Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muarazanın giderilmesi, sözleşmenin feshi, tapu iptali, tescil ve tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, yönelik olarak verilen hüküm süresi içinde davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de, dosya içerisinde tebligat için mürafaa pulu bulunmadığından duruşma isteminin red edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacılar vekili, müvekkilleri ile davalı arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince, müvekkillerinin davalı yükleniciye tapuda hisse devri yaptıklarını, davalının inşaatı tamamlamadığını, sözleşmenin ifasının imkansız hale geldiğini, inşaatın başka yüklenicilere tamamlatıldığını ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile tapu kayıtlarının iptali ile davacılar adına tescilini, mümkün değilse, inşaatın eksik bırakılan kısmının tamamlatılma bedelinin tahsilini talep...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ve para cezasının iptali, tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü....

      Ancak dava tarihinde kayden malik değil ise sözleşmenin ifa olanağından söz edilemez. 2. Sözleşmede ödendiği yazılan satış bedelinin alınmadığı savunması ancak aynı güçte yazılı delille kanıtlanmalıdır. 3.a-Somut olayda; vaat borçlusu davalının satış sözleşmesinin düzenlendiği tarihte ve dava tarihinde kayden malik olmadığı bu hali ile sözleşmenin ifa olanağı bulunmadığı anlaşıldığından tapu iptali ve tescil isteminin reddinde bir usulsüzlük görülmemiştir. b-Davadaki ikinci kademedeki istek olarak ileri sürülen tazminat talebinin dayanağı BK'nun 96. maddesidir. Madde gereğince ödenmesi gereken tazminat ise alacaklının müspet zararıdır....

        Somut olayda, Mahkemece verilen ilk kararda terditli taleplerden tapu iptali ve tescil talebinin reddine, bağımsız bölümlerin değerine ilişkin tazminat talebinin kabulüne karar verilmiştir. Kararda mahkeme bir yandan şekil koşuluna uyulmuş tapu iptali isteme hakkını veren bir sözleşme bulunmadığını kabul ederek tapu iptali istemini reddederken diğer yandan taşınmazların değerinin istenebilmesini mümkün kılan bir sözleşmenin varlığı kabul edilerek sonuca gidilmiştir. Bu karar yüklenici davacı tarafından temyiz edilmemiş ancak arsa sahibi davalı temyizi yönünden yapılan inceleme sonucu bozma kararı verilmiştir. Bozma kararı davalı arsa sahibi yararına ise de arsa sahibinin tüm temyiz itirazları kabul edilerek bir bozma yapılmış değildir. Zira bozma kararı içeriğinde, davalı tarafın iddia ettiğinin aksine olarak sözleşme ilişkisinin varlığı, mahkemenin kabul ettiğinin aksine olarak da tapu iptali isteme hakkı dahi veren geçerli bir sözleşmenin varlığı kabul edilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen davada Kadıköy 4.Sulh Hukuk ve Kadıköy 1.Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, kira sözleşmesinin haklı sebeplerle feshedilmiş olduğunun ve borçlu olmadığının tespiti ile teminatın iadesi ve tazminat istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesince, davada sözleşmenin irade sakatlığı nedeni ile iptali istendiğine göre mahkemenin görevinin yıllık kira bedeli ve tazminat miktarı üzerinden belirleneceği bildirilerek görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, HUMK'nun 8. maddesi hükmüne göre görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi olduğunu belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

            nun kötü niyetli olduğu ispatlanamadığından davanın tapu iptali ve tescil talebi yönünden reddine, terditli tazminat talebi yönünden davalılar ... ve ... aleyhine açılan davanın reddine, diğer davalı aleyhine açılan tazminat talebine ilişkin davanın kabulüne karar verilmiştir. 2. İlk Derece Mahkemesi gerekçesinde, davacı ile davalı şirket arasında akdedilen yazılı sözleşmenin Türk Borçlar Kanunu'nun 184 üncü maddesi uyarınca alacağın temliki hükümlerine göre gayrimenkul (konut) satış vaadi ön sözleşmesi niteliğinde olup geçerli olduğunu, davalı kayıt maliki ...'nin kötü niyetle iktisabı kanıtlanamadığından ve tapuya güven ilkesinden yararlanması gerektiğinden tapu iptali ve tescil talebinin reddinin gerektiğini; ancak, davalı şirketin tazminat sorumluluğu bulunduğunu, davalı şirket aleyhine tazminat talebinin kabulünün gerektiğini; fakat sözleşmenin tarafı olmayan davalılar ... ve ...'...

