Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye HukukMahkemesi Tarih : 28.12.2009 Nosu : 258-537 Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Dava, davalı kurum alacağının sıra cetvelinde gösterildiği miktarda olmadığı iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davasıdır. Mahkemece davalı kurum alacağının 45.321.-TL.olmayıp, 11.372.04.-TL.olduğu tespit edilerek sıra cetvelinde adı geçene ayrılan payın 1.022.42.-TL.olarak düzeltilmesine karar verilmiş, hüküm davalı kurum vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    Diğer davalılar aleyhine açılan dava hakkında verilen karara gerince; Bölge Adliye Mahkemesi; davacı alacağının davalıdan sonraki bir belgeye dayandığı daha önce doğan bir alacak daha sonra doğan alacak için muvazaa oluşturmaz karinesi gereği davanın reddine karar verilmiştir. Karine; varlığı bilinmeyen bir olgu hakkında sonuç çıkarmamıza yarayan hukuki bir kuraldır. Sıra cetveline itiraz davalarının muvazaa iddiasına dayanması halinde başvurulan karinelerden bir tanesi de Bölge Adliye Mahkemesi tarafından karara gerekçe yapılan bu karinedir. Bu karinenin aksinin isbatı her zaman mümkündür. Davacı borçlu ile aralarında eser sözleşmesi ilişkisi bulunduğunu, bu ilişki nedeniyle takibe konu çeki aldığını iddia etmiş ve bunu gerek ticari kayıtlarıyla ve gerekse yaptığı iş nedeniyle aldığı diğer çeklerle isbat etmiştir....

      İcra İflas Kanunu'nun 140/1. maddesinde, İcra Müdürlüğünce hangi hallerde haciz sıra cetveli düzenleneceği belirtilmiştir. Maddeye göre haciz sıra cetvelinin düzenlenebilmesi için, icra dosyasına girmiş olan, borçluya ait mahcuzun satış tutarının ya da borçluya ait haczedilmiş bir paranın bütün alacaklıların alacağını tamamen ödemeye yetmemesi gerekir. Bu madde uyarınca düzenlenen bir sıra cetvelinde, hacizlere ilişkin takip dosyası (takip tarihi, haciz tarihi, alacak miktarı gibi) bilgilerine, ipotek veya hapis hakları varsa bu hakların tesis edildiği tarihlere ve dayanak bilgilerine yer verilmesi gerekir. Aynı kanunun 142. maddesine göre, cetvel suretinin tebliğinden 7 gün içinde her alacaklı takibin icra edildiği mahal mahkemesinden alakadarlar aleyhine dava etmek suretiyle cetvel mündericatına itiraz edebilir. Buna göre, sıra cetveline itiraz davalarının sıra cetvelinin tebliğinden itibaren yedi günlük süre içerisinde açılması gerekmektedir....

      Aynı kanunun 142. maddesine göre, cetvel suretinin tebliğinden 7 gün içinde her alacaklı takibin icra edildiği mahal mahkemesinden alakadarlar aleyhine dava etmek suretiyle cetvel münderecatına itiraz edebilir. Buna göre, sıra cetveline itiraz davalarının sıra cetvelinin tebliğinden itibaren yedi günlük süre içerisinde açılması gerekmektedir. Davaya konu İscehisar İcra Müdürlüğü'nün 2015/117 Esas sayılı dosyasında oluşturulan 17/12/2018 tarihli sıra cetveli incelenmiş, sıra cetvelinin tüm tarafları tebliğ edildiği ve davanın süresinde açıldığı tespit olunmuştur. Muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davalarında iddia, kural olarak, borçlu ile davalı alacaklının anlaşmalı (muvazaalı) biçimde borç ilişkisi oluşturarak, diğer alacaklılardan mal kaçırma amacı güttükleri noktasındadır. Bunun için muvazaalı muamelenin borçlandırıcı işleme göre yapıldığı tarih önem taşır....

      Sıra cetveline itiraz davalarında korunan hukuki yarar, genellikle üçüncü kişilerden (ve bu arada davacıdan) mal kaçırmak maksadıyla oluşturulan ve gerçek bir hukuki ilişkiye dayanmayan (muvazaalı) alacaklara sıra cetvelinde ayrılan payın, davacıya, alacağı oranında verilmesidir. Somut olayda davacı, itiraz ettiği sıra cetveli kapsamında alacağını tam olarak aldığına göre, itirazda hukuki yararı bulunmamaktadır. Davanın kazanılması halinde, davalıya verilen tutarın cetvelden çıkartılarak iflas masasına aktarılması istemi bakımından ise davacının sıfatı bulunmamaktadır. Bu yöndeki bir istem ya iflas idaresince ya da İcra ve İflâs Kanunu'nun 233. maddesi atfıyla aynı Yasa'nın 245. maddesinde öngörülen usulle yetkilendirilmiş alacaklı tarafından mahkeme önüne getirilebilir. Eldeki davada bu gereklilik de yerine getirilmiş değildir. Yine sıra cetveline itiraz davalarında ispat yükü, kural olarak davalı alacaklıya yüklenmiştir....

