Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Poliçesi ile sigortalı aracın 26.08.2018 tarihinde yaptığı çift taraflı kazada yaralandığını, davalı tarafından 30.07.2021 tarihinde 89.753,00 TL ödeme yapılmış ise de yeterli olmadığını, sonradan artırılmak üzere şimdilik 5.100,00 TL sürekli göremezlik tazminatı, 100,00 TL geçici göremezlik tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davacı talebini 01.02.2022 tarihinde 270.247,00 TL sürekli göremezlik tazminatı, 4.809,36 TL geçici göremezlik tazminatı olarak artırmıştır. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; başvuranın zararının karşılandığını, bu nedenle başvurunun reddi gerektiğini, kusur oranına itiraz ettiklerini, geçici göremezlik ve tedavi giderlerinin teminat kapsamında olmadığını, maluliyet raporunu kabul etmediklerini, temerrüte düşürülmediklerini savunarak davanın reddini istemiştir. III. ......

    Sürekli göremezlik oranının düşmesi halinde; sürekli göremezlik oranının en başından itibaren mi, yoksa azalma kaydıyla mı değiştiği tespit edilmeli, sürekli göremezlik oranındaki düşmeye bağlı olarak değişime uğrayan gelir, yüksek göremezlik oranı nedeniyle bağlanmış bulunan başlangıçtaki gelir olduğundan, gelir hesabındaki unsurlardan biri olan göremezlik oranındaki düşme karşısında, başlangıçtaki gelirin, değişen göremezlik oranına uyarlanması gerektiği dikkate alınmalı, bu durumda, peşin sermaye değerli gelirin başladığı tarih itibariyle düşen göremezlik oranına göre belirlenmesi zorunlu olduğundan, başlangıçtaki yüksek göremezlik oranı nedeniyle fazladan (yüksek göremezlik oranı ile düşen göremezlik oranı arasındaki fark göremezlik nedeni ile) ödenen fark gelirlerin, yeni oran üzerinden belirlenmiş olan peşin sermaye değerli gelire ilavesi ile, yapılacak hesaplamanın da yüksek göremezlik oranına göre belirlenen ilk peşin sermaye değerli gelirden...

    Sürekli göremezlik oranının düşmesi halinde; sürekli göremezlik oranının en başından itibaren mi, yoksa azalma kaydıyla mı değiştiği tespit edilmeli, sürekli göremezlik oranındaki düşmeye bağlı olarak değişime uğrayan gelir, yüksek göremezlik oranı nedeniyle bağlanmış bulunan başlangıçtaki gelir olduğundan, gelir hesabındaki unsurlardan biri olan göremezlik oranındaki düşme karşısında, başlangıçtaki gelirin, değişen göremezlik oranına uyarlanması gerektiği dikkate alınmalı, bu durumda, peşin sermaye değerli gelirin başladığı tarih itibariyle düşen göremezlik oranına göre belirlenmesi zorunlu olduğundan, başlangıçtaki yüksek göremezlik oranı nedeniyle fazladan (yüksek göremezlik oranı ile düşen göremezlik oranı arasındaki fark göremezlik nedeni ile) ödenen fark gelirlerin, yeni oran üzerinden belirlenmiş olan peşin sermaye değerli gelire ilavesi ile, yapılacak hesaplamanın da yüksek göremezlik oranına göre belirlenen ilk peşin sermaye değerli gelirden...

    Sürekli göremezlik oranının düşmesi halinde; sürekli göremezlik oranının en başından itibaren mi, yoksa azalma kaydıyla mı değiştiği tespit edilmeli, sürekli göremezlik oranındaki düşmeye bağlı olarak değişime uğrayan gelir, yüksek göremezlik oranı nedeniyle bağlanmış bulunan başlangıçtaki gelir olduğundan, gelir hesabındaki unsurlardan biri olan göremezlik oranındaki düşme karşısında, başlangıçtaki gelirin, değişen göremezlik oranına uyarlanması gerektiği dikkate alınmalı, bu durumda, peşin sermaye değerli gelirin başladığı tarih itibariyle düşen göremezlik oranına göre belirlenmesi zorunlu olduğundan, başlangıçtaki yüksek göremezlik oranı nedeniyle fazladan (yüksek göremezlik oranı ile düşen göremezlik oranı arasındaki fark göremezlik nedeni ile) ödenen fark gelirlerin, yeni oran üzerinden belirlenmiş olan peşin sermaye değerli gelire ilavesi ile, yapılacak hesaplamanın da yüksek göremezlik oranına göre belirlenen ilk peşin sermaye değerli gelirden...

    Şti. vekili sürekli göremezlik oranına itiraz ettiği anlaşılmakta olup, 506 sayılı Kanunun “Raporlar” başlığını taşıyan 109’uncu maddesinde, bu Kanunun uygulanmasında; sigortalıların sürekli göremezlik durumlarının saptanmasında, Kurum sağlık tesisleri sağlık kurullarınca verilecek raporlarda belirtilen hastalık ve arızaların esas tutulacağı, raporları yeterli görülmeyen ilgililerin Kurumca yeniden muayene ettirilebilecekleri, ilgililerin durumlarının tespitinde son muayene raporunun esas tutulacağı, yukarıda belirtilen raporlar üzerine, Kurumca verilen karara ilgililer tarafından itiraz edilirse, durumun Sosyal Sigortalar Yüksek Sağlık Kurulunca karara bağlanacağı belirtilmiştir. Yukarıdaki yasal düzenleme karşısında; asıl-birleşen dava davalısı A... Çel. İnş. San. Tic. Ltd....

      Somut olayda, davacının 21/08/2001 tarihinde geçirdiği kazası sonucunda yaralandığı, olayın kurum tarafından kazası kabul edilip SSK Tedavi Hizmetleri ve Maluliyet Daire Başkanlığınca ve Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunca davacıdaki sürekli göremezlik oranının %56 olarak belirlenmesi üzerine davacıya gelir bağlandığı, davacıda oluşan sürekli göremezlik oranına davalı vekilince itiraz edilerek Adli Tıp Kurumundan maluliyet oranına ilişkin rapor alınması talep edilmiş ise de böylece kazası sonucu davacıda oluşan meslekte güç kayıp oranının kesin olarak saptanmadığı anlaşılmaktadır. Yapılacak ; davacının maluliyet oranına davalı tarafın itirazı gözönüne alınarak öncelikle Adli Tıp 3.İhtisas Kurulundan rapor alarak davacının sürekli göremezlik oranını belirlemek ,Adli Tıp 3....

        Üst Kurulu tarafından giderilerek, sigortalının sürekli göremezlik oranı ve başlangıç tarihi kesin olarak karara bağlanması da zorunludur. Mahkemece, yukarıda yapılan açıklamalar ışığında, sigortalının ilgili tüm tedavi evrakları celp edilerek, davalı tarafça sürekli göremezlik oranına yapılan itirazlar 506 sayılı Kanun'un 109. (5510 sayılı Kanun 95. madde) maddesinde öngörülen prosedür işletilerek incelenmeli, Yüksek Sağlık Kurulu raporunda belirtilen sürekli göremezlik oranının Kurum yönünden bağlayıcı olduğu gözetilmeli, sigortalıda kazası sonucu meydana gelen yaralanmanın hangi oranda sigortalıyı sürekli göremez hale getirdiği, tereddüde yer vermeyecek şekilde belirlenmeli ve varılacak sonuca göre karar verilmelidir. Yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, eksik inceleme ve araştırma sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....

          Sürekli göremezlik oranının düşmesi halinde; sürekli göremezlik oranının en başından itibaren mi, yoksa azalma kaydıyla mı değiştiği tespit edilmeli, sürekli göremezlik oranındaki düşmeye bağlı olarak değişime uğrayan gelir, yüksek göremezlik oranı nedeniyle bağlanmış olan başlangıçtaki gelir olduğundan, gelir hesabındaki unsurlardan biri olan göremezlik oranındaki düşme karşısında, başlangıçtaki gelirin, değişen göremezlik oranına uyarlanması gerektiği dikkate alınmalı, bu durumda, peşin sermaye değerli gelirin başladığı tarih itibariyle düşen göremezlik oranına göre belirlenmesi zorunlu olduğundan, başlangıçtaki yüksek göremezlik oranı nedeniyle fazladan (yüksek göremezlik oranı ile düşen göremezlik oranı arasındaki fark göremezlik nedeni ile) ödenen fark gelirlerin, yeni oran üzerinden belirlenmiş olan peşin sermaye değerli gelire ilavesi ile, yapılacak hesaplamanın da yüksek göremezlik oranına göre belirlenen ilk peşin sermaye değerli gelirden...

          Hesap bilirkişisi tarafından %14,30 sürekli göremezlik oranına göre davacının maddi zararı hesaplanmış ve davacıya %10,30 sürekli göremezlik oranına göre bağlanan gelirin peşin sermaye değeri hesaplanan bu zarardan indirilmiştir. Yapılacak , davacının istemine (seçimine) göre, birinci seçenek olarak %10,30 sürekli göremezlik oranına göre maddi tazminatı hesaplamak, fazla orana ilişkin ise davacının Sosyal Güvenlik Kurumu ve işveren aleyhine sürekli göremezlik oranının tesbiti davası açma hakkının saklı tutulmasına karar vermek veya ikinci seçenek olarak davacıya Sosyal Güvenlik Kurumu ve işveren aleyhine sürekli göremezlik oranının tesbiti için dava açmak üzere önel verilmek ve verilen önelin sonucuna göre karar vermekten ibarettir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....

            Üniversitesi Tıp Fakültesinin 26.08.2010 tarihli sağlık kurulu raporları incelenmek suretiyle, 25.08.2002 gelire girme tarihi itibarıyla %19,20 olan sürekli göremezlik derecesinin azalma kaydıyla 02.04.2010 tarihi itibarıyla % 0 oranına düşerek gelirin fiili ödemeye dönüştüğü kabul edilmiş ise de; söz konusu sürekli göremezlik oranındaki bu değişim sigortalının hak alanını da ilgilendirmesi nedeniyle 506 sayılı Yasanın 109’uncu maddesinde öngörülen prosedür doğrultusunda inceleme yapılarak, öncelikle Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu’ndan rapor alınması, anılan kurul tarafından verilen raporun davacı Kurum açısından bağlayıcı olmasına karşın, davalı işverenin bu rapora da itiraz hakkı bulunduğundan,itirazı halinde, ......

              UYAP Entegrasyonu