Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, sözleşmenin süresinden 1.065 gün önce davalı tarafından feshedildiği, davacı tarafından, sözleşmenin işlemeden kalan süresinin tamamı için mahrum kalınan kâr talebinde bulunulabileceği, kâr mahrumiyeti tutarının 1.189.267.41 TL olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüyle 1.189.267,41 TL’nin KDV’si ile birlikte 06/04/2013 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı akaryakıt dağıtım şirketi, davalı bayinin taraflar arasındaki akaryakıt bayilik sözleşmesini süresinden önce haksız şekilde feshettiğini belirterek mahrum kaldığı kar kaybının KDV’si ve temerrüt tarihinden işleyecek avans faizi ile tahsilini istemiştir....

    Sözleşmeyle bağlılık ilkesi gereğince de taraflar akdettikleri sözleşmedeki hüküm ve koşullar ile bağlıdır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 112. maddesi uyarınca “Borç hiç veya gereği gibi ifa edilmezse borçlu, kendisine hiçbir kusurun yüklenemeyeceğini ispat etmedikçe, alacaklının bundan doğan zararını gidermekle yükümlüdür.” TBK’nın kiraya verenin borçlarından olan teslim borcunu düzenleyen 301. maddesine göre de; kiraya veren, kiralananı kararlaştırılan tarihte, sözleşmede amaçlanan kullanıma uygun bir halde teslim ve sözleşme süresince bu halde bulundurmakla yükümlüdür. Geçerli bir kira sözleşmesi, tarafların birbirine uygun irade beyanları sonrası fesih ile mahkeme kararı ile ya da kiralananın yok olması ile sona erer. Aksi takdirde kira sözleşmesinin haksız feshedildiği hususu gündeme gelir. Kiracı haksız fesih halinde yoksun kalınan kar talebinde bulunabilir....

    Maddesinde belirtilen sözleşmeyi davalının tek taraflı feshinin sözleşmenin 7. maddesi ile çeliştiği gibi TBK'nın 20 ve devamı maddeleri çerçevesinde de geçersiz olduğu, davalının sözleşmenin feshi ile ilgili 7. maddeye uygun bir fesih ihbarında bulunmadığı, yapılan feshin geçersiz olduğu, geçersiz fesih sebebiyle de davacı yanın muhasip bilirikişi raporunda belirtildiği üzere, haksız fesihten dolayı 93.415,00 TL net kardan yoksun kaldığı gerekçesiyle davacı yanın ıslah talebi de nazara alınarak davadaki maddi tazminatın belirlenen bu miktar üzerinden kabulüne, ayrıca davalı yanın fiilinin niteliği ile yoğunluğu ve mevcut delil durumu nazara alınarak takdiren 10.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazla talebin reddine karar verilmiştır....

      , sözleşmenin haksız feshedildiği ihbar öneline uyulmadığı yönündeki iddialarının, yerinde olmadığı, bu bakımdan davacının kar kaybı ve yatırım giderleri ile manevi tazminat talebinin yerinde yerinde olmadığı, görüş ve kanaatine varılmıştır....

        - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasındaki sözleşmenin davalı tarafından haklı bir nedene dayanmadan ve hiçbir haklı ihbar ve ihtarda bulunulmaksızın feshedildiğini, müvekkilinin bu nedenle zarara uğradığını belirterek fazlaya dair hakkı saklı kalmak kaydıyla müvekkilinin uğradığı portföy tazminatı, yoksun kalınan kar, harcama ve masrafları, tüm hakediş alacakları ve manevi zararların tespiti ile 20.000 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, taraflar arasındaki sözleşmenin 22.2. maddesi uyarınca ... mahkemelerinin yetkili olduğunu, davacının iddialarının gerçekleri yansıtmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, taraflar arasında 01.03.2010 tarihinde imzalanan sözleşmenin 22.2. maddesinde İstanbul Mahkemelerinin yetkili olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle davanın yetki yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

          ve yıpranma payı düşülmüş haldeki faydalı ve zorunlu masraf toplamının KDV dahil 46.453,15 TL olarak hesap edilmiş ise de; bozmadan önce sunulan ıslah dilekçesi ile davacının inşaat ve dekorasyon masrafları yönünden talebini 35.820,00 TL üzerinden ıslah ettiği anlaşılmakla taleple bağlı kalınarak bu miktar üzerinden ve dava dilekçesi ile talep edilen miktar yönünden dava tarihinden, ıslah edilen miktar yönünden ıslah tarihinden faiz işletilmek suretiyle hüküm kurulmuş, bozma ilamı kapsamı dışında kalmakla kesinleşen davacının teminat mektubunun iadesine ve yoksun kalınan kar kaybına ilişkin talepleri yönünden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, yargılama aşamasında hakkında dava açılan davalı ......

