Bu durumda mahkemece öncelikle, hacze konu taşınmazın tapu kaydında bulunan ipoteğe ilişkin resmi senet örneği getirtilmeli, ipoteğin niteliği tespit edilmeli, ipoteğe konu borcun haciz tarihinde ödenip ödenmediği ipotek alacaklısından sorulmalı ve söz konusu ipoteğin haczedilmezlik şikayetine engel teşkil edip etmediği belirlenmelidir. Mahkemece davacının sosyal ve ekonomik durumu kolluk aracılığı ile araştırılmamış olup, Aydın 1. İcra Hukuk Mahkemesince yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporu hükme esas alınarak, meskeniyet şikayetinin kabulüne karar verilmiştir. Davalı vekili 02/03/2022 tarihli dilekçesinde rapora itirazlarını bildirmesine rağmen, mahkemece davalının rapora itiraz dilekçesi değerlendirilmediği gibi, bilirkişi kurulu raporunda haciz tarihi olan 09/07/2021 tarihi yerine haciz tarihi olarak 23/08/2021 tarihi esas alınarak rapor düzenlenmesi doğru olmamıştır....
konulduğunu, haciz konulan hesabın Osmaniye İl Milli Eğitim Müdürlüğünün vergi numarasıyla açılan yani haczi kabil olmayan devlet kurumunun adına açılan bir hesap olup haczedilemeyeceğini, haciz konulan banka hesaplarının niteliği gereği kamu hizmetine tahsisli bir banka hesabı olup haczedilemeyeceğini belirterek şikayetin kabulü ile T1 Ziraat Bankası Osmaniye Şubesi 68670518- 5001 ve T1 Öncesi Eğitimi hesabı olan Ziraat Bankası Osmaniye Şubesi 68670518- 5002 hesabına konulan haciz ve blokelerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Somut olayda, borçlu, sair itirazları yanında işletilen faizin hatalı ve fahiş olduğunu ve kambiyo vasfı şikayetini ileri sürdüğü halde, mahkemenin bu yöndeki itiraz ve şikayeti değerlendirmediği görülmektedir. O halde, mahkemece, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin şikayet kabul edildiğine göre, borçlunun süresinde yapmış olduğu kambiyo vasfı şikayeti ve faize itirazı konusunda inceleme yapılarak bir karar verilmesi gerekirken, bu konuda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte borçlu tebligat usulsüzlüğü şikayeti, faize-borca itiraz ve ayrıca tahrifat iddiasıyla icra mahkemesine başvurmuş olup, mahkemece tebligat usulsüzlüğü şikayeti kabul edilerek faize ve borca itirazı incelenmiş, tahrifat olmadığı da belirtilerek istemin reddine karar verilmiştir. Bonoların keşide tarihi 10.10.2013 olup, borçlu iki ayrı bonoda vadelerin 30.03.2012 iken 30.03.2014 olarak; 30.02.2012 iken 30.04.2014 olarak değiştirildiğini ileri sürererek tahrifat iddiasında bulumuştur....
Gemerek İcra Hukuk Mahkemesi'nce, kıymet takdirine itiraza ilişkin şikayeti inceleme yetkisi, haciz kararını veren esas icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Ankara 11. İcra Hukuk Mahkemesi'nce ise, kıymet takdirine şikayete ilişkin dosyaların raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikayette bulunabileceği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İcra İflas Kanunu’nun 128/a. maddesi gereğince kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililer, raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikayette bulunabilirler. Somut olayda; kıymet takdirinin, Gemerek İcra Müdürlüğü'nce yapıldığı anlaşılmakla şikayeti inceleme yetkisi Gemerek İcra Hukuk Mahkemesi’ne aittir....
İcra Hukuk Mahkemesince, kıymet takdirine itiraza ilişkin şikayeti inceleme yetkisi, haciz kararını veren esas icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İstanbul 25. İcra Hukuk Mahkemesince ise, kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililerin, raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikayette bulunabileceği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İcra İflas Kanunu’nun 128/a. maddesi gereğince kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililer, raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikayette bulunabilirler. Somut olayda; kıymet takdirinin, Diyarbakır İcra Müdürlüğünce yapıldığı anlaşılmakla, şikayeti inceleme yetkisi Diyarbakır İcra Hukuk Mahkemesine aittir....
Keçiborlu İcra Hukuk Mahkemesince, kıymet takdirine itiraza ilişkin şikayeti inceleme yetkisi, haciz kararını veren esas icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir. İcra İflas Kanunu 128/a maddesindeki kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililer, raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikâyette bulunabilirler hükmü dikkate alındığında; Somut olayda, kıymet takdiri talimat yoluyla Keçiborlu İcra Dairesince yapıldığı anlaşılmakla şikayeti inceleme yetkisi Keçiborlu İcra Hukuk Mahkemesine aittir. Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri ile 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince; Keçiborlu İcra Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 24.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
İSTİNAF İTİRAZLARI: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu takip dosyasında asıl borçlunun T6 olduğunu, buna rağmen asıl borçlunun evine gidilmesine rağmen haciz işlemi yapılmadığını, müvekkilinin 14 nolu evinin kapısının çilingir marifetiyle açılmak suretiyle haciz tutanağında belirtilen menkullerin haczedildiğini, müvekkilinin haciz yapılacak ise asıl borçlunun 29 nolu evinde haciz yapılması gerektiği yönündeki beyanının haciz tutanağına geçtiğini, müvekkilinin haciz işleminin iptali için dava açtığını, ilk derece mahkemesince icra memur şikayeti ve istihkak davasının ayrı ayrı reddine karar verildiğini, müvekkilinin açmış olduğu davanın haczedilemezlik davası değil icra memur muamelesi şikayeti olduğunu, 3. kişiler tarafından da dava açılabileceğini, zarar kapsamının 3. kişileri de kapsadığını, Yargıtay yerleşik içtihatlarının da bu yönde olduğunu, 6352 sayılı Yasa ile İİK'da yapılan değişiklik ile icra memurlarının takdir yetkisinin kaldırıldığını, buna göre 3. kişinin...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vasisi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Borçlu vasisi tarafından, borçluya ait taşınmazlar ve traktör kayıtlarına konulan hacizlere ilişkin bildirimin “borçlunun eşine yapılmış olduğu, borçlunun eşinin oturduğu ev ile kendisinin evinin farklı evler olduğu, bu bildirimden 03/07/2015 tarihinde haberdar olduğu belirtilerek” meskeniyet ve haczedilmezlik şikayeti ile icra mahkemesine başvurulduğu, mahkemece; haciz bildiriminden itibaren yasal yedi günlük şikayet süresi içerisinde başvuruda bulunulmadığı gerekçesiyle şikayetin süre yönünden reddine karar verildiği görülmektedir....
İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar. Diğer yandan, İcra ve İflas Kanunu'nda, taşınmaz üzerine konulan haczin yenilenmesi diye bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından da olsa, konulan her haciz, yeni bir haciz olup, borçlunun her hacze yönelik olarak şikayet hakkı bulunmaktadır. Somut olayda ise, alacaklının talebi üzerine, taşınmaz kaydı üzerine son olarak 26.11.2015 tarihinde haciz şerhinin işlendiği, bu haciz nedeniyle borçluya icra dosyasından gönderilen kıymet takdir raporu ve 103 davetiyesinin bulunmadığı, borçlunun 15.02.2016 tarihinde meskeniyet şikayetinde bulunduğu anlaşılmıştır....