WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Kanunnın 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı dışında bırakılmıştır. Mahkemece, çekişmeli taşınmazın fen bilirkişiler ek-1 ve ek-2 nolu krokilerinde (A), (A1), (B), (C) ve (A) harfiyle işaretli bölümleri üzerinde adına tescil kararı verilen gerçek kişiler yararına zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlendiği gerekçesiyle bu bölümler yönünden davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan inceleme ve araştırma hükme yeterli değildir. Şöyle ki, kadastro tespitine itiraz davalarında tutanak asılının dosya içerisinde bulunması zorunlu olduğu halde, mahkemece çekişmeli 107 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tutanak aslı dosyaya getirtilmemiştir....

    Genel arazi kadastrosu 1982 yılında kesinleşmiş, çekişmeli taşınmaz orman olarak tesbit harici bırakılmıştır. Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. Şöyle ki; mahkemece taşınmazların Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle Hazine adına tesciline karar verilmişse de, hangi nitelikle tescil edildiği hüküm yerinde gösterilmediği gibi, niteliğinin belirlenmesi yönünden yapılan araştırma ve inceleme de hükme yeterli değildir. Şöyle ki; uzman bilirkişi, raporunda; taşınmazın 1943 tarihli hava fotoğrafı ve 1959 tarihli memleket haritasında orman olduğunu, “bu nedenle, 1948 orman kadastrosunda orman sınırı dışında bırakıldığını” bildirerek bir anlam kargaşası ve çelişki meydana getirdiği gibi, eski tarihli memleket haritası ve orman kadastro haritası da rapora eklenmemiştir....

      Şöyleki; hükme esas alınan orman bilirkişi kurulu raporunda çekişmeli taşınmazın 1960 tarihli memleket haritasında (A) bölümünün orman sayılmayan; (B) bölümünün orman sayılan yerlerden olduğu bildirilmişse de, dairece yapılan inceleme sırasında (B) bölümünün doğusunda bir kısım yerin fındık rumuzlu alanda kaldığının tesbit edilmesi üzerine dairenin 14.03.2012 tarihli geri çevirme kararı ile bu durumu açıklayan ek rapor hazırlanması istenmiştir. Bunun üzerine mahkemece hazırlattırılıp gönderilen ek raporun incelenmesinde, çekişmeli taşınmazın (B) işaretli 3121 m2 bölümünün orman sayılan; (A) ve (C) işaretli toplam 3262 m2 bölümünün ise orman sayılmayan - meyvelik rumuzlu yerlerden olduğu bildirilmiştir. Bu durumda mahkemece hükme esas alınan raporla 11.05.2012 tarihli ek rapor arasında çelişki oluşmuştur....

        Hükme esas alınan uzman orman bilirkişi raporunda, çekişmeli taşınmazların yörede yapılan 1976 yılındaki orman kadastro çalışmasında tahdit sınırları içinde kaldığını, daha sonra yapılan 3402 Sayılı Yasa gereğince yapılan 4.madde çalışmasında ise, çekişmeli 427 parselin 2/B madde uygulamasına konu olduğunu ve çekişmeli taşınmazlardan 116 ada 15, 110 ada 74 parsel ile bu parseller arasında kalan 345.74 m2 yüzölçümündeki yolun orman sayılan yerlerden olduğunu açıklayarak taşınmazların tahdit hattına göre konumunu işaretleyen kroki sunmuştur. Mahkemece, çekişmeli 116 ada 15 ve 110 ada 74 parsellerin ve bu parseller arasında bulunan 345.74 m2 yüzölçümündeki yolun orman olarak Hazine adına tesciline karar verilmiştir. Hüküm, çekişmeli 110 ada 427 parsele yönelik olarak Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir....

          Bu nedenle, mahkemece öncelikle 1980 yıllara ait hava fotoğrafı ve memleket haritası bulundukları yerlerden getirtilerek önceki bilirkişiler dışında bu konuda uzman serbest orman mühendisleri arasından seçilecek iki orman mühendisi, bir ziraat mühendisi ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmazın 31.12.1981 yılından önce bilim ve fen bakımından tam olarak orman niteliğini yitirip yitirmediği yukarıda yazılı koşullar dikkate alınarak belirlenmeli, oluşacak sonuca göre hüküm kurulmalıdır.” denilmiştir. Mahkemece, bozmaya uyulduktan sonra davanın reddine karar verilmiş, hüküm Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulamasına itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1946 yılında 3116 sayılı Kanuna göre 1976 yılında 1744 sayılı Kanuna göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ile 03.03.2004 tarihinde ilân edilen kesinleşmeyen aplikasyon ve 2/B çalışması bulunmaktadır....

