Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İnceleme ve Değerlendirme; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 22/09/2022 tarihli 2019/(23)6- 52 E. 2022/1141 K. sayılı ilamında muvazaa iddiası ve ispat yükü ve yöntemi açıklanmıştır. Anılan ilam; "...Sıra cetvelinin tebliğinden itibaren her alacaklı ilgilileri aleyhine genel mahkemede dava açmak suretiyle sıra cetveline itiraz edebilir. Davacı, sıra cetveline alınmış olan alacaklının alacağının esas veya miktarına itiraz eden alacaklıdır. Her alacaklı aynı veya kendisinden önceki dereceye yahut sıraya dâhil alacaklı hakkında itiraz edebilmek imkânına sahiptir. Yararı bulunmayan alacaklının itirazı dinlenmez. Örneğin birinci sıradaki alacaklının kendisinden sonraki sıralara müdahale niteliğindeki itirazları kural olarak dinlenmez (Deynekli, Kısa, s. 143). Muvazaa, tarafların üçüncü kişileri aldatmak amacıyla fakat kendi gerçek iradelerine uymayan ve aralarında hüküm ve sonuç meydana getirmeyen bir görünüş yaratmak hususundaki anlaşmalara denir....

Bu durumda mahkemece, aynı sıra cetveline karşı, açılmış davaların HMK'nın 166/4. maddesi uyarınca birbiriyle bağlantılı olduğunun kabulü ile davaların birleştirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi doğru olmadığından, kararın bozulması gerekmiştir. 2-Bozma nedenine göre, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir. Kabule göre, haciz sıra cetveline itiraz davalarında davanın kabulü halinde kıyasen uygulanması gereken İİK'nın 235/3. maddesi uyarınca davalıya ayrılan payın, yargılama giderleri ve vekalet ücreti de dahil olmak üzere öncelikle davacıya ödenmesine, artan kısım bulunması halinde, davalıya bırakılmasına karar verilmesi gerekir. Sıra cetveline itiraz davaları sonunda verilen hüküm, sadece davanın tarafları bakımından sonuç doğurur ve verilen kabul kararı ile durumun tespiti ile yetinilmeyip, eda hükmü kurulmalıdır....

    "İçtihat Metni" Mahkemesi : Manisa İcra Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin süre yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Sıra cetveline tebliğden itibaren 7 gün içinde itiraz edilebilir (İİK.m.142). Sıra cetveli Mersin Vergi Dairesine 19.9.2005 tarihinde tebliğ edilmiş olup, 27.9.2005 tarihinde itiraz edilmiştir. İcra Mahkemesince süresinde olmayan şikayetin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın ONANMASINA, 9.3.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      İlk derece mahkemesi kararında; ilk sıra cetveli ile ilgili olarak davacının açmış olduğu sıra cetveline itiraz davası sonuçlanıp kesinleşmediğinden, düzenlenen ikinci (04/02/2019 tarihli) sıra cetvelinin sadece bu sebeple iptali gerektiği gerekçesiyle, şikayetin kabulüne ve 04/02/2019 tarihli sıra cetvelinin ve derece kararının iptaline karar verilmiştir....

      -Konusu para alacağı olan derdest davaların sıra cetveline itiraz davasına dönüşeceği kabul edildiğinde ortaya çıkan ilk sorun mahkemenin görevi noktasında olacaktır. Sıra cetveline itiraz davalarında görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemesi iken dava diğer mahkemelerde görülürken davalının iflası halinde söz gelimi sulh hukuk ya da tüketici mahkemesi görevsizlik kararı veremeyecektir. -Ortada derdest bir alacak davası varken borçlu iflas ettiğinde alacaklı masaya başvurmuş ve iflas idaresi alacağı nizalı yazmak yerine reddetmişse bu noktada alacaklı yeni bir sıra cetveline itiraz davası açmak durumunda değildir. Zira iflas idaresi yeni bir hasım olmayıp, iflas masasının yasal temsilcisi olması sıfatıyla davacının karşısında konumlanmıştır....

