Ancak, asıl dava paydaşlararasında elatmanın önlenmesi isteğine ilişkin olup paya vaki elatmanın önlenmesi istenildiğine göre "taşınmazın tamamına elatmanın önlenmesine" şeklinde hüküm kurulması doğru değil ise de anılan bu husus yeniden yargılamayı gerekli kılmadığından hükmün 2.fıkrasındaki; "Davacı ...'in davalılar ..., ..., ..., ... ve ... ...'e karşı açmış olduğu davanın kabulü ile davacı adına tesciline karar verilen taşınmaza elatmanın önlenmesine" tümcesinin hüküm yerinden çıkarılarak yerine, "Davacı ...'in davalılar ..., ..., ..., ..., ... 'e karşı açmış olduğu davanın kabulü ile davacı adına tesciline karar verilen 48 parseldeki 1/3 paya vaki elatmanın önlenmesine" ibaresinin yazılmasına, hükmün bu şekliyle 6100 sayılı H.M.K.'nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nın 438/7. maddesi uyarınca kararın DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 02.07.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, davacı lehine TMK 724. ve 725. maddeleri uyarınca temliken tescil koşullarının gerçekleşmediği, mülkiyetin tespiti, muhdesata elatmanın önlenmesi ve ecrimisil koşullarının gerçekleşmediği, davaların ispatlanamadığı nedenleriyle asıl dava ve birleştirilen 2014/235 Esas sayılı davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı ve birleştirilen dosyaların davacısı vekili temyiz etmiştir. Dava ve birleştirilen davalar, muhtesatın mülkiyetinin tespiti, muhtesata elatmanın önlenmesi, ecrimisil ve TMK'nın 725. maddesi gereğince temliken tescil isteğine ilişkindir. Dosya içerisindeki tapu kayıtlarına göre TMK 725. maddesine dayalı taşkın inşaat nedeniyle temliken tescile ilişkin davada dosya içerisindeki 173 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 700/2124 paylı maliki davacı ... dışında kızı ...'in 1427/2124 payı ile başka müşterek paydaşı bulunduğu halde, TMK 725. maddesine dayalı taşkın inşaat nedeniyle temliken tescile ilişkin davada davacı olarak yer almadığı anlaşılmıştır....
Somut olayda davaya dayanak yapılan 10/01/2020 tarihli "Ticari Kira Sözleşmesi"nin incelenmesinden; konusunun, taraflar arasında sözleşmede adresi yazılı taşınmazın 10 yıl süre ile kiralanmasına ilişkin olduğu ve tadilata ilişkin özel şartlar taşıdığı, bu haliyle sözleşmenin TBK'nın 299.vd. maddelerinde düzenlenen "Kira Sözleşmesi" niteliğinde olduğu; özel şartlarda kararlaştırılan hükümlerin, davacı tarafın ileri sürdüğü eser ve hizmet sözleşmesinin unsurlarını taşımadığı; dolayısı ile eldeki davanın kira sözleşmesinden kaynaklı kiralanan taşınmazın tahliyesi ile sözleşmenin ihlali iddiasına dayalı cezai şart istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK'nın 4.maddesi gereğince tarafların sıfatına bakılmaksızın aralarındaki uyuşmazlığa bakma, delilleri değerlendirme ve uyuşmazlığı çözme görevinin Sulh Mahkemelerine ait olduğu anlaşılmış olup, mahkememizin görevsizliğine ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir....
Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 18.11.2013 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukuna dayalı elatmanın önlenmesi ve kal talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 02.06.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili ve bir kısım davalılar tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, komşuluk hukukuna dayalı elatmanın önlenmesi ve kal isteğine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali, tescil ve elatmanın önlenmesi davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Orman Yönetimi ve ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... Yönetimi, davalı adına tapuda kayıtlı ... Köyü 2760 parsel sayılı 3580 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, kısmen kesinleşmiş orman tahdit sınırları içinde kaldığı iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne ve dava konusu parselin 1254 m2 bölümünün orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline, elatmanın önlenmesi talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali, tescil ve elatmanın önlenmesi niteliğindedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali, tescil ve elatmanın önlenmesi davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Orman Yönetimi ve ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... Yönetimi, davalı adına tapuda kayıtlı Değirmençay Köyü 2760 parsel sayılı 3580 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, kısmen kesinleşmiş orman tahdit sınırları içinde kaldığı iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne ve dava konusu parselin 1254 m2 bölümünün orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline, elatmanın önlenmesi talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali, tescil ve elatmanın önlenmesi niteliğindedir....
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dava, kooperatif ortaklığının sonlanması sebebine dayalı elatmanın önlenmesi ve ecrimisil bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı üyenin ihracına karar verildiği ve davalının süresi içinde ihraç kararının iptali için dava açmadığından ihracın kesinleştiği benimsenerek davanın kabulü yoluna gidilmişse de; davalı vekilinin temyiz dilekçesine ekli belgelerden, karar tarihinden sonra, ihraç prosedüründe tebligatların usulsüzlüğüne ve diğer nedenlere dayalı olarak ihraç kararının iptali davası açıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, ihraç kararının iptali istemine ilişkin davanın, işbu dava sonucunu doğrudan etkileyeceği açık olmakla, anılan dava sonucu beklenmek suretiyle bir karar verilmesi amaca uygun olacağından, kararın bozulması gerekmiştir. 2- Bozma nedenine göre, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir....
Maddesinden kaynaklanan mülkiyet hakkına dayalı olarak elatmanın önlenmesi isteğinde bulunduğu, her ne kadar davacı ve davalı tacir olsa dahi uyuşmazlığın tarafların ticari işletmesiyle ilgisinin bulunmadığı, esasen dava dilekçesinde de bu yönde bir iddiaya yer verilmediği, davanın bu özelliği itibariyle mutlak ve nispi ticari dava olarak nitelendirilemeyeceği ve TTK hükümlerinin veya özel kanun hükümlerinin uygulanmasını gerektirir ticari bir uyuşmazlıktan söz edilemeyeceği, uyuşmazlığın çözümünün genel mahkemelerin görev kapsamında kaldığı sonucuna ulaşılmaktadır. Aksi uygulamanın, asliye ticaret mahkemelerinin kuruluş amacına ve niteliğine aykırı düşeceği açıktır. O halde davacı, mülkiyet hakkına dayalı olarak elatmanın önlenmesi isteği ile eldeki davayı açtığına göre taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözüm yerinin 6100 sayılı HMK’nin 2. maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesi olduğu, Ankara 5....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ -ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi-ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı ve davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ... 'nün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Davacı, maliki olduğu 176 ada 28 parsel sayılı taşınmazdaki meskenin, eski eşi olan davalı tarafından haklı ve geçerli bir nedene dayanmaksızın, konut olarak kullanmak suretiyle müdahale edildiğini ileri sürerek, davalının el atmasının önlenmesine, taşınmazdan tahliyesi ile 6.000,00TL ecrimisile karar verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali, tescil ve elatmanın önlenmesi Davacı-karşı davalı ... ile davalı-karşı davacı ......