            Noterliğinin 24.07.2020 tarih ve ... yevmiye numaralı ihtarnamesi ile haksız fesih nedeniyle 110.000,00 TL kar mahrumiyetinin 3 gün içerisinde ödenmesinin ihtar edildiği, ihtarnamenin davalıya 27.07.2020 tarihinde tebliğ ediliği, görülmüştür. Davalı tarafından keşide edilen ... 27. Noterliğinin 05.08..2020 tarih ve ... yevmiye numaralı cevabı ihtarnamesi ile kesilen faturaların ödeme gününde ödeneceğinin, servisteki gecikme ve aksaklıklar ve bunların düzeltilmemesi nedeniyle sözleşmenin tek taraflı olarak haklı nedenle feshedildiğinin bildirildiği görülmüştür. Taraflar arasındaki ihtilaf sözleşmenin feshinin haklı nedene dayanıp dayanmadığı, davacının kar mahrumiyeti talep edip edemeyeceği ve kar mahrumiyeti oluşması halinde miktarı miktarı noktalarında toplanmakta olup, tüm deliller toplandıktan sonra bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır....

              Noterliğinin 24.07.2020 tarih ve ... yevmiye numaralı ihtarnamesi ile haksız fesih nedeniyle 110.000,00 TL kar mahrumiyetinin 3 gün içerisinde ödenmesinin ihtar edildiği, ihtarnamenin davalıya 27.07.2020 tarihinde tebliğ ediliği, görülmüştür. Davalı tarafından keşide edilen ... 27. Noterliğinin 05.08..2020 tarih ve ... yevmiye numaralı cevabı ihtarnamesi ile kesilen faturaların ödeme gününde ödeneceğinin, servisteki gecikme ve aksaklıklar ve bunların düzeltilmemesi nedeniyle sözleşmenin tek taraflı olarak haklı nedenle feshedildiğinin bildirildiği görülmüştür. Taraflar arasındaki ihtilaf sözleşmenin feshinin haklı nedene dayanıp dayanmadığı, davacının kar mahrumiyeti talep edip edemeyeceği ve kar mahrumiyeti oluşması halinde miktarı miktarı noktalarında toplanmakta olup, tüm deliller toplandıktan sonra bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır....

                un tedarikçi-davacı açısından bir sorumluluğunun olmayacağının düzenlendiği ve tarafların kabulünde olduğu anlaşılmakla, davacının kar mahrumiyeti talebinin yerinde olmadığı, davacının davalıdan sözleşmenin feshi nedeni ile uğradığı menfi ve müspet zararlarının tazminini talep etme hakkının bulunmadığı kanaatine varılmakla, davacının davasının reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                  Taraflar arasındaki Bayilik Sözleşmesi ve Protokol davalı tarafından haksız olarak feshedildiğinden bu kapsamda, davacı tarafça davalı şirkete ödendiği çekişmesiz bulunan 1.068.600,00.-TL tutarındaki prim alacağının davacıya ödenmesi gerekmektedir. Davacının prim alacağı için KDV isteminde bulunmuş ise de, davalı tarafından düzenlenen faturaların KDV beyannamelerinde indirime konu edilmesi ve söz konusu iade bedeli için davacı tarafından herhangi bir faturanın düzenlenmemesi nedeniyle KDV istemi yerinde görülmemiştir. Sözleşmenin süresinden önce ve haksız şekilde davalı tarafdan feshi nedeniyle davacı mahrum kalınan kâra ilişkin istemde bulunabilecektir. Davacının bu sözleşmenin feshi sonrasında aynı bölgede 6 aylık makul bir süre sonucunda yeni bayilik anlaşması yapabileceği kabul edilerek mahrum kalınan kâr kaybı tutarının 191.703,20.-TL olduğu sonucuna varılmıştır....

                    UYAP Entegrasyonu