Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İstinaf sebepleri ile sınırlı dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; Asıl dava arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan gecikme tazminatı, cezai şart istemi ve karşı davası ise tescil ve cezai şart istemidir. Asıl davada davacı vekili, davacı arsa sahibi ile davalı yüklenici şirket arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca davalının edimini süresinde yerine getirmemesine bağlı olarak, kira tazminatı ve cezai şartın tahsili için başlattıkları icra takibinin haksız itirazı neticesinde durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile % 20 icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir....

Davacı taraf uhdesinde kalması kararlaştırılan A Blok 2 ve 3 nolu bağımsız bölümler için geç teslimden kaynaklı kira tazminatı talep etmiş, davalı taraf ise zamanaşımı def'inde bulunmuştur. TBK 147/6.maddesi uyarınca eser sözleşmesinden kaynaklı tazminat talebi 5 yıllık zamanaşımına tabidir. A Blok 2 ve 3 nolu bağımsız bölümün yapı kullanma izin belgesinin alındığı tarih karine olarak teslim tarihi olarak kabul edilmektedir. Davacı tarafça bu bağımsız bölümlerin yapı kullanma izin belgesi alım tarihinden daha sonraki bir tarihte teslim edildiği hususu ispat edilememiştir....

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2019/325 Esas KARAR NO: 2022/205 DAVA: Alacak (Taşınmaz Alım-Satımı Kaynaklı) DAVA TARİHİ: 22/06/2018 KARAR TARİHİ: 02/03/2022 Mahkememizde görülmekte olan alacak (taşınmaz alım-satımı kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, dava dilekçesi ile taraflar arasında ---tarihli sözleşmenin imzalandığını, sözleşme kapsamında ----bedelle satışı hususunda anlaşıldığını, davacının satış bedelini ödediğini, buna rağmen ---- aykırı davranılarak taşınmazın teslim edilmediğini, bu sebeple taşınmazın tescili ve kira kaybı ile ---- kaynaklı zararlarının giderilmesi bu mümkün olmaması halinde taşınmaz bedeli olan---- rayiç kira bedeli ile sözleşmenin zamanında ifa edilmemesinden kaynaklı şimdilik ---tahsilini talep etmiştir....

    Asliye Hukuk Hakimliğince (Tic.Mah.Sıf.) verilen 15.05.2012 gün ve 2011/104-2012/130 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık ticari işyeri niteliğindeki tapulu dükkanın davalı tarafından davacıya satımına ilişkin sözleşmeden kaynaklanmış olup; iş yerinin tesliminde gecikme olması sebebiyle gecikme tazminatı ile eksik işler bedelinin davalıdan tahsili dava edilmiştir. Yanlar arasında eser sözleşmesi yapılmamıştır. Taraflar tacir olduğu gibi; satılan taşınmaz da ticari işletme konusudur. Ticari nitelikteki alım-satım sözleşmesinden kaynaklanan her türlü davalar sonunda verilen hüküm ve kararların temyiz inceleme görevi Yargıtay Yüksek 19. Hukuk Dairesi’ne ait bulunmaktadır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan sebeplerle dava dosyasının görevli Yargıtay Yüksek 19.Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 01.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Dava konusu satış sözleşmesinin 6.1 maddesinde konutun 31/12/2012 tarihinde teslimi ile sözleşmenin 6.3 maddesinde gayrimenkul tesliminde, mücbir sebepler dışında 90 günü geçen gecikme halinde alıcı tarafından o güne dek yapılmış ödemelerin toplamı üzerinden gecikilen beher ay için aylık binde beş oranında gecikme cezası ödenmesinin kararlaştırıldığı görülmektedir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Dava; taraflar arasında düzenlenen satış sözleşmesi gereğince, davacı tarafından satın alınan konutun süresinde teslim edilmemesi nedeniyle davacının gecikme tazminatı istemine ilişkindir. Tapulu bir taşınmazın mülkiyetinin devrini öngören her türlü sözleşmenin resmi şekilde yapılması geçerlilik koşuludur (TMK md. 706, TBK md. 237, Tapu Kanunu md. 26 ve Noterlik Kanunu md. 60). Sözü edilen yasa hükümlerinin öngördüğü biçimde yapılmayan sözleşmeler hukuken geçersizdir; burada öngörülen şekil, sözleşmenin geçerlilik koşulu olup kamu düzenine ilişkindir....

