Üyesi Eczanelerden İlaç Teminine İlişkin Protokol” sözleşmesi bulunduğunu, sözleşmesinin davalı tarafından yürürlükte bulunmayan 2009 yılına ait protokol dayanak gösterilerek feshedildiğini, fesihte delil ve bilgi açıklanmadığını,bildirimde sadece protokolün 6.3.24 ve 4.3.6 maddeleri gereği yapıldığının bildirildiğini,halen 2012 tarihli protokolün yürürlükte olduğunu, yürürlükte olmayan protokol dayanak gösterilerek yapılan işlemin yasal olmadığını, sözleşmesinin 1 yıl süre ile feshedildiğini, kabul anlamına gelmemek üzere fesih süresinin 3 ay olması gerektiğini belirterek ve dilekçede açıkladığı diğer nedenlerle sözleşmenin feshinin geçersizliğinin tespiti ile iptaline ve 35.211,60 TL. reçete bedelinin işlemiş ve işleyecek faizi ile birlikte mahsup işleminin iptaline, sözleşmenin devamına karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, taraflar arasında mevcut “......
Davalı, sözleşmenin feshinin haklı nedene dayalı olduğunu beyanla davanın reddini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kira sözleşmesinin feshinin tesbiti ve alacak Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kira sözleşmesinin feshinin tesbiti ve alacak davasına dair karar, davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğinin tespiti ve alacak istemlerine ilişkindir. Mahkemece kira sözleşmesinin haklı nedenlerle feshedildiğinin tespitine,sair hususlarla ilgili talepler atiye bırakıldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, davalı ......
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, yasaklama kararının davacı ile idare arasındaki sözleşmenin süresi dolduktan sonra verildiği, sözleşmenin feshinin 4735 sayılı Kanun'un 22. maddesinde belirtilen sürelere riayet edilmeksizin gerçekleştirildiği, davacı tarafından 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu'na 7161 sayılı Kanun ile eklenen geçici 4. maddesi kapsamında sözleşmenin tasfiye edilmesinin talep edilmesine rağmen bu talebinin reddedildiği, yasaklama kararının anılan Kanun'un 58. maddesine göre 45 günlük süre içerisinde tesis edilmediği, davacı ile aynı durumda olan başka istekliler hakkında yasaklama kararı verilmeyerek ayrımcılık yapıldığı, sözleşmenin feshedilmesi üzerine adli yargı mahkemelerinde sözleşmenin feshinin geçersizliğinin tespiti istemli davanın açılmış olması sebebiyle Mahkeme kararının eksik incelemeye dayandığı ileri sürülmektedir....
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, yasaklama kararının davacı ile idare arasındaki sözleşmenin süresi dolduktan sonra verildiği, sözleşmenin feshinin 4735 sayılı Kanun'un 22. maddesinde belirtilen sürelere riayet edilmeksizin gerçekleştirildiği, davacı tarafından 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu'na 7161 sayılı Kanun ile eklenen geçici 4. maddesi kapsamında sözleşmenin tasfiye edilmesinin talep edilmesine rağmen bu talebinin reddedildiği, yasaklama kararının anılan Kanun'un 58. maddesine göre 45 günlük süre içerisinde tesis edilmediği, davacı ile aynı durumda olan başka istekliler hakkında yasaklama kararı verilmeyerek ayrımcılık yapıldığı, sözleşmenin feshedilmesi üzerine adli yargı mahkemelerinde sözleşmenin feshinin geçersizliğinin tespiti istemli davanın açılmış olması sebebiyle Mahkeme kararının eksik incelemeye dayandığı ileri sürülmektedir....
feshinin sözleşmeye ve yasaya aykırı olduğunun tespiti talebinin hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine, yetkili servis sözleşmesinin feshinin geçersizliği ve sözleşmenin devamına yönelik talebin ise esastan reddine karar verilmiş, kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16....
Mahkemece, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti talep edilmediği halde, davacının taleplerinin reddedilme gerekçesi olarak belirlendikten sonra ayrıca, hüküm bölümünde sözleşmenin geçersiz olduğunun tespitine karar verilmesi HUMK'nın 74. (HMK. md. 26/1) maddesinde düzenlenen taleple bağlılık ilkesine aykırı olmuştur. Mahkeme kararının bu sebeple bozulması gerekir ise de, yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün HUMK'nın 438/VII. maddesi gereğince düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ: İlk derece mahkemesince; "...1- Davacının, davalı kurum ile aralarında yapmış oldukları sözleşmenin davalı kurum tarafından yapılan feshin geçersizliğinin tespiti isteminin KABULÜ ile, Davalı kurumun davacı ile aralarında yapılmış bulunan sözleşmenin feshine ilişkin kararının geçersizliğinin tespiti ile mevcut muarazanın giderilmesine,2- Davacının faturalandırılmış alacakları için 1000 TL, fatura edilemeyen alacakları için 1000 TL uğradığı maddi zarar için 1000 TL maddi tazminat talebi hususunda vazgeçme nedeniyle HÜKÜM OLUŞTURULMASINA YER OLMADIĞINA ..." şeklinde hüküm kurulmuştur. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur....
, davalının sözleşmeyi haksız olarak kendisine borç bıraktığını, sözleşme için 7.000 TL damga vergisi, 30.000 danışmanlık ücreti, 58.000 TL muhasebe ücreti ödendiğini ve zarara uğradıklarını iddia ederek; sözleşmenin feshinin geçersizliğinin ve davalıya 63.960 TL borçlu olmadığının tespitine, haksız fesih sebebiyle maruz kaldığı zararlar, masraflar, mahrum kalınan hak ve alacaklar için belirsiz alacak davası olarak 300 TL, 300 TL masraflar ve 400 TL mahrum kalınan hak ve alacaklar olmak üzere şimdilik 1.000 TL'nin 23.01.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ortak girişim sözleşmesinin ve buna bağlı danışmanlık sözleşmesinin feshinin geçersizliğinin tespiti istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 09.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....