        maddesinde tanımlanan sıra cetveli niteliğinde olduğundan söz edilemez. Bu durumda mahkemenin İlçe Emniyet Müdürlüğü'nce yapılan bu sıralamanın İİK'nın 140/1. ../.. S.2. maddesi uyarınca İcra Müdürlüğü'nce düzenlenen sıra cetveli niteliğinde olduğu kabul edilerek aynı Kanun'un 142/1. maddesi uyarınca açılan muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davalarında olduğu gibi ispat yükünün davalı alacaklıda olduğunun kabulü ile uyuşmazlığın bu ilkelere göre çözümlenmesi doğru olmamıştır. 04.06.1958 gün ve 15/6 sayılı İBK'da da belirlendiği gibi, HMK'nın 24/1, 25, 26,30 ve 33. (HUMK'nın 74,75 ve 76.) maddeleri gereğince hakim, tarafların ileri sürdükleri maddi vakıalar ve bunlara bağlı netice-i taleplerle bağlı ve fakat hukuki tavsiflerle bağlı olmayıp, kanunları re'sen uygulamakla ve neticeye vardırmakla yükümlüdür....

          İnceleme konusu Bölge Adliye Mahkemesince verilen karar, asıl ve birleşen dava muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz istemine ilişkin olup, yukarıda sözü edilen Yargıtay Büyük Genel Kurulu ... Bölümü kararına göre, belirgin biçimde Dairemizin inceleme alanı dışında kalmakta ve niteliği bakımından Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin görevi içine girmektedir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden ötürü 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesi gereğince dosyanın görevli Yargıtay 6. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 18/05/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Anılan hükümde yer alan "alakadarlar" ifadesi, kural olarak borçluyu değil, davacı alacaklıdan sıra itibariyle önce olan alacaklıları ifade .... İtiraz davası kural olarak davacıya göre sıra cetvelinde öncelikli olan ya da aynı derecede hacze iştirak eden alacaklılara yöneltilmelidir. Sıra cetvelinde kendisine pay ayrılan ve dava sonucundan etkilenecek olan alacaklılar da yargılamaya dahil edilmeli, onlar hakkında da hüküm kurulmalıdır. Borçlunun pasif husumet ehliyeti bulunmamaktadır. Muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davalarında iddia, kural olarak, borçlu ile davalı alacaklının anlaşmalı ( muvazaalı) biçimde borç ilişkisi oluşturarak, diğer alacaklılardan mal kaçırma amacı güttükleri noktasındadır. Bunun için muvazaalı muamelenin borçlandırıcı işleme göre yapıldığı tarih önem taşır. Muvazaadan söz edilebilmesi için, kural olarak, muvazaalı tasarrufun, diğer alacaklı lehine yapılan borçlandırıcı işlemden sonraki tarihi taşıması gerekir....

              ye yönelik temyiz itirazlarına gelince; Dava, muvazaa nedenine dayalı sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir. Muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davalarında iddia, kural olarak, borçlu ile davalı alacaklının anlaşmalı ( muvazaalı) biçimde borç ilişkisi oluşturarak, diğer alacaklılardan mal kaçırma amacı güttükleri noktasındadır. Bunun için muvazaalı muamelenin borçlandırıcı işleme göre yapıldığı tarih önem taşır. Muvazaadan söz edilebilmesi için, kural olarak, muvazaalı tasarrufun, diğer alacaklı lehine yapılan borçlandırıcı işlemden sonraki tarihi taşıması gerekir. Takip işlemlerinin hızlandırılması, İİK’nın .... maddesi uyarınca sürelerden feragat ve haczin borçlunun beyanı üzerine konulması, tek başına muvazaayı gösteren vakıalar değildir. Muvazaa hukuki nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davalarında ispat yükü, davalı alacaklı üzerinde olup, somut olayda davalı alacaklılar ... ve ...'nun üzerindedir....

                "İçtihat Metni"Mahkemesi :Kahramanmaraş İcra Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince her ne kadar duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de konu itibariyle bu isteğin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - İstem, dava dışı borçlulara ait taşınmazların satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde, şikayetçi Hazine tarafından düzenlenmiş bir aciz fişi bulunmadığından bahisle adı geçenin 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’nun mükerrer 35 nci maddesine uygun biçimde haczi bulunmadığı gerekçesiyle adı geçene yer verilmediği iddiasına dayalı sıra cetveline itirazdır....

                  UYAP Entegrasyonu