Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasında yapılan sözleşme ön ödemeli konut satışına ilişkindir ve 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 40 vd.maddelerinde düzenlenmiştir. Yapı ruhsatı alınmadan, tapu siciline tescil edilmeyen, noterde düzenleme şeklinde yapılmayan sözleşme geçersizdir. 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 45.maddesi; "Ön ödemeli konut satışında, devir veya teslim tarihine kadar tüketicinin herhangi bir gerekçe göstermeden sözleşmeden dönme hakkı vardır." şeklindedir. Davacının ön ödemeli konut satışından dönmesi sebebiyle, ödediği bedelin iadesine yönelik açmış olduğu davanın kabulünde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ve menfi tespit istemine ilişkin davada ... Tüketici ile 7. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 27.07.2004 günlü dilekçesinde yüklenici ... tarafından davalı ...'e satılan konutun noter satış vaadi sözleşmesi ile satın alındığını belirtip, sözleşmenin gereğinin yerine getirilmediğinden sözleşmenin feshini, borcu olmadığının tespitini talep etmiştir. Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı olarak yüklenici tarafından yapılıp önce davalı ...'...

    DAVA KONUSU : Tüketicinin Açtığı Menfi Tespit KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu 4542 parsel sayılı taşınmazı dava dışı 3. kişiye satış suretiyle devrettiğini, davalının tasarrufun iptali isteğiyle açtığı davanın ... . Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/380 Esas, 2007/38 Karar sayılı kararıyla kabulle sonuçlanıp kararın kesinleştiğini, davalının yaptığı icra takibi neticesinde taşınmazın borcuna mahsuben davalıya ihale edildiğini, ihalenin feshi için açtığı davanın ... İcra Mahkemesinin 2009/674 Esas, 2009/668 Karar sayılı kararıyla reddedilerek şekli olarak ihalenin kesinleştiğini, ... . İcra Müdürlüğünün 2008/1718 Esas sayılı dosyasıyla satışa çıkarılan taşınmaza ilişkin işlemlerde hukuka aykırılıklar yapıldığını, davalı adına oluşan kaydın yolsuz tescil niteliğinde olduğunu ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir....

      Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava, takibe konu bono nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin menfi tespit davasıdır. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 3/1-k maddesinde "tüketici", ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi olarak, 3/1-l maddesinde ise “tüketici işlemi”, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem olarak ifade edilmiştir....

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1245 KARAR NO : 2023/815 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İZMİR 4.TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : Tüketicinin Açtığı Menfi Tespit KARAR : İzmir 4.Tüketici Mahkemesi'nin 30/06/2021 Tarih ve 2021/93 Esas, 2021/428 K. sayılı kararının, istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, dairemize gönderilen dosya incelendi, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmasız olarak yapılması uygun görülmekle, gereği konuşulup düşünüldü....

        satışını yapmıştır.4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde "Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar" hükmüne yer verilmiştir....

          Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı ile aralarında internet dersanesi satış sözleşmesi düzenlendiğini, davalının edimlerini yerine getirmediğini ileri sürerek sözleşmenin iptalini istemiştir. Davalı, husumet yöneltilen canlı eğitim yayıncılığın tüzel kişiliği bulunmadığını savunarak davanın husumet yokluğu nedeni ile reddini dilemiştir. Mahkemece, canlı eğitim yayıncılığın hükmi şahsiyeti bulunmadığından davanın husumet nedeni ile reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafça temyiz edilmiştir. Davacı, davalı ile yapılan satış sözleşmesi gereğince kendisine teslim edilmesi gereken şifrenin teslim edilmediğinden bahisle sözleşmenin feshi istemi ile eldeki davayı açmıştır. Davaya konu sözleşmede satıcının Unvanı Canlı Eğitim ......

            Davacı taraf ise tacir değildir ve dava dilekçesi ekinde sunduğu devre mülk sözleşmesi nedeni ile teminat olarak verildiğini ileri sürürek iş bu menfi tespit davasını açtığı anlaşılmakla , bu hali ile dava konusu bononun 6502 Sayılı TKHK’nun md 4/5.bendindeki tüketicinin yapmış olduğu işlemler nedeniyle alınan kıymetli evrak niteliğinde olacağı ve bu durumda da davalı hamile karşı da ileri sürülebileceğinden davaya bakma görevi aynı Yasanın 73.maddesi uyarınca tüketici mahkemelerine ait olduğundan mahkememiz görevsizdir. Mahkememiz görevsiz olduğundan bu nedenle davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

              KARAR Davacı, davalıdan 18.7.2005 tarihinde satın aldığı mobilyaların ayıplı ve hasarlı olduğunu, davalının mobilyalardaki ayıpları gideremediğini ... sürerek sözleşmenin feshi ile ödediği bedelin iadesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece,davaya konu mobilyaların ayıplı olduğunun kabulü ile 4077 sayılı kanunun 4.maddesi uyarınca tüketicinin seçimlik hakları arasında sözleşmeden dönme ,malın ayıpsız misli ile değişimi veya ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme hakları düzenlendiğini ,satıcının tüketicinin tercih ettiği talepleri yerine getirmekle yükümlü ise de tüketicinin sözleşmeyi sona erdirmesi durumun gereği olarak haklı gözükmezse bedel den indirim ile yetinileceği ,mobilyadaki ayıpların niteliği davacı tüketicinin sözleşmeyi sona erdirmesini haklı kılmadığından davanın bedel indirimi olarak kabulü ile 350,00 ytl nin faizi ile davalıdan tahsiline,fazla talebin reddine karar verilmiş hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu