WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maktu harç ise, konusu belli bir değerle tespit edilemeyen davalarda ve davanın reddine ilişkin kararlardan alınan harçtır ( 1 Sayılı Tarife, madde III/2-a). Harçlar Kanunu'nun 16/1. maddesinde değer ölçüsüne göre harca tabi işlerde (1) sayılı tarifede yazılı değerlerin; tescil ve tapu kayıt iptali gibi gayrimenkulün aynına taallük eden davalarda gayrimenkulün değerinin esas alınacağı öngörülmüştür. Harçlar Kanunu'nun 32. maddesi gereğince eksik harç tamamlanmadan müteakip işlemler yapılamaz.Somut olayda, davacı tarafça 25.07.2011 tarihli 25.000,00 TL ve 25.08.2011 tarihli 30.000,00 TL bedelli çeklerden dolayı menfi tespit istenmekle birlikte 30.000 USD cezai şart alacağının tahsili talep edilmiştir. Dava açılırken menfi tespit istemine ilişkin olarak nispi harç yatırıldığı, sözleşmenin feshi ve cezai şart taleplerine yönelik olarak ise harç yatırılmadığı görülmüştür....

    Takipten sonra ödenen Temmuz Ağustos Eylül aylarına ilişkin 2.025 TL 'lik meblağ menfi tespit davasının konusunu teşkil edemez. Takipten sonraki ödeme takibin iptali sebebi olabilecektir. Bu husus ise icra mahkemesinin görev alanındadır. Takip tarihinde borç mevcut olduğundan bu kalem yönünden de menfi tespit davasının yersiz olduğu değerlendirilmiştir. Takibin haklılığı bu şekilde belirlenmiş ise de ödeme emrine itiraz, süresinde gerçekleşmediğinden icra müdürlüğü takibin devamı yönünde karar vermiş ve bu karara karşı icra hukuk mahkemesine yapılan başvuru reddedilmiştir. Dolayısıyla itirazın iptali davası yönünden hukuki yarar bulunmamaktadır. Menfi tespit davası ise az önce açıklanan nedenlerden dolayı reddedilmiştir. Menfi tespit davasında paranın alacaklıya ödenmemesi için ihtiyati tedbir verilmiştir. Dava alacaklı lehine sonuçlanırsa tedbirden dolayı uğranılan zarar aynı davada karara bağlanır ve % 20'den aşağı olamaz (2004 SY madde 72/4)....

    Dolayısıyla alacaklının menfi tespit davası üzerine itirazın iptali davası açmakta hukuki yararı olduğu kabul edilebilir. Fakat itirazın iptali davasının reddi kararı üzerine menfi tespit davası açılmasında hukuki yarar yoktur. Çünkü alacağın varlığı yahut yokluğu yönünde araştırma zaten itirazın iptali davasında yapılmış ve bu konuda menfi tespit davasında yeniden aynı araştırmanın yapılmasına lüzum bulunmamaktadır. İtirazın iptali davası pasif husumet yokluğundan, davacının ilgili abonelik sözleşmesinin tarafı olmadığı da mahkeme gerekçesinde ve hükmünde kabul edildiğinden, davalının ilgili takibe devam edebilme olanağı kalmamıştır. Davacının ilgili takip nedeniyle borçlu olmadığının tespitinde hukuki yararı yoktur. Açıklanan nedenlerle davanın hukuki yarar bulunmaması nedeni ile dava şartı yokluğundan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi ( Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki menfi tespit, sözleşmenin feshi, çek iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı ...'nın bölge bayisi olan davalı ...'na mal siparişi verdiğini karşılığında davalı ...'nun satış temsilcisi davalı ...'a 24.04.2008 tarihli tutanakla dava konusu çeklerin teslim edildiğini ancak malların tesliminin gerçekleşmemesi nedeniyle çeklerin bedelsiz kaldığını ileri sürerek taraflar arasındaki sözleşmenin feshine, müvekkilinin davalılara borçlu olmadığının tespitine ve çeklerin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Kozmetik Ürünleri Sanayi ve Ticaret A.Ş. arasında 29/06/2007 tarihinde satış temsilcisi kayıt formu imzalandığı, sözleşmenin ifa yerinin ... ili olduğu, davacının ikametgahının ..., davalının ikametgahının İstanbul ili olduğu, HMK'da menfi tespit davalarına ilişkin özel bir yetki kuralının bulunmadığı, menfi tespit davasına dayanak icra takibinin ...'da başlatılmış olmasının ... Mahkemelerini yetkili hale getirmeyeceği gerekçeleriyle yetkisizlik kararı verilmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 6. maddesi gereğince bir davada genel yetkili mahkeme, davalının yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesidir. Aynı Kanunun 10. maddesinde sözleşmeden doğan davalar için, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinin de yetkili olduğu belirtilmiştir ki bu da özel yetkiye ilişkin bir düzenlemedir. İcra ve İflas Kanunu’nun 72/son maddesine göre menfi tespit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının ikametgâhı mahkemesinde de açılabilir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki alacak, menfi tespit, sözleşmenin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü....

            Madde uyarınca iptali talebinin belirtilen gerekçe ile reddine karar verilmiş ise de yapılan değerlendirme dosya kapsamına, uyuşmazlığın niteliğine uygun değildir. Taşınmazı davalı borçludan devir alarak davalı Ahmet Hamid Tokgöz'e devreden Levent Polat ile davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan öncelikle davaya konu ve iptali talep edilen tasarruf işleminde yer alan Levent Polat'ın davaya dahil edilerek taraf teşkilinin sağlanması gerekmektedir. Birleştirilerek görülen menfi tespit istemli dava açısından, davacının, danışıklı işlem ile hakkının zarar gördüğünün benimsenebilmesi için onun danışıklı işlemde bulunandan bir alacağının var olması ve bu alacağın ödenmesinin önlemek amacıyla danışıklı bir işlem yapılması gerektiğinden ve birleştirilerek görülen menfi tespit davası sonucu verilecek kararlar ile davacının gerçek alacak miktarı belirleneceğinden menfi tespit davasının eldeki davadan ayrılarak görülmesi ve sonucunun beklenmesi gerekmektedir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, sözleşmenin iptali ve menfi tespit istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi Yargıtay 19.Hukuk Dairesine aittir. S O N U Ç : 19.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 27.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali-menfi tespit davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 26.4.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, sözleşmenin iptali, menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi Yargıtay 13.Hukuk Dairesi'ne aittir. SONUÇ:13. Hukuk Dairesi'nin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 04.07.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu