Taraflar arasında düzenlenen kredi kartları üyelik sözleşmesi gereği davacıya kredi kartı verildiği, sözleşmenin 10.maddesinde, kredi kartı için kart ücreti ve yıllık üyelik ücreti ödeneceğinin kararlaştırıldığı,davacıdan sözleşmenin bu hükmüne göre 30.00 YTL yıllık kart ücreti kesildiği, davanın bu ücretin iadesi için talepte bulunması üzerine ... Tüketici Sorunları Hakem Heyetinin 12.3.2008 tarih ve 2008/095 sayılı kararı ile talebin reddine karar verdiği, davacının bu karara karşı itiraz etmesi üzerine ......
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 04/01/2022 NUMARASI : 2021/687 ESAS, 2022/6 KARAR DAVA KONUSU : Sözleşmenin İptali ve Bedel İadesi KARAR : Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali ve bedel iadesi davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın yetkisizliği nedeniyle reddine yönelik verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmalı yapılmasına gerek görülmediğinden, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi Sabiha SAVAŞÇI tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile bila tarihli İB-500117 nolu Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi imzaladığını, sözleşme kapsamında dava tarihine...
YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Ankara Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından ihale edilen "Ankara Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nün Hizmet Binası İnşaatı İşi" uhdesinde kalan davacı tarafından, ihale üzerine düzenlenen sözleşme için tahakkuk eden damga vergisi ödendikten sonra, ihaleye dair idari işlemin yargı kararıyla iptal edilmesi üzerine sözleşme üzerinden hesaplanan damga vergisinin iadesi talebiyle yapılan başvurunun reddi üzerine yapılan şikayet başvurusunun reddine ilişkin işlemin iptali ile ödenen verginin iadesi istemiyle dava açılmıştır. ......
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 16/01/2020 NUMARASI : 2018/894 ESAS, 2020/51 KARAR DAVA KONUSU : Sözleşmenin İptali ve Bedel İadesi KARAR : Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali ve bedel iadesi davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen karara karşı T3 Şirketi ve davacı vekilleri tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmalı yapılmasına gerek görülmediğinden, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi Sabiha Savaşçı tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile sağlayıcının T3 A.Ş satıcının T6 İnş. Ltd....
ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ)MAHKEMESİ Taraflar arasında birleştirilerek görülen itirazın iptali, sözleşmenin iptali, bedel iadesi davaları sonucunda verilen kararın Dairece bozulmasına dair verilen karara, bölge adliye mahkemesince verilen direnme kararının, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; 6763 sayılı Kanun'un 43. maddesi ile değişik 6100 sayılı HMK'nın 373/5 maddesi uyarınca dosyadaki kâğıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dairece verilen 14/03/2022 tarihli ve 2021/8913 Esas, 2022/2170 Karar sayılı bozma kararı usul ve yasaya uygun olup, bölge adliye mahkemesince verilen direnme kararının yerinde olmadığı anlaşıldığından, temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın 6763 sayılı Kanunun 43. maddesi ile değişik 6100 sayılı HMK'nın 373/5 maddesi uyarınca yetkili ve görevli Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesine, 23/11/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
işlem de olduğunu bilmesine ve davalının sözleşmeden doğan edimlerini tam olarak yerine getirmesine, İl Sağlık Müdürlüğü nezdindeki işlemlerin devam ediyor olmasına rağmen davalıya karşı herhangi bir bildirimde bulunmaksızın icra takibi başlatıldığını, taraflar, dosyada mevcut eczanenin satışı ve devri konulu sözleşmenin 1....
Temyize konu ... bu dava, taraflar arasında düzenlenen devre mülk satış sözleşmesinin iptali ile ödenen paranın tahsili isteğine ilişkin olup, devre mülk hakkı kat mülkiyeti kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır. Taşınmazın aynına taalluk etmekte olup, bu kabil satışlar resmi şekilde yapılması gerekir. Uyuşmazlığın tüketici mahkemelerinde görülmesi için geçerli bir sözleşme olması gerekir. Sözleşme resmi şekilde yapılmadığından hukuken geçersizdir. (Kat Mülkiyeti Kanunu md.57-58-59) Bu nedenle 4077 sayılı yasadan kaynaklanan bir uyuşmazlık yoktur. Dava daha çok borçlar kanununun genel hükümlerine göre açılmış sözleşmenin iptali nedeniyle bedel iadesi isteğine ilişkindir. Öyle ise mahkemece işin esası incelenerek ve ortaya çıkacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken aksine düşüncelerle yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Tüketici) Mahkemesi Dava dilekçesinde, davalı şirket arasında imzalanan sözleşmenin feshi ve 4.400 TL bedelin uygun indirim yapıldıktan sonra dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte iadesi, kalan 600 euro bedel için borçlu olmadığının tespiti ve 250.00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece, sözleşmenin bazı maddelerinin kanun ve yönetmelik hükümlerine göre haksız şart niteliğinde olduğu ve Borçlar Kanunun 138. maddesinin de değerlendirildiği gerekçesiyle davanın kabulüne, Kayseri İl Tüketici Hakem Heyetinin 26/08/2020 tarih 008220200000205 sayılı kararının "2.000,00-TL bedelin iadesi ve sözleşmenin iptaline," kısmının çıkarılarak "sözleşmenin iptaline," olarak değiştirilerek onanmasına, karar verilmiştir....
Sözleşmede, sözleşmenin devamı konusunda bir düzenleme bulunmamaktadır. Bununla birlikte il daimi encümeni, kira sözleşmesinin aylık 1.050 TL bedel üzerinden devamı konusunda 26.8.1999 tarihinde karar almıştır.Taraflar arasında görülen dava sonucunda davalının kiracılığı tespit edilmiş, Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’nin kararında da sözleşmenin aylık 1.050 TL bedelden yenilendiği vurgulanmıştır. Aslında burada ilk kira sözleşmesi sona ermiş bulunduğundan yeni kira bedeli üzerinden yapılmış yeni bir kira sözleşmesinin varlığından söz edilebilir. Kesinleşen yargı kararı ile de 15.2.1999 tarihinden itibaren aylık kira miktarı 1.050 TL olarak saptanmış olduğuna göre davacının aylık 1.050 TL’den hareketle kira farklarının tahsilini talep etmesinde bir usulsüzlük bulunmamaktadır.Mahkemece uyuşmazlık bu çerçevede değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekirken Yargıtay 13....