İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 12/03/2013 NUMARASI : 2012/310-2013/83 Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR İİK'nun 82/12. maddesine dayalı olarak yapılacak meskeniyet iddiası haczedilmezlik şikayeti olup, borçlu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçildiği için haciz safhası bulunmadığı gibi meskeniyet şikayetine konu edilecek bir "haciz işlemi" de mevcut değildir. Bu durumda Mahkeme'nin şikayetin reddine dair kararı gerekçe itibariyle yerinde değil ise de, açıklanan nedenlerle sonucu itibari ile doğru bulunduğundan onanması gerekmiştir....
Somut olayda, borçlunun Emekli Sandığından almakta olduğu emekli maaşına, borçlunun muvafakati olmaksızın haciz konulduğu dikkate alındığında, 5510 sayılı kanunun 93. maddesi uyarınca şikayetin kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken Emekli Sandığından alınan maaşlara haciz konulabileceği gerekçe yapılarak istemin reddi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 21.07.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Meskeniyet nedenine dayalı haczin kaldırılması istemi, İİK.nun 82/12.maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti olup, bu şikayet ancak haciz yolu ile yapılan takiplerde söz konusu olabilir. Somut olayda ise takip, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapıldığına ve haciz safhası bulunmadığına göre, haczedilmezlik şikayetinin yasal dayanağı yoktur. O halde mahkemece, şikayetin açıklanan nedenlerle reddi gerekirken işin esasının incelenerek istemin yazılı gerekçe ile reddi doğru değil ise de, sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru kararın onanması gerekmiştir. SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 27,70 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Her icra mahkemesi hakimi, kendisine Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanlığı'nca dönüşümlü olarak bağlanan icra ve iflas dairelerinin işlemlerine yönelik şikayet ve itirazları inceler, bu dairelerin gözetim ve denetimlerini yapar, idari işlerine bakar".Somut olayda, haciz işlemi doğrudan İzmir İcra Dairesi'nce uygulanmıştır. Ödemiş İcra Dairesi'nce bu yolda yapılan bir muamelenin bulunmadığı görülmektedir. İzmir İcra Dairesi'nin haciz işlemine karşı şikayeti inceleme görevi ise, yukarıda açıklanan yasa hükmü gereğince İzmir İcra Hakimliği'ne aittir. Anılan yetki kuralı kamu düzenine yönelik olup, kesin niteliktedir. Mahkemece re'sen gözetilir (HGK'nun 21.03.2001 tarih, 2001/12-235) açıklanan nedenlerle mahkemece yetkisizlik kararı verilmesi gerekirken işin esası incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. ...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : 1- Alacaklının, şikayetçi borçlunun haczedilen mallarıyla ilgili taşkın haciz şikayeti hakkında mahkemece verilen karara yönelik temyiz isteminin incelenmesinde; İcra mahkemesi kararlarından hangilerinin temyiz olunabileceği özel hükümlerle ve genel olarak da İİK.nun 363. maddesinde birer birer açıklanıp gösterilmiştir. Bunların dışında kalan mahkeme kararları kesindir....
İcra Müdürlüğünün 2017/16512 esas sayılı dosyası ile müvekkili hakkında icra takibi yapıldığını, müvekkilinin haline münasip evinin haciz edildiğini ileri sürerek haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından, davacı tarafından usulsüz tebligat şikayeti ve meskeniyet şikayeti kapsamındaki yapılan incelemede davacı asile 21/01/2022 tarihinde 103 davetiyesinin tebliğ edildiği, tebligatın usule uygun halde yapıldığı bu sebeple meskeniyet şikayetinin son gününün 28/01/2022 olduğu davanın 29/01/2022'de açıldığı gerekçesi ile usulsüz tebligat şikayetinin reddine, meskeniyet şikayetinin süreden reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; şikâyetin süreye tâbi olmadığını, mahkemenin süre yönünden davanın reddine karar vermesinin yerinde olmadığını, ayrıca tebligatın usulsüz olduğunu ileri sürerek istinaf talebinde bulunmuştur....
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, vekiledeni tarafından davaya konu haciz işleminin kıymet takdir raporunun tebliği ile öğrenildiğini, kıymet takdiri raporunun tebliğ tarihine göre davanın süresinde olduğunu, kaldı ki dosyada mevcut bilirkişi raporuna göre davaya konu meskenin haline münasip olduğunun belirlenmiş olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir İİK.nun 82/1- 12. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK.nun 16/1.maddesi uyarınca (7) günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda, borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmazın tapu kaydına haciz konulduktan sonra İİK'nun 103. maddesi uyarınca çıkartılan tebligat 16.05.2018 tarihinde borçluya tebliğ edilmiş olup, borçlunun bu suretle haczi öğrendiği, meskeniyet şikayetinin ise (7) günlük yasal süre geçirildikten sonra 11.04.2019 tarihinde yapıldığı görülmüştür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu hakkında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun yasal sürede icra mahkemesine yaptığı başvuruda, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte borca da itiraz ettiği, mahkemece, icra takibinin şekline göre, borçlunun borca itirazlarını icra müdürlüğü yerine icra mahkemesine bildirmesinin gereksiz ve geçersiz bir işlem olduğu, sonuç doğurmayacağı,süresi içinde icra dairesine itiraz edilmediği gerekçesi ile başvurusunun reddine karar verildiği görülmektedir...
İİK'nun 82/1-12. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda, borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmazına 11.08.2014 tarihinde tapuda haciz şerhi işlendiği, İİK'nun 103. maddesine ilişkin davetiyenin borçluya 27.10.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun şikayet dilekçesinde 103 davetiyesi tebliğ işlemine yönelik bir tebligat usulsüzlüğü iddiasının bulunmadığı, icra mahkemesine yapılan meskeniyet şikayeti başvurusunun ise 24.08.2015'te olduğu anlaşılmaktadır....
İİK'nun 82/1. fıkrasının 12. bendinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda, borçlunun miras hissesi bulunan ve meskeniyet şikayetinin konusu olan taşınmaza 08.10.2014 tarihinde tapuda haciz şerhi işlendiği, alacaklı tarafından şikayete konu taşınmaza ilişkin ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/769 E. sayılı dosyasında ortaklığın giderilmesi davası açıldığı, bu dava dilekçesinin şikayetçi borçluya 17.04.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun şikayet dilekçesinde bu tebliğ işleminin usulsüz olması sebebiyle hacizden bu tarihte haberdar olamadığına ilişkin bir iddiasının bulunmadığı, icra mahkemesine yapılan meskeniyet şikayeti başvurusunun ise 10.09.2015 tarihinde olduğu anlaşılmaktadır....