 20.07.2020 tarihli talep ile tahliye edilen taşınmazın müvekkile teslimi talep edildiğini, icra Müdürlüğünün talepleri hakkında karar vermekten imtina etmesi ve taleplerini sözlü olarak reddetmesi üzerine, 23.07.2020 tarihinde yeniden bir talep açıldığını, bu talep hakkında da herhangi bir karar verilmediğini, İcra Müdürlüğünün yasa ve usule aykırı tahliye işlemi dolayısıyla müvekkilin tahliye edilerek mağdur edildiğini, İcra Müdürlüğü tarafından talepleri hakkında karar verilmemesi hakkındaki şikayetlerinin kabulünü, İİK 40....

                UYAP Entegrasyonu