"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Taşınmazın Aile Konutu Olduğunun Tespiti Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalılardan ... tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, Kadıköy'de bulunan taşınmazın ölen eşiyle birlikte oturdukları konut olduğunu, bu konutla ilgili olarak davalılardan ... tarafından "ortaklığın giderilmesi ve ecrimisil" davası açıldığını, kendisinin de, aynı taşınmazla ilgili "miras hakkına mahsuben taşınmazın mülkiyetinin kendisine özgülenmesi" için dava açtığını, taşınmazın "aile konutu" olduğunu ileri sürerek, konutun aile konutu olduğunun tespitine karar verilmesini istemiş; mahkemece; davanın kabulü ile konutun aile konutu olduğunun tespitine karar verilmiş, kararı davalılardan ... temyiz etmiştir. Dava tespit isteğine ilişkindir (HMK. m. 106/1)....
Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2019/1113 E sayılı dosyası ile dava açıldığını, taşınmazın aile konutu olduğunun tespitinin gerektiğini beyanla, Ankara ili Yenimahalle ilçesi Uğur Mumcu Mahallesi 14890 Ada 5 Parsel 5 no'lu bağımsız bölümün, davacı ve miras bırakan tarafından aile konutu olarak kullanıldığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı T6 vekili, cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın aile konutu olarak kullanılmadığını, davacı ve müteveffanın Ankara İli Çubuk İlçesi Demirci Köyü'nde mukim hobi bahçeli taşınmazı aile konutu olarak kullandıklarını, davacının mal kaçırma gayesi ile hareket ettiğini, murisin tüm birikiminin diğer davalı adına yatırım yapılarak veya davacı uhdesine alınarak kullanıldığını, davacının davasının sebebinin taşınmazın kentsel dönüşüme girecek ve değerlenecek olması olduğunu beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ; "...davacının iddialarının ileri sürülüş biçiminden anlaşıldığı üzere eldeki davanın davacının eşinin ölümü sonrasında aile konutunun TMK'nın 652.maddesi uyarınca kendisine özgülenmesi amacıyla dava konusu taşınmazın aile konutu olduğunun TMK'nın 194.maddesi uyarınca tespiti davası olduğu; mahkememizce yapılan yargılama neticesinde taraflarca dayanılan ve mahkememizce toplanıp değerlendirilen delillerden anlaşıldığı üzere dava konusu taşınmazın 1.katında yer alan dairenin davacı ve ölen eşi tarafından onun sağlığında aile konutu olarak kullanıldığı, ancak dava konusu taşınmazın davacının davalılara olan ecrimisil alacağı nedeniyle cebri icra vasıtasıyla satılması ve cebri icra yoluyla satışa ilişkin ihalenin kesinleşmesi üzerine 10/11/2021 tarihinde davalılar adına tapuya tescilinin yapıldığı ve böylece davanın konusunun kalmadığı ve bu nedenle davadaki talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerektiği değerlendirilmiştir..."...
Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutu Olduğunun Tespiti Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava,aile konutu olduğunun tespiti davasıdır. Davacı, taşınmazın eşiyle birlikte oturdukları konut olduğuna ilişkin tespit kararı verilmesini istemiş, davada husumeti ölen eşinin diğer mirasçılarına yöneltmiştir.Davacının açmış olduğu özgüleme davası ve kanuni diğer düzenlemeler ışığında böyle bir tespit kararı istemekte hukuki yararının bulunduğunda duraksama yoktur. Açıklanan sebeple deliller toplanılıp değerlendirilerek ulaşılacak sonuç uyarınca tespit isteği hakkında bir hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dosyanın bütün halinde tetkikinden; davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin eşi Memiş Şimşek'in 08/04/2016 tarihinde vefat ettiğini, mirasçılarının ½ payla müvekkilinin, ¼ payla babası T4 ve annesi T5 olduğunu, miras malı olarak müvekkili ile vefat eden eşinin aile konutu mahiyetindeki Mersin İli, Mezitli İlçesi, Bozön Mahallesi, 101 Ada, 9 Parsel'de kayıtlı taşınmazın kaldığını, müvekkilinin edinilmiş mal rejiminin vefat sebebiyle tasfiyesinden doğan katılma alacağının mevcut olduğunu, TMK'nun 240/1- 3. maddelerinden doğan haklarını kullanabilmek adına öncelikle konutun aile konutu olduğunun tespitine karar verilmesini talep ettiklerini, taşınmazın tapu kaydında arsa gözükmekte ise de müvekkili ile vefat eden eşinin sağlığında aile konutu olarak kullandıkları mesken bulunduğunu, taşınmazın tapu kaydında arsa olarak kayıtlı olmasının aile konutu olduğunun tespiti talebine engel olmadığını, müvekkilinin evlilik birliğinin başlangıcından eşinin vefatına dek...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Aile Konutu Olduğunun Tespiti Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara, bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olmasına, delillerin takdirinde bir yanlışlık bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece dava konusu 8 nolu bağımsız bölümün mirasbırakanın ölümüne kadar davacı eşi ile beraber oturduğu aile konutu olduğunun tespiti ile yetinilmesi gerekirken, Türk Medeni Kanununun 194/3.maddesi uyarınca aile konutu olarak özgülenmiş taşınmazın tapu kütüğüne, konutla ilgili şerh konulmasının ancak evlilik birliğinin devamı süresince mümkün olacağı gözetilmeden tapu kütüğüne şerh verilmesine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı ise de, bu yön tek başına yargılama yapılmasını...
Aile Mahkemesi TARİHİ : 17/09/2014 NUMARASI : 2013/353-2014/598 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, aile konutu üzerindeki ipoteğin kaldırılması ve taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulması istemlerine ilişkindir. Davacı malik olmayan eş, aile konutu niteliğinde bulunan taşınmazın, malik olan davalı eş tarafından “açık rızası bulunmadan" davalı banka lehine ipotek ettirildiğini ileri sürerek, aile konutu üzerine konulan ipoteğin kaldırılmasını ve taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasını talep ve dava etmiştir. Davalı banka, dava konusu taşınmazın tapu kaydında aile konutu olduğuna dair bir şerhin bulunmadığını, bankanın iyiniyetli olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur....
a devrettiğini, devirlerin muvazaalı olduğunu, müvekkilinin rızasının alınmadığını, davalı kooperatifin, buranın aile konutu olduğunu ve taraflar arasında boşanma davası olduğunu bildiğini, devri onaylamaması ve üyelik işlemlerini iptal etmesi gerektiğini belirterek taşınmaz üzerine aile konutu şerhi konulmasına, kooperatif devir işlemlerinin iptal edilerek ... adına üyeliğin tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. 2.Davacı vekili 20.04.2022 tarihli ıslah dilekçesi ile taşınmazın aile konutu olduğunun tespitini, taşınmazın 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 194 üncü maddesine göre devrinin geçersiz olduğunun, davacının taşınmazı aile konutu olarak 194, 240 ve 652 nci maddelerine uygun olarak kullanıldığının tespitini istemiştir. II....
TMK'nun 194/1 maddesine göre '' eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz. Bu madde hükmü ile "aile konutu şerhi konulmuş olmasa da'' eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma, aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten varolduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır.Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma '' emredici '' niteliktedir.Dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşması ile de ortadan kaldırılamaz ve açık rıza ancak '' belirli olan '' bir işlem için verilebilir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, taşınmazın aile konutu olduğunun tespiti ve devrin geçersiz olduğunun tespiti istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne dair verilen kararın doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Kanun'un 114 üncü maddesinin birinci (d) , (h) bendi, 115 inci maddesinin ikinci fıkrası, 190 ıncı, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun’un 6 ncı, 194 üncü, 240 ıncı ve 652 nci maddeleri. 3....