              Toplam 4.556,00 TL. üzerinden takibin devamına, fazla istemin reddine, %40 tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Davacı taraf, davalıyla imzalanan satış sözleşmesi hükümleri uyarınca satıma konu malların teslim edilmediğini belirterek sözleşmenin feshedildiğini, sözleşme hükümleri uyarınca davalıya ödenen kaparo bedeli, cezai şart ve uğranılan zararın tazminini istemiştir. Davalı ise sözleşmenin davacının eylemi sonucu ifa edilemediğini belirtmiştir. Mahkemece, taraflar arasındaki sözleşmenin ifa edilmemesindeki kusurun taraflardan hangisine ait olduğu davacının sözleşmeyi feshetmesinde haklı olup olmadığı hususları değerlendirilmediği gibi davacı tarafından ödendiği ileri sürülen kaparo bedeline yönelik de herhangi bir araştırma yapılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması yerinde görülmemiştir....

                Toplam 4.556,00 TL. üzerinden takibin devamına, fazla istemin reddine, %40 tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Davacı taraf, davalıyla imzalanan satış sözleşmesi hükümleri uyarınca satıma konu malların teslim edilmediğini belirterek sözleşmenin feshedildiğini, sözleşme hükümleri uyarınca davalıya ödenen kaparo bedeli, cezai şart ve uğranılan zararın tazminini istemiştir. Davalı ise sözleşmenin davacının eylemi sonucu ifa edilemediğini belirtmiştir. Mahkemece, taraflar arasındaki sözleşmenin ifa edilmemesindeki kusurun taraflardan hangisine ait olduğu davacının sözleşmeyi feshetmesinde haklı olup olmadığı hususları değerlendirilmediği gibi davacı tarafından ödendiği ileri sürülen kaparo bedeline yönelik de herhangi bir araştırma yapılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması yerinde görülmemiştir....

                  Toplam 4.556,00 TL. üzerinden takibin devamına, fazla istemin reddine, %40 tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Davacı taraf, davalıyla imzalanan satış sözleşmesi hükümleri uyarınca satıma konu malların teslim edilmediğini belirterek sözleşmenin feshedildiğini, sözleşme hükümleri uyarınca davalıya ödenen kaparo bedeli, cezai şart ve uğranılan zararın tazminini istemiştir. Davalı ise sözleşmenin davacının eylemi sonucu ifa edilemediğini belirtmiştir. Mahkemece, taraflar arasındaki sözleşmenin ifa edilmemesindeki kusurun taraflardan hangisine ait olduğu davacının sözleşmeyi feshetmesinde haklı olup olmadığı hususları değerlendirilmediği gibi davacı tarafından ödendiği ileri sürülen kaparo bedeline yönelik de herhangi bir araştırma yapılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması yerinde görülmemiştir....

                    Davanın İİK 67 maddesine göre açılan itirazın iptali davası olduğu, celp edilen --- esas sayılı dosyasının incelenemesinde; davacı tarafın cari hesap alacağına istinaden ----- ve daha uzun vadeli---- alacaklarının tahsili için icra takibi başlattıkları, davalı tarafın süresi içerisinde yapmış oldukları itiraz üzerine takibin durduğu ve davanın İİK 67 maddesi gereğince 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır. Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; uyuşmazlığın, ---- sayılı dosyasında yapılan itirazın iptali ile % 20 icra inkar tazminat noktasında toplandığı anlaşılmıştır....

                      UYAP Entegrasyonu