Davalı verdiği cevap dilekçesi ile zamanaşımı savunmasında bulunmuştur.Taraflar arasındaki abonelik sözleşmesinden kaynaklanan su tüketim bedeli alacağı BK.125.maddesi uyarınca 10 yıllık zamanaşımına tabi olması nedeniyle,22.8.2003 dava tarihinden itibaren 10 yıl geriye gidildiğinde 22.8.1993 tarihinden evvelki dönemlere ilişkin kullanım bedeli alacağı zamanaşımına uğradığının kabulü gerekir.Buna göre 1993/1-1993/8 dönemleri arası su tüketim bedelinden kaynaklanan davacı alacağının zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde tahsiline karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. 3-Taraflar arasında imzalanan 25.11.1986 tarihli sözleşme içeriğinin incelenmesinde,kullanım bedellerini gösterir faturaların son ödeme tarihinde ödenmemesi halinde 6183 sayılı yasada gösterilen oranlarda gecikme cezası alınacağına dair bir kararlaştırma bulunmamaktadır.Taraflar arasında gecikme cezasının 6183 sayılı yasadaki oranlar esas alınarak ödendiğine ilişkin...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2020/508 Esas KARAR NO : 2021/355 DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 27/10/2020 KARAR TARİHİ : 07/06/2021 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı aleyhine ... Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini, itirazın kötü niyetli olduğunu, takibe dayanak olarak ticari tüketim ödüncü sözleşmesi, hisse devir ve satış protokolünün dayanak gösterildiğini, takip borçlusunun belgelere yönelik bir itiraz ileri sürmediğine göre belgelerinin içeriğinin kesinleştiğini, yanlar arasındaki borç doğurucu işlem sürecinin dava dışı ...'ın 20/12/2017 tarihli hisse satış ve devir protokolü ile davalı şirketteki hisselerini 500.000,00 TL bedelle dava dışı ...'...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2021/33 Esas KARAR NO: 2022/794 Karar DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ: 18/01/2021 KARAR TARİHİ:01/12/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı/borçlu-----------aleyhine, kaçak elektrik kullanım bedelinin tahsili için -------dosyası ile icra takibi başlatıldığını, borçlunun ise işbu icra takibi açısından borca ve tüm verilerine kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, Müvekkil şirket yetkililerince 02.08.2019 tarihinde tutanak adresinde yapılan kontrollerde kaçak elektrik kullanımı belirlenlendiğini,------- numaralı kaçak elektrik tüketim tespit tutanağı ile kayıt altına alındığını, dava dilekçesinin ekinde sunulmuş tutanakta “Perakende sözleşmesiz elektrik tüketiminden dolayı düzenlenmiştir” olarak kullanım şeklinin açıklandığını,------------- açıklandığı üzere davalı...
Bir başka deyişle yasa kapsamına, dar kapsamlı mal ve hizmet ilişkileri olağan tüketim işleri alınmıştır. Aksi bir yorumun kabulü, üst düzey teknoloji ile gerçekleştirilen eser sözleşmesi ilişkilerinin dahi 4077 sayılı yasa kapsamında kalmasını ve bunlardan kaynaklanan uyuşmazlıklara da tüketici mahkemelerinde bakılmasını gerektirir ki, bunun yasanın amacına aykırı olduğu açıktır. Buna göre istisna sözleşmesinden doğan ilişkileri de 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun hükümlerinin uygulanması hukuken olanaklı değildir. Nitekim Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 26.02.2003 gün ve 2003/15-127 E., 2003/102 K. sayılı kararında bu husus belirtilmiştir. Dava 24.01.2014 tarihinde açılmış olup, 28.11.2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanıp 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Kanun'dan önce yürürlükte bulunan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun uyarınca eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda tüketici mahkemesi görevli değildir....
