Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tapu kaydından da anlaşıldığı üzere taşınmaz T3 adına 24.11.2008 yılında tescil edilmiştir. Sözleşmeden kaynaklı taşınmaz bedeli de davacı tarafa ödenmiş olup, bu konularda ihtilaf bulunmamaktadır. İhtilaf sözleşmenin ilgili maddelerindeki taleplere yönelik olup, sözleşmeden kaynaklı alacak davası şeklinde dava ikame edilmiştir. Eldeki dava, davacı yüklenici ile davalı alıcı arasındaki konut satış sözleşmesinden kaynaklanan alacak davası istemine ilişkin olup, davacı ve davalı arasında 10/08/2007 tarihli sözleşme düzenlendiği, davacı yüklenicinin sözleşmenin 2., 11., 6. Maddelerindeki hükümlerin yerine getirilmediğinden bahisle 11.000,00 TL'lik alacak talebinde bulunduğu, mahkememizce taşınmazın tapu kayıtları, dava dilekçesinde ödenmediği iddia edilen SGK kayıtları, Belediye Başkanlığı'ndan yapı, iskan, iş bitirmeye ilişkin evraklar dosya arasına celp edilmiştir. Alınan kök ve ek raporda da belirtildiği üzere; sözleşmenin 6....

Somut olayda; davacı tarafın talebine konu ettiği gecikme zammı için yasal faiz istemi bulunmadığı halde, mahkemece taleple bağlılık ilkesi gözardı edilmek suretiyle, kabul edilen gecikme zammı miktarına, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz eklenerek tahsil edilmesine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu husus, bozmayı gerektirmiş ise de; yeniden yargılama yapmayı gerektirmediğinden hükmün bu bölümünün Hukuk Usulü ve Muhakemeleri Kanunu'nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir....

    Bendinde ise, son ödeme tarihine kadar borç ödenmediği takdirde 6183 Sayılı ---- belirlenen gecikme zammı oranı kadar gecikme zammı tahakkuk ettirileceği, gecikme zammının günlük olarak ve tahsil sırasında tahakkuk ettirileceğinin hüküm altına alındığı görülmüş olup, davacının ödenmeyen fatura alacaklarına, ilgili faturaların son ödeme Tarihinden--- 51.Maddesine göre belirlenen gecikme zammı oranı üzerinden takip tarihine kadar günlük olarak hesaplanan gecikme zammının ----- bilrikişi tarafından yapılan hesabın gerekçeli ve denetlenebilir olması nedeniyle hükme esas alındığı, sonuç olarak davacının ---- alacağı olduğu anlaşılmakla takibe yönelik itirazın bu bedeller üzerinden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 16,80 oranında gecikme zammı ve gecikme zammı üzerinden % 18 oranında KDV uygulanmasına, alacak fatura alacağı olup likit olduğundan inkar tazminatına hükmetmek gerektiği, davacı taraf takip başlatmakta haksız olmadığından kötü niyet tazminat talebinin reddine...

      Bendinde ise, son ödeme tarihine kadar borç ödenmediği takdirde 6183 Sayılı ---- belirlenen gecikme zammı oranı kadar gecikme zammı tahakkuk ettirileceği, gecikme zammının günlük olarak ve tahsil sırasında tahakkuk ettirileceğinin hüküm altına alındığı görülmüş olup, davacının ödenmeyen fatura alacaklarına, ilgili faturaların son ödeme Tarihinden--- 51.Maddesine göre belirlenen gecikme zammı oranı üzerinden takip tarihine kadar günlük olarak hesaplanan gecikme zammının ----- bilrikişi tarafından yapılan hesabın gerekçeli ve denetlenebilir olması nedeniyle hükme esas alındığı, sonuç olarak davacının ---- alacağı olduğu anlaşılmakla takibe yönelik itirazın bu bedeller üzerinden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 16,80 oranında gecikme zammı ve gecikme zammı üzerinden % 18 oranında KDV uygulanmasına, alacak fatura alacağı olup likit olduğundan inkar tazminatına hükmetmek gerektiği, davacı taraf takip başlatmakta haksız olmadığından kötü niyet tazminat talebinin reddine...

        olup geçerli olmayan taşınmaz satış sözleşmesinde düzenlenmiş olan cezai şartın da geçersiz olduğu ve tarafları bağlamayacağından cezai şart hükmündeki gecikme bedelinin de istenemeyeceği sonuç ve kanaatine varılmakla (Bkz.Yargıtay 19....

