Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava; taşınmazın aile konutu olduğunun tespiti ile aile konutu olduğu ileri sürülen taşınmazın tapu kaydı üzerine aile konutu şerhi konulması davasıdır. Davacı vekili süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. Mahkememizce; re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan (HMK md. 355) inceleme sonucunda; İlk derece mahkemesince; davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, usulü işlemlerin Hukuk Muhakemeleri Kanununa uygun olarak yerine getirildiği belirlenmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 194/1. maddesine göre, “Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz." denilmektedir. Davacı, davaya konu Kayseri İli, Kocasinan İlçesi, Kötügöller Mahallesi, 1078 Ada, 49 Parselde kayıtlı bulunan Sancaktepe Mah. Doğu Sk....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Taşınmazın Aile Konutu Olduğunun Tespiti Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalılardan ... tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, tarafların ortak murisi olan eşi ...'nin 01.09.1992 tarihinde vefat ettiğini, eşinin vefatından önce birlikte oturdukları dava konusu .... ilçesi Köprübaşı Mevkii 2691 parselde kayıtlı 1 nolu dairenin aile konutu olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Miras bırakan Musa'nın 01.09.1992 tarihinde ölümü ile evlilik birliğinin bu tarihte sona erdiği, miras bırakanın ölüm tarihinde 4721 sayılı yasanın 194. maddesinin yürürlükte olmadığı nazara alınarak aile konutuna yönelik isteminin reddi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutunun Özgülenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, eşinin vefat ettiğini, eşi vefat edene kadar dava konusu taşınmazda oturduklarını, taşınmazın aile konutu olduğunu, aile konutu niteliğindeki taşınmazın kendisine özgülenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, taşınmazın miras hissesine mahsuben davacı adına TMK’nun 652/1. maddesi uyarınca aile konutu olarak özgülenmesine karar verilmiş, hüküm davalılardan ..., tarafından temyiz edilmiştir....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 03/03/2023 NUMARASI : 2022/898 ESAS-2023/170 KARAR DAVA KONUSU : Aile Konutunun Tespiti KARAR : Yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının eşi ile birlikte Güzeloba Mah, 2191 Sk, No:25, B blok, 7 numaralı daireyi aile konutu olarak kiraladıklarını, diğer kiracı eşine tahliye taahhütnamesi imzalatıldığını açıklayarak kiralanan taşınmazın aile konutunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının malik olmadığını, davada hukuki yararının olmadığını açıklayarak davanın reddini savunmuştur. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ; "...Davacının aile konutu olduğunun tespitini talep ettiği taşınmaz malikinin davalı olduğu anlaşılmaktadır. Taşınmazın aile konutu olduğunun tespiti talebi TMK'nın 194. maddesine dayanmaktadır....

      ın, dava konusu aile konutu üzerinde diğer davalı lehine satış işlemi tesis ettiği, yapılan yargılama ve toplanan delillerle bu işlem şırasında davacı eşin açık rızasının alındığının ispatlanamadığı, taşınmazın tarafların aile konutu olduğunun beyanlar ve bilirkişi raporu ile tespit edildiği, eşin “açık rızası” alınmadan yapılan işlemin geçerli olduğunun kabul edilemeyeceği, dava konusu taşınmazın, satış tarihi itibari ile davacı ile davalı ...'ın aile konutu olduğundan, mahkemenin tapu iptal ve tescil davasının kabul kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, buna karşın davalılardan, davacının eşi ...'ın, yargılama devam ederken 22.11.2018 tarihinde öldüğüne göre aile konutu şerhi konulmasının doğru olmadığı gerekçesi ile davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, davacının aile konutu şerhi konulması talebinin reddine, sair istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....

        Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutu Vasfının Tespiti-Kira Sözleşmesine Taraf Olunduğunun Tespiti Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilen aile konutu vasfının tespiti talebi ile aleyhine hükmedilen vekâlet ücretleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadın dava dilekçesi ile, dava konusu taşınmazın aile konutu olduğunun ve taraflarınca ... 25. Noterliğinden 03/07/2015 tarihinde çekilen ihtarname ile kira sözleşmesine taraf olunduğunun tespitini talep etmiş, tek maktu harç yatırmıştır....

          Aile konutu olarak özgülenen taşınmaz malın maliki olmayan eş, tapu kütüğüne konutla ilgili gerekli şerhin verilmesini isteyebilir. Aile konutu eşlerden biri tarafından kira ile sağlanmışsa, sözleşmenin tarafı olmayan eş, kiralayana yapacağı bildirimle sözleşmenin tarafı haline gelir ve bildirimde bulunan eş diğeri ile müteselsilen sorumlu olur. Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür (4721 sayılı TMK.md.6). Dosya incelendiğinde; davacı kadın Diyarbakır ili, Yenişehir ilçesi, Aziziye mahallesi, 308 ada 1 parsel, kat 2, 4 nolu bağımsız bölümde davalı Kazım Akın adına kayıtlı taşınmazın aile konutu olduğunu ve rızası dışında ipotek tesis edildiğini ileri sürerek ipoteğin kaldırılması için iş bu davayı açmıştır. Davacı, davaya konu taşınmazın aile konutu niteliğinde olduğunu iddia ettiğine göre, bunu ispatla da mükelleftir....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından" ... 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun "Aile konutu" başlıklı 194/1 maddesinde; "Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz" hükmü yer almakta; Aynı Kanunun 194/3 maddesinde ise; "Aile konutu olarak özgülenen taşınmaz malın maliki olmayan eş, tapu kütüğüne konutla ilgili gerekli şerhin verilmesini isteyebilir" denilmektedir. Bu hükümler göstermektedir ki, aile konutu özel bir konuma ve öneme sahip kılınmış ve üzerindeki tasarruf yetkisi yasa ile sınırlandırılmıştır. Takibe ve tahliyeye konu taşınmazın aile konutu olduğunun belirlenmesi halinde bu yasal gereklerin yerine getirilip getirilmediğinin araştırılması gerekecektir. Somut olayda, takip borçlusu Mustafa Kutlay ile şikayetçi 3. Kişi arasında İstanbul 15....

          Davalılardan T3 vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın aile konutu vasfında olmadığını, davacının dava tarihi itibari ile dava konusu taşınmazda yaşamadığını, dava konusu taşınmazın dava açılmadan önce de keşif günündeki gibi bir durumda olduğunun ispat edilmesi gerektiğini, taşınmazın aile konutu olduğu düşünülse bile tapuda aile konutu şerhi bulunmaması nedeniyle davalının iyi niyetli olduğunu ve iyi niyetinin korunması gerektiğini belirterek verilen kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutu Üzerindeki İpoteğin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından "ipoteğin kaldırılması" talebi hakkında verilen hüküm yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava konusu taşınmazın "aile konutu" olarak kullanıldığı tartışmasızdır. Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz (TMK m. 194/1)....

            UYAP Entegrasyonu