Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda davacı vekili davasını belirsiz alacak davası olarak açtığından uyuşmazlık hakem heyeti tarafından verilen karar kesin değildir. Temyiz incelemesinin yapılabilmesi için yukarıda açıklanan nedenlerle Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetince bir karar verilmesi gerektiğinden, Hakem Heyetince verilen kararın öncelikle, Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetince davacının itirazı hakkında bir karar verilmesi, kararın temyiz edilmesi halinde dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere(İtiraz hakem heyeti kararı,hakem ara kararları hasar dosyası,ıslah dilekçesi eklenerek) gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 02.11.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Somut olayda davacı vekili davasının belirsiz alacak davası olarak açtığından uyuşmazlık hakem heyeti tarafından verilen karar kesin değildir. Temyiz incelemesinin yapılabilmesi için yukarıda açıklanan nedenlerle Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetince bir karar verilmesi gerektiğinden, Hakem Heyetince verilen kararın öncelikle, Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetince davacının itirazı hakkında bir karar verilmesi, kararın temyiz edilmesi halinde dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere(İtiraz hakem heyeti kararı,hakem ara kararları hasar dosyası,ıslah dilekçesi eklenerek) gönderilmesi için dosyanın mahkemesine İŞLEMSİZ İADESİNE 23/11/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Kendisine tahkim bildiriminde bulunulan Taraf 30 (otuz) gün içinde kendi hakemini seçmez ise, tahkime başvuran Taraf Ankara Asliye Ticaret Mahkemesi’ne başvurarak diğer Tarafın hakeminin mahkemece seçilmesini talep edecektir. Bu şekilde tayin edilen hakemler 3. hakemi tayin edeceklerdir. Tahkim Ankara’da Türkçe lisanında yürütülecektir.” şeklinde düzenlenmiştir. 4686 sayılı Milletler Arası Tahkim Kanunun 1 maddesinin 2. fıkrasında "Bu Kanun, yabancılık unsuru taşıyan ve tahkim yerinin Türkiye olarak belirlendiği veya bu Kanun hükümlerinin taraflar ya da hakem veya hakem kurulunca seçildiği uyuşmazlıklar hakkında uygulanır." düzenlemesi 7/B-3. Maddesinde ise "... Üç hakem seçilecek ise, taraflardan her biri bir hakem seçer; bu şekilde seçilen iki hakem üçüncü hakemi belirler....

        Tedarik Sözleşmesi ile 29.08.2016 tarihli Taahhütname akdedildiğini, davalı tarafın söz konusu sözleşme ve taahhütname hükümlerini ihlal etmesi sebebiyle müvekkilinin zarara uğradığını, taraflar arasında akdedilen taahhütnameye göre anlaşmazlık halinde uygulanacak hukukun İngiliz Hukuku, Tahkim yerinin Londra, tahkim dilinin İngilizce ve 1996 tarihli Tahkim Yasası hükümlerinin geçerli olduğunu, müvekkili tarafından 18.10.201tarihinde tahkim davası açıldığını, hakem kararında davalının davacıya 767.598.000 INR tutarını ödemesine karar verildiğini, İİK 257 ve 258 maddesine göre ihtiyati haciz talebinde bulunulabilmesi için alacağın para alacağı olması, alacağın muaccel olması ve rehinle temin edilmemiş olması gerektiğini, söz konusu hakem kararı ile birlikte müvekkilinin alacaklı olduğunun ve hüküm altına alınan bedelin muaccel olduğunun çok açık olduğunu, beyan ederek 11/10/2021 tarihli kesinleşmiş Hakem Kararının tenfizini, asıl alacak tutarı olan toplam 757.598.000 INR'nin (135.765.058,00...

          Ancak, sözleşmenin tarafları kamu düzenini ilgilendirmeyen ve arzularına bağlı olan konularda aralarında çıkacak uyuşmazlıkların halli için tahkim yolunu seçebilirler. Uyuşmazlığın tahkim yoluyla çözümlenebilmesi için taraflar arasında geçerli olarak yapılmış bir tahkim anlaşmasının varlığı zorunludur. Tahkim anlaşması, bağımsız bir tahkim sözleşmesi şeklinde yapılabileceği gibi asıl sözleşmeye tahkim şartı konulması suretiyle de yapılabilir. Tahkim anlaşmasının kurucu unsuru uyuşmazlıkların tahkim yoluyla çözümlenmesine ilişkin irade açıklaması olup, bu anlaşmanın geçerli olabilmesi için tarafların tahkim iradelerinin şüpheye ve karışıklığa yer vermeyecek şekilde açık ve kesin olması gerekir. Uyuşmazlıkların öncelikli olarak hakemlerce, olmazsa mahkemelerce çözüme bağlanacağı kararlaştırılan tahkim sözleşmeleri veya şartları açık ve kayıtsız şartsız (kesin) tahkim iradesini içermediğinden geçerli sayılamaz....

