HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki bilgi ve belgeler okunduktan sonra gereği görüşüldü: Talep, haczedilmezlik şikâyetine ilişkindir....
DAVA KONUSU : ŞİKAYET KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-3.şahıs vekili dava dilekçesinde özetle; davalı-alacaklının borçlu hakkında yürüttüğü takipte müvekkili adresinde haciz yapıldığını, haczedilen malların yediemin olarak borçluya bırakıldığını, eşyaların tamamının müvekkiline ait olduğunu, borçlu evli olmasına rağmen iki yıldır ayrı evlerde yaşadıklarını, faturaları bulunduğunu beyanla; istihkak iddialarının kabulüne karar verilmesini talep etmişler, ayrıca dosya borçlusu olmayan müvekkili adresinde yapılan haciz işlemine itirazla haciz işleminin tümden iptaline karar verilmesini şikayet yoluyla talep etmişlerdir. Davalı-alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; haczin borçlu huzurunda yapıldığını, mülkiyet karinesinin lehlerine olduğunu, haczedilmezlik şikayeti yönünden davacının şikayet hakkı bulunmadığını beyanla; davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İstanbul 7....
YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, şikayetin yasal süresinde olmadığını, haczedilmezlik şikayeti için gerekli şartların oluşmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir....
Borçlunun bu maddeden yararlanabilmesi için, asıl mesleğinin çiftçilik olması ve bilfiil bu işi yapması gerekir. Anılan maddeye göre, haczedilmemesi gereken taşınır ve taşınmaz mallar ve miktarları tespit edilirken, borçlunun ve ailesinin geçimi için zorunlu olup olmadığı ve tarımsal faaliyetini sürdürebilmesi için gerekli olup olmadığı hususunun göz önünde tutulması gerekmektedir. Traktör de bir ziraat aletidir ve haczi konusunda da belirtilen bu ilke geçerlidir. Bir traktörün borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir. Buradaki "aile" terimi, geniş anlamda olup, borçlu ile birlikte aynı çatı altında yaşayan, bakmakla yükümlü olduğu kişileri kapsar....
Mahkemece, takibin 13.11.2013 tarihinde başlatıldığı, 6552 sayılı Yasa'nın yürürlüğe girdiği 11.09.2014 tarihinden önce yapılmış takipte usuli işlemlerde aykırılık bulunmadığı, kamuya tahsisli olanlar dışındaki hesaplara haciz konulduğu, bu yönü ile de aykırılık bulunmadığı; aşkın haciz iddiasıyla ilgili yeterli belge sunulmadığı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiş, hüküm borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. Borçlu vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, Borçlu Belediye vekili uygulanan tüm haciz işlemlerinin usulsüz ve açıkça yasaya aykırı olduğunu bildirerek hacizlerin kaldırılmasını istediğinden, haczedilmezlik şikayeti yönünden de işin esası incelenerek sonuca gidilmesi gerekirken eksik inceleme ile sonuca gidilmesi doğru değildir....
O halde davacının taşkın haciz ve satışın durdurulmasına yönelik istinaf başvurusunun ilk derece mahkemesi kararının kesin olması nedeniyle usulden, fiili haciz ve İİK'nın 82.maddesine dayalı haczedilmezlik şikayetinin ise esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....
tarihli haciz ve muhafaza işleminde bu menkullerin taşınmazdan ayrı olarak haciz ve muhafaza edildiğini, İcra İflas Kanunu'nun 83/c maddesine açıkça aykırı bir işlem gerçekleştirildiğini belirterek haciz ve muhafaza işleminin iptaline ve kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
kişi bu haciz yönünden mahcuzlara ilişkin haczedilmezlik şikayetinde bulunmaya yetkili değildir. 3. kişinin haczedilmezlik şikayeti yönünden aktif husumet ehliyeti bulunmadığından şikayetin reddi ile, uyuşmazlığın üçüncü kişinin mülkiyet hakkına dayanan ve İİK'nun 96. vd. maddelerinden kaynaklanan istihkak iddiası olarak ele alınıp, işin esasına girilerek tarafların delillerinin toplanması varsa noksan harcın tamamlattırılmasından sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, belirtilen husus dikkate alınmadan duruşma yapılmaksızın davanın hukuki nitelendirmesinde hata yapılarak yazılı şekilde hüküm verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı üçüncü kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün İİK'nun 366. ve HUMK'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....
Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Somut olayda, ... ili ... ilçesi, ... köyü, 247 ada 15 parsel sayılı taşınmaz için meskeniyet iddiasının ileri sürüldüğü ancak, taşınmaz üzerine haciz tarihinden önce 19.04.2006 tarih ve 1987 yevmiye numası ile Türkiye ... Bankası A.Ş. lehine ipotek tesis edildiği ve mahkemece ipoteğin niteliği ya da borcun haciz tarihinden evvel ödenip ödenmediği araştırılmadan sonuca gidildiği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece yapılacak iş, öncelikle borçlunun usulsüz tebliğ şikayetinin değerlendirilmesi ve tebligatın usulsüz olduğu tespit edilirse istemin öğrenme tarihine göre yasal süresinde olup olmadığının değerlendirilmesidir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 12. maddesine dayalı meskeniyet şikayeti ve İİK'nın 128/a. maddesi uyarınca kıymet takdirine itiraz istemine ilişkindir. Davaya konu Aydın İli, Sultanhisar İlçesi, Malgaçemir Mahallesi, 1430 parselde kayıtlı taşınmaz üzerinde, 26/05/2014 tarihli 1524 yevmiye nolu işlemle davalı banka lehine 2. derecede ipotek tesis edildiği, söz konusu ipotek ve kredi genel sözleşmesine dayalı olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takip başlatıldığı tartışmasızdır. Borçlu, ipotek kurulurken bu evi mesken olarak kullanmaktan vazgeçmiş sayılır. İİK'nın 82/1- 12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceği düzenlemesi haczedilmezlik şikayeti olup, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde haciz safhası bulunmadığı gibi, meskeniyet şikayetine konu edilecek bir haciz işlemi de bulunmadığından, meskeniyet şikayetinde bulunma olanağı yoktur....