Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı-K.davalı vekili tarafından, davalı-k.davacılar aleyhine 21.11.2005 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali tescil, birleşen dosyada sözleşmenin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl dava ve birleşen davanın reddine dair verilen 28.3.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı (k.davalı), davalı (k.davacı) vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Birleştirilen davada satış vaadi borçlusu 27.08.1996 günlü biçimine uygun düzenlenen sözleşmenin iptalini istemiştir. Mahkemece her iki davada reddedilmiştir....

    Kaynağını Borçlar Kanunu’nun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanunu’nun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanunu’nun 706 (önceki Medeni Kanunun 634) ve 89. madde hükümleri uyarınca noter önünde resen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaad alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Medeni Kanunun 716 (önceki Medeni Kanun 642) maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcunu isteyebilir. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağının bulunması zorunludur....

      İlk derece Mahkemesince, satış vaadine konu payın dava dışı 3. kişiye devredildiğinden davalı adına kayıtlı pay bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; davada, satış vaadine konu ve davacıya satışı vaat edilen davalı payının (1/6) davalı tarafından üçüncü kişiye satıldığı ve ifanın artık imkansız hale geldiği ileri sürülerek alacak talep edildiğinden, ilk derece Mahkemesinin nitelendirmesi, giderek davanın reddi gerekçesi hatalıdır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 26.05.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali tescil olmaz ise tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 15.06.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, 02.09.2002 tarihli satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil ikinci kademedeki istek ise satış vaadine konu bağımsız bölümün rayiç değerine karşılık fazla haklar saklı kalmak üzere 10.000 TL’nin tahsili istemleriyle açılmıştır. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava reddedilmiştir....

        in ölü olduğu, ölü kişi aleyhine dava açılamayacağı gerekçesi davanın reddine, ayrıca dava konusu taşınmaz elbirliği mülkiyetine tabi olduğundan satış vaadi sözleşmesinin ifa olanağı bulunmadığı gerekçesiyle dava açma koşulları oluşmadığından da davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, dosya kapsamına göre, davanın 25.03.2011 tarihinde açıldığı, davalı ...'e usulüne uygun tebligat yapıldığı ve bu davalının yargılama sırasında 23.01.2012 tarihinde vefat ettiği, veraset ilamına göre mirasçılarının davaya dahil edildikleri ve taraf teşkilinin tamamlandığı anlaşılmıştır. Dava konusu taşınmaz tapuda davalıların kök murisi ... adına kayıtlı olup, veraset ilamına göre muris ... mirasçıları arasında davalıların annesi ... dışında başkaca mirasçıların da bulunduğu anlaşılmaktadır. Buna göre satış vaadine konu taşınmaz elbirliği mülkiyeti rejimine tabidir. Taşınmazda miras şirketini oluşturan malikler, elbirliği hükümleri uyarınca maliktir....

          Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmelerini düzenleyecek olan resmi memur ise 1512 sayılı Noterlik Kanununun 60. maddesi hükmü gereğince kuşkusuz noterliktir. Zira, anılan yasanın 60. maddesinin 3. bendinde noterlerin görevleri arasında “gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi yapmak” da bulunmaktadır. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmeleri hukuken sözleşme özelliği taşıdığından hiç şüphesiz sözleşmenin varlığı için iki tarafın yani vaat borçlusu ile vaat alacaklısının sözleşmenin yapıldığı anda birlikte bulunmalarını ve sözleşme iradelerini noter önünde açıklamalarını gerektirir. O yüzden, taşınmaz mal satış vaadi sözleşmeleri noterlikçe re’sen tarafların huzurunda onların irade beyanları alınarak ve bu iradeleri resmi senede geçirilerek düzenlenir....

            - K A R A R - Dosya kapsamına, sav ve savunmaya, mahkemece saptanan hukuki niteliğe göre uyuşmazlık, gerçek kişiler arasındaki gayrimenkul satış vaadine dayalı tapu iptali tescil isteminden kaynaklanmaktadır. Davada Orman Yönetimi taraf olmadığı gibi, orman araştırmasını da gerektirir bir durum bulunmadığından, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14. maddesi ve Başkanlar Kurulunun 23.01.1992 tarihli kararı uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay Yüksek 14. Hukuk Dairesine ait olup, Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 14. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 01/07/2008 gününde oybirliği ile karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 26.01.2008 gününde verilen dilekçe ile satış vaadine dayalı tapu iptali tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın reddine, karşılık davanın kısmen kabulüne dair verilen 26.02.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Yerel mahkemece uyulan Dairemiz bozma ilamı doğrultusunda hüküm kurulmuş olmasına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 23.10.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Dosya kapsamına, sav ve savunmaya, mahkemece saptanan hukuki niteliğe göre uyuşmazlık, gerçek kişiler arasındaki satış vaadine dayalı tapu iptali tescil ve tazminat isteminden kaynaklanmaktadır. Davada Orman Yönetimi taraf olmadığı gibi, orman araştırmasını da gerektirir bir durum bulunmadığından 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay Yüksek 1. Hukuk Dairesine ait olup, Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 1. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 14/10/2010 gününde oybirliği ile karar verildi....

                  Mahkemenin nitelendirmesine göre, uyuşmazlık; satış vaadine dayalı olarak şahsi hakka bağlı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 14. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE,19.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu