WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sözleşmenin tarafı olan davacıyı bağlayıcı nitelikteki bu madde gereğince, sözleşmenin feshinden sonraki dönem için büfeyi işletememekten kaynaklanan zarar istenemez. O halde, mahkemece davanın tümden reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile maddi tazminat isteminin kabulüne karar verilmesi doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 16/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre taraf vekillerinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Dava, sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. Alınan ilk bilirkişi raporuyla davacının Ağustos 2014 ten önce iş bulamayacağı, sözleşmenin fesih tarihi olan 27/11/2013 ten sonraki sekiz buçuk ay iş bulabileceğinin öngörülemeyeceği belirtilmiş, ikinci bilirkişi raporuyla ise davacının dava dilekçesinde belirtilen nitelikleri ile taraflar arasındaki sözleşmenin feshinden itibaren birkaç haftada kolaylıkla iş bulabileceği ifade edilmiştir....

      Asliye Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak hukukuna ilişkin davada ... 6.Asliye Ticaret ve 1.Fikri ve Sınai haklar Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, franchising sözleşmesinin feshinden kaynaklanan tazminat ve cezai şart istemine ilişkindir. ... 6. Asliye Ticaret Mahkemesince,davanın franchise sözleşmesinin feshinden kaynaklanan tazminat ve cezai şart taleplerine ilişkin olduğu,uyuşmazlık konusu franchise sözleşmesi davalının marka hakları ile ilgili bulunduğundan Fikri ve Sinai Haklar Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 1....

        Davalı, davanın zaman aşımına uğradığını sözleşmenin ifa edilmemesinden davacı yanın daha fazla kusurlu olduğunu, birinci ihale ile ikinci ihale arasında uzun bir süre geçtiğini buda zararın büyümesine sebep olduğunu belirterek davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2008/8073-2009/603 2-Davalı, sözleşmenin 27.12.2005 tarihinde feshinden sonra yaklaşık bir yıl süre geçtikten sonra ikici ihalenin 9.11.2006 tarihinde yapıldığını belirtmiştir. Davacı sözleşmenin feshinden sonra derhal ikinci ihale yapımı için gerekli işlemleri yapıp 2.nci ihaleyi gerçekleştirmemekte kusurlu davranmış zararının artmasına neden olmuştur....

          Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı ile davalı arasında --- olduğu ve sözleşmenin davalı tarafından feshedildiği konusunda taraflar arasında herhangi bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık ise sözleşmenin feshedilmesinin haklı olup olmadığı noktasındadır. Bilirkişi raporunda da belirlendiği üzere; davacı tarafından sözleşmede belirlenen hedef satış oranlarının sağlanamaması, hizmet standartlarına uyulmaması, sözleşmede belirtilen ---- yeteri kadar sağlanamaması, teminat mektubu sunulmaması gibi eylemler davacı tarafın sözleşmede taahhüt edilen yükümlülüklerin yerine getirmediğini göstermekte olduğundan sözleşmenin davalı tarafından haklı nedenle feshedildiği kanaatine varılmış, davacının maddi ve manevi tazminat talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....

            Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, davacı tarafından sunulan defter ve kayıtlara göre; sözleşmenin haksız feshinden ötürü bilirkişice belirlenmiş bulunan 155,35 TL'lik aylık yoksun kaldığı kar miktarının 12 ile çarpılması sonucunda 1.864,27 'lik yoksun kaldığı karın davalıdan tahsilini talep edebileceği, ancak yoksun kalınan kar yönünden talebin 1.000,00 TL olduğu, davacının manevi tazminat talebi yönünden ise sözleşmenin haksız olarak fesih edilmesinin mutlak olarak davacı tüzel kişiliğinin ticari itibar ve piyasadaki imajına zarar verdiğine ilişkin herhangi bir delil bulunmadığı gerekçesiyle manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....

              Mahkemece sözleşmenin feshinden sonra davalının sözleşmedeki başka bayilik alınmayacağına ilişkin hükümle bağlı tutulamayacağı, yapılan tespitte de davacı tarafından başka su markasından söz edilmediği gibi davacıya ait markanın yazılı olduğu dolu su damacanalarının bulunduğu, davacının markasının kötülendiğine ilişkin yeterli delil olmadığı, kar kaybı için haklı feshin gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 2 adet soğutucunun davacıya aynen iadesine, aynen iade olmadığı takdirde bedeli olan 555.11 YTL dahil olmak üzere toplam 3.841.90 YTL cari hesap alacağının dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin maddi tazminat ve manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

                Eldeki dava, sözleşmenin haksız feshinden kaynaklanan yoksun kalınan kazanç ile bedeli ödenmeyen müteahhitlik bedeli ve masrafların ödenmesi istemine ilişkindir. Davada, düzenleme şeklinde taşınmaz satış ve payı karşılığı inşaat sözleşmesinin (91/8 parsel taşınmaz) davalı tarafça haksız feshi nedeniyle müvekkilimin yoksun kaldığı kardan bugünkü karşılığı olarak şimdilik 25.000.00 TL ile davalının şifahi sözleşme ile renovasyonunu müvekkilime yaptırttığı inşaattan (248 ada) kaynaklanan masraflar ve müteahhitlik hak ediş bedeli olarak şimdilik 25.000,00,TLnin davalıdan tahsili istenmiştir....

                  - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında imzalanan 12/03/2009 tarihli Bayilik Sözleşmesine aykırı davranışlar nedeniyle bayilik sözleşmesinin müvekkili tarafından haklı nedenle feshedildiğini, davalının 5.747 adet tüpü iade etmediğini ayrıca yine sözleşme kapsamında müvekkilinin cezai şart talep etme hakkının bulunduğu, öte yandan, sözleşmenin feshinden dolayı müvekkili şirketin kar mahrumiyetine uğradığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik tüplerin iade edilmemesinden kaynaklanan tazminat bedeli 3.000 TL , cezai şart olarak 4.000 TL, kar mahrumiyeti alacağı 3.000 TL olmak üzere toplam 10.000 TL'nin, fesih ihtarının tebliğ tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davacının ...'...

                    Dava; sözleşmenin feshinden kaynaklanan Tazminat davasıdır. 7155 sayılı Kanun ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na eklenen ve 01.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren, 5/A maddesi ile getirilen “Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.” hükmü uyarınca ''konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkındaki ticari davalarda'' dava açmadan önce arabuluculuğa başvurmak zorunlu hale gelmiş, eş söyleyişle arabuluculuğa başvurmak dava şartı haline getirilmiş bulunmaktadır....

                      UYAP Entegrasyonu