      Sözleşmenin 8. maddesinde kararlaştırılan bu hüküm cezai şart niteliğinde olup davacılar açtıkları işbu davada inşaatın sözleşme gereği bitirilip teslim edilmesi gereken tarih olan 15.11.2006 tarihinden davanın açıldığı 23.06.2009 tarihine kadar geçen 31 ay için kira tazminatı talep ettiklerinden 2007/390 Esas sayılı dosyada verilen kararın kesin hüküm niteliğinde kabul edilmesi doğru olmamış, sözleşmede gecikme halinde aylık kira tazminatı ödeneceği kararlaştırılmamış olsa dahi arsa sahiplerinin gecikme halinde aylık kira tazminatı talep edebilecekleri gözetilerek deliller toplanmak suretiyle ıslah talebi de gözetilerek bilirkişi incelemesi ile belirlenecek aylık kira bedeli üzerinden cezayı aşan kira tazminatına hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davacılar yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, 26.01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Sözleşme tarihinden itibaren 6 ay içinde ve en geç 22.09.2019 tarihine kadar inşaat ruhsatı alarak bu tarihten itibaren ise 15 ay içinde ve en geç 22.12.2020 inşaatı teslim etme borcunu üstlenmiş, gecikme durumunda ise süre sonunda inşaatı tamamlayamaz ise gecikme tazminatı olarak geçen her ay için her daire başına o mahaldeki rayiç kira bedelini arsa sahiplerine ödemek zorunda olduğunu sözleşme dahilinde kabul ve taahhüt ederek aynı zamanda gecikme tazminatı borcu ödemeyi de üstlenmiştir. Dava dilekçemizde de detaylı biçimde açıklandığı üzere davalı yüklenici, inşaata hiç başlamamış, davacı müvekkilleri 21 aylık inşaat süresi boyunca geçiştirmiş ve teslim tarihinden sonra ise arsa sahibi müvekkillerin tüm iletişim çabalarına rağmen oyalamaya devam ederek 21 ayda bitirilerek teslimi kararlaştırılmasına karşın geçen 45 ayda inşaata hiç başlamayarak davacı müvekkiller nezdinde büyük bir kira kaybı zararına sebebiyet vermiştir. Sözleşmenin 7....

        cezai şartı uygulaması gerektiğini, aynı maddenin son kısmında yazan, alıcılar ''faiz, gecikme tazminatı talep edemeyeceğini, açıklanan nedenlerle İstanbul 8.Tüketici Mahkemesi 2020/302 e. 2021/261 k. Sayılı ilamın öncelikle esasa girilmeden usul yönü ile incelenerek husumet yokluğundan reddine karar verilmesini, aksi takirde ; ilk derece mahkemesinin görevsizliğine karar verilmesini, aksi görüşte ise de; ilk derece mahkemesinin alacağın hesaplaması yönündeki kararının, kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER : Tapu kayıtları, tapu senedi, Düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi Keşif, Bilirkişi raporu, Delil listeleri, sunulan ve toplanan deliller ile tüm dosya kapsamı, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, daire satış sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve ipotek ve takyidattan ari tescil, olmadığı taktirde ödenen bedelinin denkleştirici adalet ilkesi gereğince tahsili istemine ilişkindir....

        Davacı taşınmazın tescilini de talep etmeden sadece geç teslimden kaynaklı gecikme cezası alacağının tahsilini istemiştir....

        Davacı tarafça sunulan mukavele başlık ---- ---- davalı adına --- tarafında imzalandığı, ----- vekaletnamesi ile ----- sular idarelerinde sözleşme yapmaya yetkili kılındığı görülmekle abonelik sözleşmesinin davalı ile yapıldığı mahkememizce kabul edilmiştir. ---- göre gecikme zammı oranının --- kararı ile belirlendiği, ----tarafından yıllık olarak belirlenen gecikme zam oranlarına göre yapılan hesaplamada işlemiş faiz tutarının ---olmakla birlikte davacının talebi ile bağlı olarak ----- talep edebileceği, davacının davalıdan takip tarihi olan --- gecikme bedeli olmak üzere toplam --- alacaklı olduğu, takip konusu alacağın faturadan kaynaklandığı, Alacağın likit olması nedeniyle icra inkar tazminatı talebinde haklı görülmüştür....

          UYAP Entegrasyonu