Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosuna itiraz niteliğinde olup, bu tür davalarda husumetin, uygulama sonucunda itiraz edenin taşınmazı aleyhine yüzölçümü artan ya da lehine ortak sınır değiştirilen taşınmazların maliklerine yöneltilmesi gerekir. Ancak, uygulama kadastrosu sonucunda lehine sınır değişikliği yapılan veya yüzölçümü artan taşınmaz veya taşınmazların bulunmaması halinde Kadastro Müdürlüğüne husumet yöneltilerek de dava açılabilir....

    Şöyle ki; taşınmaz yenileme kadastrosundan önce tapuda 6700 m2 yüzölçümü ile kayıtlı iken, yenileme kadastro çalışmasında 7598,48 m2 olarak sınırlandırılmış, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a madde çalışmalarında sınır ve malik değişikliği olamayacağından, aradaki yakşalık 900 m2'lik farkın sebebi raporda açıklanmamıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KADASTRO Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında 251 ada 2 parsel sayılı 460 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine vekili, davalı yararına edinme koşullarının oluşmadığı iddiası ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine ve çekişmeli parselin tespit gibi davalı ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca Kadastro Müdürlüğü tarafından re'sen yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. Kadastro Müdürlüğünce yapılacak düzeltme işlemlerinin ilgililere tebliğinden sonra, ilgililerin Sulh Hukuk Mahkemesine 30 gün içinde açacakları davada, düzeltme işlemi yararına olan kişi ya da kişiler hasım gösterilerek işlemin iptali istenebilir. Düzeltme işleminin Kadastro Müdürlüğünce re’sen yapılması ya da düzeltme işlemi ile lehine sınır değişikliği yapılan bir kişinin bulunmaması halinde husumet düzeltmeyi yapan Kadastro Müdürlüğüne yöneltilebilir....

          Taraflar arasındaki uyuşmazlık taşınmazları arasındaki sınır hakkındadır. Keşif sırasında taşınmazların bariz olarak birbirinden ayrıldığı gözlemlendiği halde keşif sonucu alınan teknik bilirkişi raporunda mahkemenin bu gözleminden bahsedilmemiş, kroki üzerinde gösterilen sınırın fiili zemin durumuna göre mi olduğu açıklanmamıştır. Öte yandan davacının bayiileri olan ve taşınmazlar arasındaki sınır konusunda bilgi sahibi oldukları anlaşılan ... ve ... (...) Soysal, davacı tanığı olarak usule aykırı şekilde duruşmada dinlenilmişler ve beyan ettikleri sınır hattı kroki üzerinde işaretlettirilmemiş, yine davacı tanığı olarak keşifte dinlenen ..., kesilmiş şeft... fidanı yerini sınır olarak göstermiş olduğu halde bu sınıra neden itibar edilmediği Mahkemece açıklanmamıştır. Eksik araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulamaz....

            Yine, dava konusu taşınmazlara ait imar öncesi orjinal kadastro paftasının 1/5000 ölçekli fotogrometrik pafta olduğu ve pafta üzerinde orman sınır taşlarının işaretlendiği, kadastro paftasındaki OS.32, 33 ve 34 noktalarının açı ve mesafeleri ile bilirkişi raporunda yer alan orman haritasındaki açı ve mesafelerin birbirinden farklı olduğunun çıplak gözle anlaşıldığı, dosyada 3116 sayılı Yasaya göre oluşturulan orman tahdit haritası bulunmadığından hangi paftada orman sınır noktalarının doğru olarak gösterildiği denetlenemediği anlaşılmıştır....

            , bu noktadan hareketle orman kadastro tutanağında yazılı açı ve mesafeler okunup ölçülerek çekişmeli taşınmazın bulunduğu yere ait 78 - 77 - 76 - 75 - 74 - 73 - 72 - 71 - 70 - 69 - 68 - 67 - 66 - 65 - 64 - 63 - 62 - 61 - 60 - 59 nolu orman sınır noktalarının birer birer arazide bulunarak orman sınır noktalarının izledikleri tahdit hattı 1878 ve 1879 parsellerin kadastro tespiti sırasında belirlenmiş olan ilk çapları esas alınarak, ... parselleri de gösterecek biçimde uygulanması suretiyle belirlenmesi, orman sınır noktalarının bazılarının zeminde bulunmaması halinde ise, nedeni üzerinde durularak yerlerinden sökülerek yok edilip edilmediklerinin saptanması, zeminde bulunamayan noktaların yerleri, zeminde halen var olan ve en yakın sabit orman sınır noktaları esas alınarak ve bu noktalardan hareketle yine orman kadastro tutanaklarındaki açı ve mesafeler okunup ölçülerek orman sınır noktalarının izledikleri tahdit hattına göre birer birer arazide bulunup röperlenmesi, aynı yöntemle aplikasyon...

              Keşifte orman sınır noktaları tutanak ve haritalarda yazılı mevki, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, orman kadastrosu tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan hava fotoğrafları ve memleket haritalarından yararlanılarak, değişik açı ve uzaklıklardaki en az 6-7 adet orman sınır noktası bulunup röperlenmeli, orman kadastrosu ile ilgili sınır noktaları aynı ölçeğe çevrilerek, çekişmeli taşınmazın orman kadastro haritasına göre konumu genel kadastro paftası üzerinde ve aynı ya da yakın orman sınır hatlarında dava konusu edilen parseller varsa, bunların tümü birleşik harita üzerinde gösterilmeli; tutanaklardaki anlatımlar değerlendirilmeli; tutanaklarla tahdit haritası arasında çelişki bulunup bulunmadığı belirlenmeli; çelişki bulunmakta ise çekişmeli parsel yönünden tahdit tutanakları ile haritalar arasındaki çelişki tahdit tutanaklarına değer verilmek suretiyle giderilmeli, bundan sonra aplikasyon ve düzeltme çalışmalarının ilk orman kadastrosuna aykırı olamayacağı da...

                Yapılacak keşifte; yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmazın öncesinin ne olduğu, kim tarafından, hangi tarihten beri ve ne şekilde kullanıldığı, taşınmazda imar-ihya işlemi yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise imar-ihyanın hangi tarihte tamamlandığı hususlarında olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı; yerel bilirkişi ve tanık sözleri arasında doğabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle yöntemince giderilmeli; teknik bilirkişiden keşfi takibe elverişli krokili rapor alınmalı; ziraat bilirkişi kurulundan dava konusu taşınmazın toprak yapısı ve niteliğini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şekli ve süresini, taşınmaz üzerindeki bitki örtüsünü, taşınmazın imar-ihyaya konu olabilecek yerlerden olması halinde imar-ihyaya konu olmaya başladığı ve imar-ihyanın tamamlandığı tarihi bildirir, önceki ziraatçı bilirkişi raporları arasındaki çelişkiyi giderecek şekilde komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi ve taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğraflarını...

                  Mahkemece yapılan yargılama sonunda çekişmeli yeni 119 ada 46 parsel (eski 1287 parsel) ve yeni 119 ada 19 parsel (eski 1286 parsel) taşınmazlar yönünden davanın kabulüne, bu parsellere yönelik uygulama tespitinin iptali ile, yeni 119 ada 46 parsel sayılı (eski 1287 parsel) taşınmazın, fen ve harita mühendisi bilirkişilerinin 01.09.2015 tarihli rapor ve krokisinde mavi renkle gösterilen sınır ile 16-13-14-15 nokta numaralarıyla çevrili alan esas alınmak suretiyle 4.830,93 metrekare yüzölçümü ile, yeni 119 ada 19 parsel sayılı (eski 1286 parsel) taşınmazın, fen ve harita mühendisi bilirkişilerinin 01.09.2015 tarihli rapor ve krokisinde mavi renkle gösterilen sınır ile 13-16-1190202-11-12 nokta numaralarıyla çevrili alan esas alınmak suretiyle 3.835,88 metrekare yüzölçümü ile tapuya ayrı ayrı tescillerine, çekişmeli yeni 119 ada 47 parsel sayılı (eski 1301 parsel) taşınmaz yönünden açılan davanın reddi ile, bu taşınmazın uygulama tespiti gibi 3.529,64 metrekare yüzölçümü ile tapuya tesciline...

                    UYAP Entegrasyonu