Mahkemenin nitelendirmesine göre, uyuşmazlık; memur muamelesini şikayet istemine ilişkin olup, hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek .... Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, ........2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemenin nitelendirmesine göre, uyuşmazlık; memur muamelesini şikayet istemine ilişkin olup, hüküm ... Hukuk Mahkemesi'nce verilmiş olmakla hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek .... Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 08.....2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemenin nitelendirmesine göre, uyuşmazlık; İİK'na dayalı memur muamelesini şikayet istemine ilişkin olup, hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek .... Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 06.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemenin nitelendirmesine göre, uyuşmazlık; memur muamelesini şikayet istemine ilişkin olup, hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 12. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 26.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin dava konusu icra takibinden 23/09/2020 tarihinde haberdar olduğunu, bu tarihe göre süresi içerisinde itirazlarını duruşma esnasında mahkemeye ibraz etmişlerse de bu durumun kabul görmediğini, haksız ve usulsüz tebligat yapılarak kesinleştirilen icra takibine karşı da Adana 1.İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/349 esas sayılı dosyası ile memur muamelesini şikayet davası açıldığını, işbu davanın bekletici mesele yapılması gerekirken mahkemece göz ardı edilip, dikkate alınmayarak hukuka aykırı bir şekilde hüküm tesis edildiğini, müvekkilinin tahliye talebinden hiçbir şekilde haberdar olmadığı gibi tahliye ve dava konusu taşınmazda da hiçbir zaman ikamet etmediğini, fiilen ilgili taşınmazda yaşamadığını, müvekkili ile davacı arasında tanzim edilmiş olan herhangi bir kira sözleşmesi de bulunmadığını, tahliye davasının kira sözleşmesi ve davacı ile davalı arasında bir kira...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, haciz işleminin iptali ile haczin kaldırılması istemine ilişkindir. İİK'nun 16. maddesi uyarınca şikayet yoluna icra müdürlüğünün işleminden zarar gördüğünü ileri süren herkes başvurabilir. Şikayet yoluna başvurabilmesi için şikayet konusu işlemin iptali veya düzeltilmesinde şikayette bulunanın korunmaya değer hukuki bir yararının bulunması ve o işlemin doğrudan doğruya şikayetçinin kendi hukuki durumuna ilişkin olması ve işlemin şikayetçinin zararına bulunması gerekir. Bir başka deyişle şikayet edebilmek için hukuken korunmuş menfaatleri ihlal olunan durumunda bulunmak gerekir. Şu halde, davacı 3. kişiler, taraf olmadıkları takip dosyasında borçlu yararına işlem yapılması konusunda talepte bulunamazlar. İcra dosyasında taraf olmayan üçüncü kişi, dosyadaki haczin kaldırılmasını şikayet yoluyla isteyemez. Bu konuda aktif dava ehliyeti yoktur. Üçüncü kişi ancak istihkak iddiası ve prosedürüne göre haczin kaldırılmasını isteyebilir....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı istinaf dilekçesinde özetle; İİK'nun 150/e maddesi hükmüne göre rehnin paraya çevrilmesinin hangi süre zarfında isteneceğinin açıkça belirtildiğini buna göre satışın ödeme emrinin tebliğinden itibaren 6 aylık süre içerisinde istenmesi gerektiğini, ilgili kanun maddesi yorumlanırken lafzi yorum yapılması gerektiğini ve tebliğ tarihinin satış isteme süresinin başlangıcı olarak kabul edilmesi gerektiğini nitekim Yargıtay içtihatlarının da bu yönde olduğunu dolayısıyla müdürlüğün vermiş olduğu karar yasaya uygun olup davacı tarafın memur muamelesini şikayet yoluna giderek şikayetin kabulüne karar verilmesinin kanuna açıkça aykırılık teşkil ettiğini açıklanan nedenlerle yerel mahkeme kararının istinaf incelemesi neticesinde kaldırılmasını yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, Bursa 20....
Dava, alacaklının memur muamelesini şikayeti ile terditli olarak açtığı İİK’nun 99. maddesine dayalı 3. kişinin istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. Bu durumda Mahkemece, öncelikle şikayet istemi hakkında bir karar verilerek istemin sonuca bağlanması, şikayet kabul edilmediği takdirde terditli açılan davada istihkak istemi hakkında bir karar verilmesi gerekirken, dava istihkak davası olarak nitelenerek ve bu nitelemeye uygun gerekçe oluşturularak, sadece istihkak davasının kabulüne karar verilmesi, memur muamelesini şikayet talebi yönünden olumlu-olumsuz hüküm kurulmaması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiştir....
GEREKÇE:Uyuşmazlık, İİK'nun 58/3 ve 61/1. maddesine dayanan ödeme emrinin iptali talebine ilişkindir. Mersin 1. İcra Müdürlüğünün 2022/7342 Esas sayılı takip dosyasında; alacaklı Denizbank A.Ş tarafından borçlu T1 aleyhine 43.601,94- TL asıl alacağa, 2.619,18- TL işlemiş faiz, 65,63 BSMV olarak Toplamda 46.286,75- TL toplam alacaklı ilamsız icra takibi başlatıldığı, icra takibinin dayanağı olarak 11.04.2022 tarihli ihtarname gösterildiği, davacı borçlu Yalcın Koca'nın "Hisarköy Mah. Hisarköy Sokak No:135 Mut/Mersin ve Hisarköy Mah. Hisarköy Sokak No:73 Mut/Mersin adresine çıkartılan ödeme emrinin bila tebliğ iade edildiği, akabinde borçlunun "Hisarköy Mah. Hisarköy Sokak No:73 Mut/Mersin " adresine 12/09/2022 tarihinde çıkartılan ödeme emrinde "... Bu zarfta Örnek 10 ödeme emri vardır.." şeklinde ibare yazılarak 22/09/2022 tarihinde ödeme emrinin tebliğ edildiği görülmüştür....
Sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açtıklarını, mahkemece itirazın iptali ile takibin 21.381,60- TL üzerinden devamına karar verildiğini, mahkeme ilamında belirtilen icra inkar tazminatı, yargılama gideri, ilam vekalet ücreti yönünden borçluya icra emri tebliğ edildiğini, itirazın iptali kararı ile icra takibine konu alacak yönünden haciz yapılmasına yasal bir engel bulunmadığını, ayrıca yedieminin müvekkili alacaklı olması nedeniyle davacı borçluya külfet yüklenmediğini, bu nedenle icra dosyasında muhafaza masraflarının depo edilmesine de gerek kalmadığını, borçlu T3 limited şirket olması nedeniyle tüzel kişiliğe haiz olduğunu, bu yönüyle davacı borçlu T3 gerçek kişiler için geçerli olan meslek kavramını öne süremeyeceği, haczedilmezlik kapsamında lüzumlu eşyadan bahsedilemeyeceğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava icra memur muamelesini şikayete ilişkindir. İzmir 6....