        Davalı alacaklı alacağının gerçek bir hukuki ilişkiye dayandığını takipten önce düzenlenmiş ve birbirini teyid eden usulüne uygun delillerle ispatlamalıdır. Muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davalarında iddia, kural olarak, borçlu ile davalı alacaklının anlaşmalı ( muvazaalı) biçimde borç ilişkisi oluşturarak, diğer alacaklılardan mal kaçırma amacı güttükleri noktasındadır. Bunun için muvazaalı muamelenin borçlandırıcı işleme göre yapıldığı tarih önem taşır. Muvazaadan söz edilebilmesi için, kural olarak, muvazaalı tasarrufun, diğer alacaklı lehine yapılan borçlandırıcı işlemden sonraki tarihi taşıması gerekir. Somut olayda, sıra cetvelinin .... sırasında bulunan davacı alacaklı, .... sırada bulunan davalı alacaklının alacağının dayanağı olan kambiyo senedinin teminat senedi olarak düzenlendiğini, teminat senedi olduğunun üzerine yazıldığını ve bu alacağın gerçek bir alacak olmadığını ileri sürerek, sıra cetveline itiraz etmiştir....

          Sıra cetveline yönelik şikayetlerde İcra Mahkemesi, önüne gelen şikayetleri sonuçlandırmak ve icra müdürüne bu yönde talimat vermekle görevli olup, düzenlenecek yeni sıra cetvelinde sıra cetvelinin hangi ilkelere göre düzenleneceğini belirtmesi, diğer anlatımla alacaklıların ne miktar için hangi sıralarda yer alması gerektiğini saptaması, hukuka uygun olmayan kısımları göstermesi, bu çerçevede işlem yapılması için icra müdürüne talimat vermesi (İİK'nın m.17/I) gerektiğinden, iptal nedenlerinin gerekçede belirtilmesi ve hüküm fıkrasında sıra cetvelinin iptaline karar verilmesi ile yetinilmesi gerekir. Haciz yolu ile takiplerde düzenlenen sıra cetveline itiraz davalarında ise, kıyasen uygulanması gereken İİK'nın 235/3. maddesi uyarınca sıra cetvelinin iptaline değil, davalıya ayrılan payın, yargılama giderleri ve vekalet ücreti de dahil olmak üzere öncelikle davacıya ödenmesine, artan kısım bulunması halinde, davalıya bırakılmasına karar verilmesi gerekir....

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/173 Esas KARAR NO : 2022/829 DAVA: Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) DAVA TARİHİ: 04/03/2022 KARAR TARİHİ : 12/10/2022 Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi özetle ; Müflis ------tasfiye işlemlerinin devam ettiği----- sayılı dosyasında yapılan sıra cetvelinde müvekkili şirketin iflas idaresince tanzim olunan sıra cetvelinde haksız ve ticari kayıtlara aykırı şekilde reddolunan ---- kısmı bakımından alacaklarının masaya kabulüne ve işbu alacağın kabulü sebebiyle --- sayılı dosyasına ait sıra cetvelinin “müvekkili şirketin kabul olunan alacak miktarı yönünden ----- olarak” düzeltilmesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir....

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/465 Esas KARAR NO : 2021/582 DAVA :Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) DAVA TARİHİ : 05/07/2021 KARAR TARİHİ : 06/07/2021 Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili tarafından sunulan 05/07/2021 tarihli dilekçede özetle; Davacı asilin davalı şirket nezdinde 15/10/2007 ile 03/09/2017 tarihleri arasında Mekanik bakım ve posta başı olarak görev yaptığı, haksız olarak işten çıkarıldığı, davalı şirketten ücret, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ücret alacağı, fazla çalışma ücreti, yıllık izin ve UBGT ücretlerine dair alacaklarının olduğu, Türkiye iş Kurumu genel Müdürlüğü'nün ....

                ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/463 Esas KARAR NO : 2021/591 DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) DAVA TARİHİ : 05/07/2021 KARAR TARİHİ : 09/07/2021 Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının tensiben yapılan yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili tarafından sunulan 05/07/2021 tarihli dilekçede özetle; Müvekkilinin davalı şirket nezdinde 19/09/2013-16/09/2014 tarihleri arasında kaynakçı olarak görev yaptığını, haksız olarak işten çıkarıldığını, davalı şirketten ücret, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ücret alacağı, fazla çalışma ücreti, yıllık izin ve UBGT ücretlerine dair alacaklarının olduğunu, Türkiye iş Kurumu Genel Müdürlüğü'nün İzmir Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğünce davalı şirket nezdinde 2017 yılında teftiş yapıldığı ve işçilerin alacakları hususunda...

                  UYAP Entegrasyonu