        İş sahibi, bu üç seçimlik hakkından ilkini (geciken ifayı beklemek ve gecikme tazminatını talep etmek) kullanmışsa, sözleşmeyi feshetmeden, ileride olası eksik-ayıplı işlere ilişkin alacağının muacceliyetini fiili teslime erteleyerek, gecikme tazminatı ile bu tazminat kapsamındaki cezaî şart alacağını her ay sonu itibariyle talep veya dava ederek, eserin teslimini bekleyebilir. Başka bir anlatımla, bu alacaklarını talep veya dava etmek için eserin yüklenici tarafından teslimini beklemek zorunda değildir. Dairemizin, uygulaması da bu yoldadır. Ancak, ayrıldığımız nokta, gecikme tazminatı ve cezaî şart alacağına ilişkin zamanaşımının, o alacakların muaccel oldukları ay sonlarından mı, yoksa teslime kadar tümü için fiilî teslim tarihinden mi başlayacağıdır. Örneğin, Ocak ayı gecikme veya cezaî şart alacağı, Ocak sonunda muaccel olmasına rağmen, bu alacağın zamanaşımı muaccel (dava edilebilir) olduğu Ocak sonundan mı, yoksa eserin ileride teslim edileceği tarihten mi başlatılacaktır?...

          Davacı vekilinin itirazlarının değerlendirilmesi için bilirkişiden alınan--- ödenmeyen--- alacağı olduğu , davacının---- tutarında asıl alacağı için, faturalar üzerinde belirtilen son ödeme tarihlerinden itibaren, takip tarihine kadar olan süre için, ---- oranından olmak üzere --- tutarında --- oranında ---alacağı olduğu, davacının, davalıdan, takip tarihine kadar, ---- takip tarihinden itibaren başlamak üzere asıl alacağa yıllık---- değişen oranlarda gecikme faizi uygulanması gerekeceği belirtilmiştir....

            Davacı tarafın Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği madde: 35/1-2’ye göre ödenmeyen faturadan alacaklı olduğu kanaatine varıldığı, ELektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği madde: 35/6’ya göre ‘’ (6) Tüketicilerin zamanında ödenmeyen borçlarına, görevli tedarik şirketi tarafından bu Yönetmelikte belirlenen oranı aşmamak üzere, gecikme zammı uygulanır. Gecikme zammı günlük olarak uygulanır.’’ Davacı tarafın gecikme zammı alması gerektiği sonuç ve kanaate varılmıştır.Davacı tarafın dilekçesinde belirttiği gibi 1 elektrik faturası alacaklı olduğu Asıl alacağın 337,92 TL , Gecikme zammı bedelinin 21,61 TL , Gecikme zammı KDV’sinin 3,88 TL , toplam olarak 363,41 TL olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır. -------- e....

              Somut olayda davalı arsa sahipleri gecikme tazminatı alacaklarının bulunduğunu savunmuş olup, davalı arsa sahiplerinin sözleşmeden doğan haklarını, teminat altına alabilmek amacıyla elde tuttuğu bağımsız bölüm veya bölümlerin gecikme tazminatı alacağı ödenmeden; sözleşmeye uygun olarak teslim olgusunun gerçekleştiği kabul edilemeyeceğinden, davalı yüklenici kooperatif tescile hak kazanamaz....

                Noterliğinin 17/11/2016 tarih ve 33933 yevmiye no'lu gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile davalı banka arasında yapılan 17/11/2016 tarihli konut kredisi sözleşmesinin iptaline, Davacının gecikme cezası ve kira alacağı taleplerinin reddine...""Davanın kısmen kabulü ile; 114.063,12- TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, Taraflar arasında yapılan Kartal 12. Noterliğinin 17/11/2016 tarih ve 33933 yevmiye no'lu gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile davalı banka arasında yapılan 17/11/2016 tarihli konut kredisi sözleşmesinin iptaline, Davacının gecikme cezası ve kira alacağı taleplerinin reddine..." karar verilmiş olup, karar süresinde davacı ve davalı T3 vekilince istinaf edilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu