"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, 2. kademede tazminat davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil davasına ilişkindir. Mahkemece, davacının tapu iptal ve tescil talebinin reddine, tazminat talebinin ise dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...'dan tahsiline karar verilmiştir. Hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. Davacı vekilinin 27.12.2016 tarihinde temyiz yoluna başvurma harcı ve temyiz karar harcı olmak üzere toplamda 172,60 TL yatırdığı, oysaki davacının maddi tazminat talebi yönünden davasının kabul edilerek 76.000.00 TL'nın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verildiği, Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli nispi harcın eksik alındığı anlaşılmıştır....
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, dava konusu taşınmazın aile konutu olduğu iddiası ile Türk Medeni Kanunu'nun 194. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil talebinde bulunmuştur. Dosya içerisinde bulunan davalı ... vekili Av. ...'a ait vekaletname özel vekaletname olup boşanma davası ile ilgili özel yetkiyi içermektedir. Ancak taraflar arasındaki dava boşanma davası olmayıp tapu iptal ve tescil davasıdır. Bu nedenle, davalı vekiline genel vekaletname sunması için süre verilmesi, bu süre içinde vekaletname verilmez ve asıl yapılan işlemleri kabul ettiğini dilekçe ile mahkemeye bildirmez ise, kararın davalı ...'...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 20.06.2014 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın aktif husumet yokluğundan reddine dair verilen 21.04.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, imar uygulamasının idari yargı yerinde iptali nedeniyle tapu iptali ile kadastral parselin ihyası ve tescil isteğine ilişkindir. Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz etmiştir. Hemen belirtilmelidir ki, tapu sicilinin tutulması prensiplerinden biri tescil, diğeri sicilin aleniliği güvenilirliği, bir diğeri Hazinenin kusursuz sorumluluğu, sonuncusu ise geçerli bir hukuki sebebinin bulunması, yani kaydın illetten mücerret olmamasıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil ... ile ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair .... .... Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen ....02.2014 gün ve 92/63 sayılı hükmün ...'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 154 ada ... parselin ....400 m2'lik bölümüne ilişkin olarak, kendisinin ve sahibi evvellerinin ... yılı aşkın süredir malik sıfatı ile nizasız ve fasılasız zilyetliklerinin bulunduğunu, tapu malikleri ..., ......., ..... ve .....'nün en az 30 sene evvel öldüğünü açıklayarak sözkonusu parselden ....400 m2'lik yerin ifrazen iptaliyle adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı ... davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, davada dayanılan hukuki sebebin TMK'nun 713/......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil ... ile ... ve ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair Mutki Asliye Hukuk Hâkimliğinden verilen 05.05.2009 gün ve 16/36 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı tarafından süresinde istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, keşif sırasında gösterdiği 119 ada 4,7,11,12, 128 ada 13 ve 129 ada 1 parsellerin davalı kardeşleri adına yapılan tespit ve tescil işleminin hatalı olduğunu, taşınmazların tarafların ortak miras bırakanı ...’den kaldığını ve taksim edilmediğini açıklayarak tapu kayıtlarının miras payı oranında iptali ile tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir....
KARAR Davacı, dava dışı ... ... ...’ün maliki olduğu taşınmazı, vekili olan davalıdan 1.12.1999 tarihinde satın aldığını,ancak malik ... ... ... tarafından açılan tapu iptal ve tescil davası sonunda tapunun iptali ile yeniden eski malik adına tesciline karar verildiğini ileri sürerek, taşınmazın dava tarihindeki raiç değeri olan 50.000 YTL ile yapmış olduğu 600 YTL masrafın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, gayri resmi olarak birlikte yaşadığı taşınmazın maliki olan ... ... ...’ün, hibe amacıyla taşınmazın satış yetkisini kendisine verdiğini, davacının daha önce açılan tapu iptali davasında kötüniyetli olarak kabul edilmesi nedeniyle böyle bir dava açamayacağını savunarak, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, daha önce kesinleşmiş olan tapu iptal ve tescil davasında davacının kötüniyetli olarak kabul edilmiş olması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 19.01.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil olmazsa tazminat talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 17.03.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu iptali ve tescil olmazsa tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, tapu iptali ve tescil yönünden davanın açılmamış sayılmasına, manevi tazminat talebinin reddine, maddi tazminat talebinin ise kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir....
Hukuk Dairesinin 29.03.2011 tarihli ve 2010/1291 Esas, 2011/3617 Karar sayılı bozma ilamına uyularak tapu kayıtlarının illetini teşkil eden idari işlemin idari yargı yerinde iptal edilerek tapu kayıtlarının dayanıksız hale geldiği ve kaydın yolsuz tescil durumuna düştüğü gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü davalı vekili temyiz etmiştir. İmar uygulamasının dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile tapu sicili dayanıksız kalarak yolsuz tescil durumuna düşecektir. Dayanaksız kalan tapu kaydının iptal edilerek kadastrol parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyası şeklinde karar verilmesi gerekir. Somut olaya gelince; kök parselin ihyasına karar vermek gerekirken kök parselden geldiği saptanan taşınmaz parçalarının ayrı ayrı ada ve parsel numaraları ile davacı adına tesciline karar verilmesi doğru değildir....
Kararı, davacılar vekili istinaf etmiş, istinaf dilekçesinde özetle; Lice Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/278 esas 2019/37 karar sayılı ilamının kaldırılmasını ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir. Dava kadastro öncesi nedenlere dayalı tapu iptal ve tescil isteğinden ibarettir. HMK 355 maddesi gereğince istinaf incelemesi belirtilen istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılmıştır. İncelenen dosyada ilk derece mahkemesi tarafından her ne kadar davacıların tereke malı taşınmaz için hisseleri oranında tapu iptal ve tescil talebinde bulunduğu gerekçesi ile davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş ise de, davalılar ile davacılar kök muris Tahir Dündar mirasçıları oldukları için davacıların kendi miras payları nispetinde tapu iptal ve tescil talebinde bulunmaları mümkün olduğundan verilen karar hatalı olmuştur....
Mahkemece, davanın kabulü ile idare mahkemesinin iptal kararı nedeniyle 266 ada 3 ve 271 ada 2 sayılı imar parsellerinin tapu kaydının iptaliyle imar uygulaması öncesi kök parsele ihyasına karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, kadastral parselin ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Bilindiği üzere; tapu sicilinin tutulması prensiplerinden biri tescil, diğeri sicilin aleniliği (güvenilirliği), bir diğeri 'nin kusursuz sorumluluğu, sonuncusu ise geçerli bir hukuki sebebinin bulunması, yani kaydın illetten mücerret olmamasıdır. İmar parselinin dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile sicilin dayanıksız kalacağı ve TMK'nın 1025. maddesi hükmü uyarınca yolsuz tescil durumuna düşeceği; bu durumda; dayanıksız kalan tapu kaydının iptal edilerek kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyası şeklinde karar verilmesi gerekeceği tartışmasızdır. Öte yandan; tapu iptal ve tescil davaları kural olarak kayıt maliklerine karşı açılır....