Davacı, kamera kayıtlarının ilişkin olduğu video kasetlerinin teslim edilmediğini, düğünün tekrarlanma şansının bulunmadığını, bu nedenle üzüntü duyduğunu ileri sürerek; manevi tazminatın ödetilmesini istemiştir. Dava 05.11.2010 tarihinde açılmış yargılama sürerken 27.06.2011 tarihinde düğünden yaklaşık bir yıl sonra video kayıtları teslim edilmiştir. HUMK 185 (HMK 141) maddesi hükmüne ve 28.11.1956 gün 2015/15 sayılı İçtihadı Birleştirme kararına göre, dava açıldığı tarihteki durumuna göre karara bağlanır. TBK 58. (BK'nun 49.) maddesinin, aynı yasanın TBK 114/2 (98/11) fıkrası aracılığıyla sözleşmeye aykırı davranışlarda da uygulanması mümkündür. Bu madde hükmüne göre manevi tazminat isteminin kabul edilebilmesi için sözleşmeye aykırılık-kusur gibi diğer koşulların yanında, sözleşmeye aykırılığın kişilik haklarına saldırı niteliğinde de bulunması gerekir. Sünnet düğünü çok özel bir gündür....
zarara uğradığını belirterek, sözleşmeye aykırılık nedeniyle yapılan masrafların karşılanması için 53.814,41 TL, kazanç kaybı için şimdilik 1.000,00 TL olmak üzere toplam 54.814,41 TL maddi tazminatın ve sözleşmeye aykırılık nedeniyle yaşanılan ticari itibar, güvenilirlik ve saygınlık kaybından dolayı da 100.000,00 TL manevi tazminatın sözleşme tarihi olan 21/10/2013 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
feshini ve yıkılan tesis nedeniyle uğradığı 150.000 YTL maddi tazminat ile 150.000 YTL manevi tazminatın tahsilini istemiştir....
''Sözleşmeye aykırılık tek başına manevi tazminat gerektirmez ise de, özel hal ve şartlarda davacının kişilik haklarının zedelenmesi durumunda haksız fiilin neticelerini doğurmakta ve manevi tazminat gerektirmektedir. Gerçekten de 6098 Sayılı TBK'nin 114/2 maddesi gereğince haksız fiil sorumluluğuna ilişkin hükümler kıyas yoluyla sözleşmeye aykırılık hallerine de uygulanır. Borca aykırı herhangi bir davranışın, alacaklının kişilik haklarının zedelenmesine neden olması mümkündür. Borcun zamanında veya hiç yerine getirilmemesi nedeniyle meydana gelen olaylarda duyulan acı, üzüntü ile borca aykırı davranışta bulunan borçlunun eylemi arasındaki nedensellik bağının nasıl kurulacağı önem taşımaktadır....
Taraflar arasındaki maddi manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını, davalı tarafın sözleşme kapsamında edimini yerine getirmediğini, bunun için mahkeme tarafından tespit yaptırdıklarını, sözleşme gereği dairelerin teslim tarihinden geç teslim edildiğini, geç teslimden doğan kira bedelinin ve tespit dosyasındaki tespit edilen bedelin,tespit davası için mahkemeye harcanan bedeli davalı tarafın ödemesi gerektiğini, keza bu dönemde davalı tarafın kaba davranışları ve eksik iş nedeniyle müvekkilinin manevi zarara uğradığını ileri sürerek, toplam 10.486,00 TL maddi tazminat ve 9.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. 1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir 2-Dava, taşıma sözleşmesinden kaynaklı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulü ile, 1.500,00TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Dava ve karar tarihinde yürürlükte olan 818 sayılı mülga Borçlar Kanununun 49. maddesinde gösterilen koşulların somut olayda oluştuğundan söz edilemez. Her sözleşmeye aykırılık tek başına manevi tazminatı gerektirmez. Manevi tazminata hükmedilebilmesi için aynı zamanda kişilik haklarına yönelik bir saldırının da mevcudiyeti gerekir. Somut olayda, sadece bagajın kaybı nedeniyle kişilik haklarının ihlal edildiği sonucuna varılamaz....
ın istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, karşı davada hükmolunan cezai şartla ilgili istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden hüküm kurularak davacı /karşı davalının yerinde görülmeyen maddi ve manevi tazminat davalarının ayrı ayrı reddine, davalı/ karşı davacının cezai şart, maddi tazminat ve manevi tazminat taleplerinin yerinde görülmemesi nedeni ile ayrı ayrı reddine karar verilmiştir. Karar, davalı-karşı davacı tarafından temyiz edilmiştir....
Karşı dava yönünden Yargıtay bozma ilamında "..Karşı dava yönünden de yukarıda açıklanan sözleşme hükümleri ve bilirkişi raporları birlikte nazara alınarak sözleşmeye aykırılık nedeniyle maddi ve manevi tazminat şartlarının tartışılması suretiyle varılacak sonuca göre bir karar verilmesi.." şeklindeki gerekçe ile belirtilen eksik hususların giderilmesi bakımından sözleşmeye aykırılık nedeni ile davalı/ karşı davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin değerlendirilmesi, davalının ticari itibarınıon zedelenip zedelenmediği, maddi zarara yönelik talep olunan tazminatın varlığı ve miktarı hususunda bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş, hükme esas alınan 04/06/2018 tarihli bilirkişi raporunda davacı karşı davalının sözleşmenin ihlali sureti ile sözleşmede öngörülen ürünleri ... yerine İstanbul'da satışa sunmasının tek başına davalı- karşı davacının ticari itibarını zedeleyen bir unsur olarak değerlendirilemeyeceği tespit edilmiştir....
sadece sözleşmeye aykırılık oluşturacağı, Youtube yayınlarında ... isimli eserin klibinde eser sahibi olarak eser sahibi davacının adına yer verilmemesi FSEK 15 çerçevesinde manevi haklarının ihlali sayılabileceği, Davacının FSEK 70’e dayalı manevi tazminat talebinin bu çerçevede Mahkemece değerlendirilmesi gerektiği görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir....
-Dava, davalının sözleşmeden ... edimlerini yerine getirmemesi nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece, davalının sözleşme ile üstlendiği bir kısım edimleri yerine getirmediği sonucuna varılarak, yazılı şekilde maddi ve manevi tazminata karar verilmiştir. Sözleşmeye dayalı olarak açılan işbu davada davalının sözleşmeye aykırı davranması nedeniyle davacının maddi zarara uğradığının kabulü ile maddi tazminata hükmedilmesi yerinde ise de sözleşmeye aykırı davranmanın hangi nedenle ve ne şekilde davacının manevi zararına yol açtığı hususunda bir inceleme ve değerlendirme yapılmamıştır....