Dosyaya ibraz edilen 07.04.2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davalı kurumun davacının 28.11.2014 – 26.11.2015 tarihler arasında sayacının yanlış bağlantı nedeniyle eksik tüketim kayıt ettiğini iddia ediyor ise, davacının sayacının 1 yıllık geçmiş dönemindeki tüketim ortalamasını baz alınması gerektiği, huzurdaki davada davalı kurumun davacının Kasım – Ocak (2 aylık) ortalama tüketimini baz aldığını, mevsimsel şartlara göre davacı tüketimi değişiklik gösterebileceğini, 1 yıllık ortalama tüketimin baz alınması gerektiğini, bu kapsamda, yapılan tüketim kıyaslamaları dahilinde davacının sayacının yanlış bağlantı nedeniyle 28.11.2014 – 26.11.2015 tarihler arasında eksik tüketim kayıt ettiğinin bilirkişi heyetince de kabul edildiğini, eksik tüketim hesabının ise davacının aynı dönem (geçmiş 1 yıllık –çizelge 1-C) ortalama tüketim değerinin dikkate alınarak 29.813,01 kwh tüketime tekabül eden 10.370,05 TL. olarak hesap edildiği " bildirilmiştir....
nun 386. vd. maddelerinde düzenlenen tüketim ödüncü sözleşmesi niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır. 6098 sayılı TBK.'nun 386. vd. maddesinde tüketim ödüncü; "ödünç verenin, bir miktar parayı ya da tüketilebilen bir şeyi ödünç alana devretmeyi, ödünç alanın da aynı nitelik ve miktarda şeyi geri vermeyi üstlendiği sözleşmedir" şeklinde tanımlanmıştır. Davacının, dava ettiği parayı "borç olarak ödenen" açıklaması ile davacıya ödünç olarak verdiğini iddia ettiği, anlaşılmaktadır. Uyuşmazlığın esasına girilmesinden önce, ödünç verilen bir paranın geri verme zamanının belirlenmesi gerekir. 6098 sayılı TBK.'nun 392. maddesinde ödüncün geri verilme zamanı; "ödüncün geri verilmesi konusunda belirli bir gün ya da bildirim süresi veya borcun geri istendiği anda muaccel olacağı kararlaştırılmamışsa ödünç alan, ilk istemden başlayarak altı hafta geçmedikçe ödüncü geri vermekle yükümlü değildir" şeklinde belirlenmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Tekmil dosya mündericatı birlikte değerlendirildiğinde; "...Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillerin bir arada değerlendirilmesi sonucunda; Dava; TBK'nun 386 ve devamı maddeleri gereğince tüketim ödüncü sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili hususunda başlatılan icra takibine yapılan itirazın İİK'nun 67....
İstinaf Sebepleri Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; icra takibine yapılan itirazın yetkisiz vekil tarafından gerçekleştirilmesi sebebiyle hükümsüz olduğu yönündeki itirazlarının değerlendirilmediğini, karara dayanak gösterilen 6098 sayılı Kanun'un 392 nci maddesinde düzenlenen tüketim ödüncü sözleşmesinin Borçlar Hukuku kapsamında aralarında hukuki ve organik bağ olmayan kişiler arasındaki tüketim eşyalarının ödüncünü düzenlediğini, davacının, davalı şirketin %50 ortağı ve müşterek imza yetkilisi müdürü olduğundan şirket ile arasında hukuki bir bağ olduğunu, şirket ortağının, Ticaret Hukuku ve yerleşik ticari teamüller kapsamında şirkete finans sağladığını, bu nedenle de ortaklar cari hesabına alacak kaydı yapıldığını, 6098 sayılı Kanun'un 392 nci maddesinde borcun geri istendiği anda muaccel olacağı kararlaştırılmamış ise ödeyecek olan borçluya altı haftalık bir süre tanındığını, şirkete borç veren ortakların bugüne kadar gerçekleşmiş iradelerinin şirket hesabında mevcut...
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 12/01/2017 KARAR TARİHİ : 18/02/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 17/03/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili, davalı aleyhine elektrik enerjisi tüketim borcu nedeniyle icra takibi yapıldığını takibin davalının itirazı ile durduğunu ileri sürerek bedelin ödenmesi için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ve inkar tazminatını karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı adına dava dilekçesi tebliği edilmiş olup, davaya yanıt vermemiştir....
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 12/01/2017 KARAR TARİHİ : 18/02/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 17/03/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili, davalı aleyhine elektrik enerjisi tüketim borcu nedeniyle icra takibi yapıldığını takibin davalının itirazı ile durduğunu ileri sürerek bedelin ödenmesi için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ve inkar tazminatını karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı adına dava dilekçesi tebliği edilmiş olup, davaya yanıt vermemiştir....