Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İhtiyati tedbir Hukuk Muhakemeleri Kanunu 389. maddesinde "geçici hukuki korumalar" olarak vasıflandırılmış ve aynı maddenin birinci fıkrasında "mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir" şeklinde düzenlenmiş olup, tedbir talebinin kabulü veya reddi bir kısım genel ilkeler konularak hakime bırakılmış, ancak ihtiyati tedbirin uyuşmazlık konusu hakkında verileceği açıkça düzenlenmiştir. Somut uyuşmazlıkta, davacı ile davalı arasında 05/05/2017 başlangıç, 05/05/2018 bitiş tarihli bir yıl süreli 24.800,00.-TL....

İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/649 E. sayılı dosyasında tahliye kararı verildiğini belirterek, davacının tahliyenin tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince 20/10/2021 tarihli ara karar ile ihtiyati tedbir talebinin %15 teminat karşılığında kabulüne karar verilmiş, davalı vekilince ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karşı yapılan itiraz reddedilmiş bu ara karar davalı vekilince istinaf edilmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 341/1 maddesinde, "İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir." denmiştir....

, usul ve yasaya aykırı taleplerine karşı muarazanın men'i ile davalı belediyenin kira sözleşmesini tek taraflı fesih ve tahliye taleplerinin yasaya aykırılığının tespiti ile dava sonuna kadar iş yerinin kullanımı engelleyici her türlü tasarrufun ve tahliyenin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir....

taleplerine karşı muarazanın men'i ile davalı belediyenin kira sözleşmesini tek taraflı fesih ve tahliye taleplerinin yasaya aykırılığının tespiti ile dava sonuna kadar iş yerinin kullanımı engelleyici her türlü tasarrufun ve tahliyenin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir....

tahliye etmelerinin istenildiğini, usul ve yasaya aykırı taleplerine karşı muarazanın men'i ile davalı belediyenin kira sözleşmesini tek taraflı fesih ve tahliye taleplerinin yasaya aykırılığının tespiti ile dava sonuna kadar iş yerinin kullanımı engelleyici her türlü tasarrufun ve tahliyenin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir....

Davalı kiracı adi yazılı olarak 09.03.2020 tarihinde düzenlediği tahliye taahhütnamesi ile kiracı olarak oturduğu yeri 28.02.2021 tarihinde tahliye edeceğini kabul ve taahhüt ederek taahhütnameyi imzalamıştır. Kira ilişkisine konu olan yer hakkında 01.03.2018 başlangıç tarihli 1 yıl süreli kira sözleşmesi taraflar arasında imzalanmıştır. Kural olarak kira ilişkisi kurulduktan sonra verilen tahliye taahhütnamesinin kiracının serbest iradesi ürünü olarak verildiği kabul edilir. Davacı kiraya veren şirket vekili 09.03.2020 düzenleme, 28.02.2021 tahliye tarihli tahliye taahhütnamesine dayanarak yasal süresinde Ankara 9.İcra Dairesinde 03.03.2021 tarihinde 2021/3288 Esas sayılı icra takip dosyası ile örnek 14 ödeme emri ile tahliye talepli icra takibi başlatmıştır. Örnek 14 tahliye emri davalı kiracıya 05.03.2021 tarihinde usulüne uygun tebliğ edilmiştir....

CEVAP: Davalı cevap dilekçesinde özetle; takibin haksız olduğunu, müvekkilinin itiraz ettiğini ancak dava açıldığını, 10 yıllık süreden önce kiralayanın süre bitimi nedeni ile tahliye talep edemeyeceğini, dayanak tahliye taahhütnamesinin müvekkiline boş olarak imzalatıldığını, üstünün sonradan doldurulduğunu, tahliye taahhütnamesinin kira sözleşmesi ile aynı gün imzalanmış olması sebebi ile geçersiz olduğunu bildirerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İSTİNAFA KONU KARAR: Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; "Tahliye taahhüdüne dayalı başlatılan takipte davalı kiracının açıkca kiracılık ilişkisine, dayanak tahliye taahhütname içeriğine ve imzaya ayrıca ve açıkça itiraz olmadığı anlaşılmaktadır....

İhtiyati tedbirin şartları, uygulanması ve tedbir kararına karşı kanun yolları, tedbirin değiştirilmesi ve kaldırılması, ihtiyati tedbiri tamamlayan işlemler ve teminat bakımından, sözleşmenin feshi ve tasfiyesinin geçersizliğinin tespiti davasından tamamen farklı olup ihtiyati tedbir yoluyla buna karar verilmesi durumunda dava ile elde edilmek istenen sonucu sağlar şekilde ihtiyati tedbire karar verilmiş olacağından, geçici hukuki koruma olan ihtiyati tedbir, davanın yerine ikâme edilmiş ve uyuşmazlığın esasını çözümler şekilde ihtiyati tedbire karar verilmiş olacak ve bu durum ihtiyati tedbir hukuki kurumu ile getirilmesi amaçlanan hükümlerle bağdaşmayacaktır....

Ancak ihtiyati tedbire karar verilmesi için mutlaka bir tehlikenin veya zararın doğmuş olması veya halen var olması da aranmaz. Dava konusu hak veya şey bakımından ortaya çıkacak tehlike ve zararın önlenmesi için de her türlü tedbire karar verilebilir. İhtiyati tedbir talep eden taraf, tedbire esas olan hakkını, ihtiyati tedbir sebep veya sebeplerini keza davanın esası yönünden de haklılığını ispat etmelidir. Ancak burada tam ispat aranmayıp yaklaşık ispatla yetinilecektir. (HMK m.390/3) Yani ispatı gereken hususların tam olarak değil kuvvetle muhtemel gösterilmesi yeterlidir. Öte yandan 6100 sayılı HMK'nun 391. maddesinin madde gerekçesinde de açıklandığı üzere mahkemece asıl uyuşmazlığı çözecek mahiyette ihtiyati tedbir kararı verilemez. Aksi halde geçici hukuki koruma olan ihtiyati tedbir davanın yerine ikame edilmiş olur....

Hemen belirtmek gerekir ki; ihtiyati tedbir talebini inceleyen hakimin davanın esası hakkındaki hükmünü peşinen ihdas ettiğinden söz edilemez. İhtiyati tedbire veya ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verirken hakim dava hakkındaki kanaatini yalnız ihtiyati tedbir talebi ile sınırlı olarak -kanunen gerektiği için- açıklamak durumundadır. Öte yandan ihtiyati tedbir kararı geçici nitelikte olup, durum ve şartların değişmesi ile her zaman değiştirilebilir. Ancak, tedbirin geçici koruma olması nedeniyle davanın esasını çözecek mahiyette tedbir kararı verilemez. Bu nedenlerle; somut olayda davacı, dava konusu taşınmaz üzerindeki yapıdan Ostim OSB Müdürlüğü'nün tahliye işleminin durdurulması için ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiş mahkemece de davalı (karşı davacı) Ostim OSB Müdürlüğünün tahliye işleminin dava sonuna kadar durdurulması" yönünde ihtiyati tedbire karar verilmiştir....

UYAP Entegrasyonu