Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahallesi çalışma alanında bulunan 199 parsel sayılı 29450 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tutanağın beyanlar hanesinde; ... zilyetliğinde olduğu belirtilmek suretiyle zeytinlik vasfıyla Hazine adına tespit edilmiş, sonrasında hükmen 422 parsel numarası ve aynı yüzölçümü ile orman vasfıyla, beyanlar hanesindeki şerh korunarak Hazine adına tesciline karar verilmiş, en son imarla 374 metrekare yüzölçümü ve arsa vasfıyla 6786 ada 15 parsel numarası almıştır. 3402 sayılı Yasa'nın Ek-4. maddesi uyarınca düzenlenen güncelleme tutanağı sonucu; beyanlar hanesinde, 6786 ada 15 parsel sayılı taşınmazın 6831 sayılı Yasa’nın 2/B maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkarıldığı, taşınmazın ...’in zilyetliğinde olduğu, krokide (Y) harfi ile belirtilen evin ...’ya ait olduğu, (V) harfi ile belirtilen yapının 10 metrekaresinin, (Z) harfi ile belirtilen yapının 19 metrekaresinin bu parselde kaldığı şerh verilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kullanım kadastrosu sonucu, ... Mahallesi çalışma alanında bulunan, 154 ada 534 parsel sayılı 1.178,57 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve ...'ın fiili kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak bahçe vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacılar ... ve ... taşınmazın kendi kullanımlarında bulunduğunu ileri sürerek, tapu kaydının beyanlar hanesine lehlerine kullanım şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, dava dilekçesi ile dava konusu 550 ada 1 parsel sayılı taşınmazın, 2/B uygulama kapsamında Hazine adına tespit edildiğini ve beyanlar hanesine yeşil alan olarak yazıldığını, dava konusu parsel üzerinde bulunan 11 parça taşınmazdan birinin sahibi olduğunu ileri sürerek zilyetliğinin tespiti ile, beyanlar hanesinde...Belediyesi (ya da yazılı kişi ve kuruluşların) lehine olan tespitin iptali ile adına yazılmasını ve kullanıcı tahsisin iptalini dava ve talep etmiştir. Mahkemece, 2/B kapsamında tutanak düzenlenmediği ve tapu kaydının oluşum tarihinin 21/04/1976 tarihli kadastro olduğu görülmekle görevsizlik kararı vermiştir....

        Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve dava konusu taşınmazların davalıların dayandığı tapu kaydı kapsamında kaldığının anlaşılmasına göre davacının sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, keşifte dinlenen bilirkişi ve tanıklar, davacının taşınmazlar üzerine fındık ağacı diktiğini bildirmişlerdir. Kadastro tespiti sırasında 101 ada 4 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki muhdesat belirtilmiş, 3 parsel sayılı taşınmaz üzerinde tespitten önce oluşturulan muhdesatlar belirtilmemiş, mahkemece de muhdesat hususunda hüküm kurulmamıştır. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 19/2. maddesinde taşınmaz üzerinde malikinden başka bir kimseye veya paydaşlarından birine ait muhdesat mevcut ise; bunun sahibi, cinsi, ihdas tarihi ve iktisap sebebi belirtilerek tutanağın veya kütüğün beyanlar hanesinde gösterileceği hükme bağlanmıştır....

          , 476 ada 13 parsel, 468 ada 29 parsel sayılı taşınmazların beyanlar hanesindeki yazılı olan ismin ve kadastro tutanaklarının iptali ile kullanan kişi olarak ekteki veraset ilamındaki hisseleri oranında kendisinin de adının tespitine ve yazılmasına, davalı Hayati Başçı adına beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi gereğince orman alanı dışına çıkartılıp Hazine'ye devir olunan, İkizce İlçesi, Kurtöyü Mahallesi'nde 502 ada 13 parsel, 559 ada 1 parsel sayılı taşınmazların kullanan kişi olarak yazılı olan adının ve beyanlar hanesinin, bununla ilgili tutanak ve evrakların iptali ile beyanlar hanesine kendisinin de adını kullanan kişi olarak tespitine ve yazılmasına karar verilmesi istemi ile dava açmıştır....