            O halde; çekişmeli taşınmazın orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru değilse de, davanın taraflarının Orman Yönetimi ve Hazine olması, yine 4999 Sayılı Yasa ile değiştirilen 6831 Sayılı Yasanın 11/5 maddesi, 2/B madde uygulamaları sonucu orman rejimi dışına çıkarılan, ancak fiilen orman olduğu Orman Genel Müdürlüğünce tespit edilen yerler, talep üzerine Maliye Bakanlığınca Orman Genel Müdürlüğüne tahsis edilir....

              Asliye Hukuk Mahkemesinin 22.11.1972 gün ve 1969/369 - 778 sayılı kararının davacı Orman Yönetimi ile davalı Yazırlı Köyü Tüzel kişiliği arasında görülen dava sonucu verilmiş olması nedeniyle eldeki dosyanın tarafları arasında kesin hüküm niteliğinin bulunmadığı ve çekişmeli taşınmazın 6831 sayılı Kanunun 17/2. maddesi hükmüne göre orman içi açıklığı niteliğinde olduğu, 15.07.2007 günlü Resmî Gazetede yayımlanan Orman Kadastrosunun Uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 26/a maddesi gereğince orman olarak sınırlandırılmasının zorunlu bulunduğu, HGK'nın 10.12.1997 gün 1997/20-830-1034, 17.12.1997 gün 1997/20-808-1039, 22.10.2003 gün 2003/20-665-614 ve 11.10.2004 gün 2004/7-531-581 sayılı kararlarında da açıklandığı gibi bu tür yerler kesinleşen orman kadastro sınırları dışında bulunsa bile devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle zilyetlikle kazanılamayacağından özel mülk olarak kişiler adına tescil edilemeyeceğine göre, (HGK 30.02.2001 gün 2001/1-464-470 ve 19.02.2003...

                , makilik ve fundalık (makinin bir alt türü olan çalılık) yerlerin eğiminin %12'den fazla olması durumunda orman ve toprak muhafaza karakteri taşıması nedeniyle orman sayılan yerlerden olduğu ve bu tip yerlerin 6831 Sayılı Kanun'un 1/j maddesi kapsamında, eğimi %12 den fazla olan çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olması nedeniyle, olağanüstü kazandırıcı zamanaşımı ile kazanılamayacağı, ancak mahkemece çekişmeli taşınmazın öncesinin orman, tarım alanı, makilik-fundalık- çalılık, boş alan, vs. olup olmadığının tam olarak belirlenmediği, raporlarda, çekişmeli taşınmazın hava fotoğraflarındaki bitki örtüsünün ne olarak göründüğünün, dayanak hava fotoğraflarından üretilen memleket haritalarında boyama hatası bulunup bulunmadığı da değerlendirilerek somut ve denetime elverişli bir şekilde açıklanmadığı anlaşılmaktadır....

                Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/544 esasına kayıtlı dava dosyasında, davacı ... tarafından davalı sıfatıyla Köy Tüzel Kişiliği, Hazine ve Orman Yönetimi aleyhine, sınırlarını dilekçesinde bildirdiği, ... Köyü, Bördübet Mevkiinde bulunan 3.000,00 m2 yüzölçümündeki taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle adına tescili istemiyle açtığı dava, çekişmeli yer için tutanak düzenlendiği gerekçesiyle görevsizlikle Kadastro Mahkemesine gönderilmiştir. Mahkemece davanın REDDİNE, çekişmeli parselin tesbitteki niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1967 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır....

                  Ayrıca, hükme dayanak alınan fen bilirkişi raporuna ekli krokide çekişmeli taşınmazın doğusunda 449 sayılı parsel; batısında dere, kuzeyinde 450, 451 ve 448 sayılı parseler; güneyinde 442 ve 443 sayılı parsellere komşu olarak gösterilmiş, kadastro müdürlüğünden getirtilen kadastro paftasında ise çekişmeli taşınamzın doğsunda yol, batısında 447 ve 448 sayılı parsel, kuzeyinde 448, 450 ve 361 sayılı parseller, güneyinde 447 sayılı parsele ve yola komşu olduğu görülmektedir. Çekişmeli taşınmazın kadastro paftasındaki konumu ile fen bilirkişi raporundaki konumu çelişkili olup, bu çelişki, fen bilirkişisine açıklatılmadığı gibi çekişmeli taşınmazın 1975 yılında yapılan tapulamada neden tescil harici bırakıldaığı kesin olarak belirlenmiştir. Yine, hükme dayanak alınan orman bilirkişi raporu ekindeki memleket haritası, orman tahdit haritası aplikesinde ise sadece çekişmeli taşınmazın gösterilmiş olması nedeniyle denetlenememektedir....

                    UYAP Entegrasyonu