            Ancak, sözleşmenin tarafları kamu düzenini ilgilendirmeyen ve arzularına bağlı olan konularda aralarında çıkacak uyuşmazlıkların halli için tahkim yolunu seçebilirler. Uyuşmazlığın tahkim yoluyla çözümlenebilmesi için taraflar arasında geçerli olarak yapılmış bir tahkim anlaşmasının varlığı zorunludur. Tahkim anlaşması, bağımsız bir tahkim sözleşmesi şeklinde yapılabileceği gibi asıl sözleşmeye tahkim şartı konulması suretiyle de yapılabilir. Tahkim anlaşmasının kurucu unsuru uyuşmazlıkların tahkim yoluyla çözümlenmesine ilişkin irade açıklaması olup, bu anlaşmanın geçerli olabilmesi için tarafların tahkim iradelerinin şüpheye ve karışıklığa yer vermeyecek şekilde açık ve kesin olması gerekir. Uyuşmazlıkların öncelikli olarak hakemlerce, olmazsa mahkemelerce çözüme bağlanacağı kararlaştırılan tahkim sözleşmeleri veya şartları açık ve kayıtsız şartsız (kesin) tahkim iradesini içermediğinden geçerli sayılamaz....

              İptal davası, tahkim yeri bölge adliye mahkemesinde açılır; öncelikle ve ivedilikle görülür (2) a) Tahkim sözleşmesinin taraflarından birinin ehliyetsiz ya da tahkim sözleşmesinin geçersiz olduğu, b) Hakem veya hakem kurulunun seçiminde, sözleşmede belirlenen veya bu Kısımda öngörülen usule uyulmadığı, c) Kararın, tahkim süresi içinde verilmediği, ç) Hakem veya hakem kurulunun, hukuka aykırı olarak yetkili veya yetkisiz olduğuna karar verdiği, d) Hakem veya hakem kurulunun, tahkim sözleşmesi dışında kalan bir konuda karar verdiği veya talebin tamamı hakkında karar vermediği ya da yetkisini aştığı, e) Tahkim yargılamasının, usul açısından sözleşmede veya bu yönde bir sözleşme bulunmaması hâlinde, bu Kısımda yer alan hükümlere uygun olarak yürütülmediği ve bu durumun kararın esasına etkili olduğu, f) Tarafların eşitliği ilkesi ve hukuki dinlenilme hakkına riayet edilmediği, g) Hakem veya hakem kurulu kararına konu uyuşmazlığın Türk hukukuna göre tahkime elverişli olmadığı, ğ) Kararın kamu...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi -K A R A R- Davacı vekili,zorunlu karayolu taşımacılık mali sorumluluk sigortası olmayan araçta yolcu olarak bulunan müvekkilinin kaza neticesinde yaralandığını belirterek, belirsiz alacak davası olarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.500,00 TL sürekli ve geçici iş göremezlik zararının davalıdan tahsilini talep etmiştir. 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30/12 maddesinde “Beş bin Türk Lirasının altındaki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararları kesindir. Beş bin Türk Lirası ve daha üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararlarına karşı karara Komisyon nezdinde itiraz edilebilir. İtiraz talebi münhasıran bu talepleri incelemek üzere Komisyon tarafından teşkil edilen hakem heyetlerince incelenir.….” hükmü düzenlenmiştir. Somut olayda, Sigorta Tahkim Komisyonu tarafından verilen karara, belirsiz alacak olarak yapılan talepte davacı vekili tarafından itiraz edilmiştir....

                  Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, İtiraz Hakem Heyeti kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan İtiraz Hakem Heyeti kararının ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 4,90 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 27.05.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2017/1105 Esas sayılı dosyasında dava açıldığı ve yargılamanın devam ettiğini, davacının ihtiyati haciz ve hakem kararının tenfizi talebini Özmak Makine ve İzmak Dış Ticaret şirketlerine birlikte yönelttiğini, delil olarak sunduğu belgelerde Özmak Dış Ticaret şirketinden alacaklı olduğu iddiası bulunduğunu, Özmak Makine firmasından zaten bir alacak iddiası bulunduğu Özmak Makina firması yönünden husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini, söz konusu hakem kararının tenfizi yabancı hakem kararlarının Türkiye'de tenfizini düzenleyen MÖHUK'e Newyork Konvansiyonu'na ve Türkiye ile Çin Halk Cumhuriyeti arasında imzalanan ikili anlaşmaya açıkça aykırı olduğunu, imzalanmış sözleşmede düzenlenen tahkim şartının geçerli olmadığını, tahkim şartının olduğu sözleşme tarafınca kesinlikle imzalanmadığı ve tahkim şartının kabul edilmediğini, tahkim kararının geçersiz oluğunu ve tenfiz edilemeyeceğini, sözleşmenin imzalandığı iddianın tekrarlamakla...

                      UYAP Entegrasyonu