          Mahkemece yapılan yargılama sonunda; çekişmeli 8 nolu parsel hakkında açılan davanın kısmen kabulüne, taşınmazın tespit gibi tesciline, taşınmaz içerisindeki fen bilirkişi krokisinde “1” numara ile gösterilen kestane ağacının ... oğlu ... ...’a ait olduğunun beyanlar hanesinde gösterilmesine, çekişmeli 52 nolu parsel hakkında açılan davanın kısmen kabulüne, taşınmazın tespit gibi tesciline, taşınmaz içerisindeki fen bilirkişi krokisinde “2” numara ile gösterilen kestane ağacının ... kızı ...’a, “3” numara ile gösterilen ceviz ağacının ... oğlu ... ...’a ait olduğunun beyanlar hanesinde gösterilmesine, çekişmeli 10 nolu parsel hakkında açılan davanın reddine, taşınmazın tespit gibi tesciline, taşınmaz içerisindeki fen bilirkişi krokisinde “4, 5, 6” numaraları ile gösterilen kestane ağaçlarının ...’a, “7” numara ile gösterilen kestane ağacının da ... oğlu ... ...’a ait olduğunun beyanlar hanesinde gösterilmesine, “8” ve “9” numaralı kestane ağaçlarının karayolu üzerinde kalması nedeniyle...

            maddesinin (B) bendine göre orman kadastro komisyonlarınca ...... adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin, fiilî kullanım durumları dikkate alınmak ve varsa üzerindeki muhdesatın kime veya kimlere ait olduğu ve kim veya kimler tarafından ne zamandan beri kullanıldığı, kadastro tutanağının beyanlar hanesinde gösterilmek suretiyle ...... adına tescil edileceği hükme bağlanmıştır. O nedenle, kullanıcı şerhi verilmesi istemli davalarda, taşınmazın hangi tarihten beri fiilen, ne sebeple, kim tarafından ne sıfatla kullanıldığının belirlenmesi için mahallinde keşif yapılarak yerel bilirkişi ve taraf tanıkları davaya konu taşınmaz başında dinlenmek suretiyle kullanım durumuna ilişkin beyan alınması ve zeminin belirtilen kullanım şekline uygun olup olmadığının belirlenmesi gerekir....

              İlk derece mahkemesince toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, ileri sürülen istinaf nedenleri ve HMK 355/1 maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin yapılan inceleme sonucunda, 5831 sayılı Yasa ile 3402 sayılı Yasa'ya eklenen Ek 4. maddesi gereğince, Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerle ilgili kadastro tespiti sırasında, fiili kullanım durumları dikkate alınmak ve varsa üzerindeki muhdesatın kime veya kimlere ait olduğu ve kim veya kimler tarafından ne zamandan beri kullanıldığı kadastro tutanağının beyanlar hanesinde gösterilmek suretiyle Hazine adına tescil edileceği düzenlenmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Beykoz Kadastro Müdürlüğü vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Kadastro sırasında, davaya konu ... mahallesi 1336 ada 8 parsel sayılı taşınmaz 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi gereği Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduğundan kullanıcısının ... olduğu belirtilerek HAZİNE adına tespit edilmiştir. Davacı, çekişmeli taşınmazın kullanıcısı ve maliki olduğunu ileri sürerek beyanlar hanesinde kullanıcı olarak kendi isminin gösterilmesi istemiyle BEYKOZ KADASTRO MÜDÜRLÜĞÜ’nü hasım göstererek dava açmıştır. Mahkemece davanın KABULÜNE, dava konusu taşınmazın kadastro tutanağının beyanlar hanesine "İş bu taşınmaz 14 yıldan beri ... oğlu ...'...

                Ne var ki davacının taşınmazın bir bölümüne yönelik beyanlar hanesine kullanıcı şerhi verilmesi istemine yönelik oluşturulan mahkemenin ret gerekçesi isabetli değildir. Yargılamanın devamı sırasında taşınmazın 6292 sayılı Yasa gereği satış işlemi nedeniyle davalı ... adına tapu kaydı oluşturulmuş olup bu aşamada davaya tapu iptal ve tescil davası olarak devam edilemez ise de davacının taşınmaz üzerindeki zilyetliğinin tespiti yönünden hüküm kurulmasına engel yasal bir düzenleme mevcut olmadığı gibi davacının zilyetliğinin tespiti isteminde bulunmasında da sonradan ileri sürülebilecek hak talepleri açısından hukuki yararı mevcuttur. O halde; mahkemece davaya zilyetliğin tespiti davası olarak devam edilmeli, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir....

                  UYAP Entegrasyonu