Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemenin nitelendirmesine göre, uyuşmazlık; davalının kâr payı karşılığında davacıya ait hastanede kurduğu kardiyoloji ve kalp damar cerrahisi bölümünün işletmeciliği işini içeren ve adi ortaklık niteliğindeki sözleşmenin feshinden kaynaklanan tazminatın tahsili istemine ilişkin olup, hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek .... Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, ........2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TESCİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava, taraflar arasındaki sözleşmenin feshinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 16.01.2016 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.02.2016 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 13.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın 13.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE,1.9.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Ve 2021/1070 K.Sayılı kararında,Taraflar arasında imzalanan 01/01/2012 tarihli Ticari Üretim Sözleşmesi esas alınarak davacı talepleri değerlendirilmeye alındığı,bilirkişi heyetinin 22/10/2021 tarihli raporu denetime elverişli bulunduğundan hükme esas alındığı belirtildiğini, -Yerel mahkemenin uyuşmazlığı “sözleşmenin haksız fesihten kaynaklanan tazminat istemi" olarak özetlemiş olması hatalı olduğunu, doğrusunun "sözleşmenin hem haksız hem de bildirimsiz feshinden kaynaklı tazminat talebi" olduğunu, -Sözleşme bildirim şartına uygun mu feshedilmiştir, aykırı mı fesih edilmiştir yerel mahkemece hiç tartışılmadığını, mahkeme bu hususunun hiç araştırmadığını, bir sözleşmeyle iki ay diğer sözleşmede 15 gün öncesinden fesih yapılacağı ihtar edilmiş olmasının şart iken bildirimsiz tek taraflı günlük fesih gerçekleştiğini, yerel mahkeme bu hususu kesinlikle araştırmdığını, davalının bildirim şartına uyup uyumadığını irdenlemediğini, -İş bu sözleşme haksız mı fesih edilmiştir yoksa usule uygun...

        DAVA : Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 26/02/2018 BİRLEŞEN ... 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ'NİN 2022/427 ESAS SAYILI DAVASINDA; DAVACI .... DAVALI :........

          Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 09/06/2014 NUMARASI : 2014/196-2014/306 Taraflar arasındaki sözleşmenin haksız olarak feshedildiğinin tespiti ile sözleşmenin feshinden kaynaklanan zarar ziyanın tazmini davasının reddine dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, duruşma için belirlenen 09/02/2016 günü taraf vekillerinin yüzlerine karşı duruşmaya başlanarak sözlü açıklamaları da dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü....

            Karşı davada ise, kiracının sözleşmeden kaynaklanan edimlerini yerine getirmemesi nedeniyle, hasılat kira sözleşmesi münfesih hale geldiğinden sözleşmenin feshinin tespiti istenmiştir. Mahkemece, kira sözleşmesinin ifasında mevzuattan kaynaklanan imkansızlık bulunduğundan asıl ve karşı davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı kiracı temyiz etmiş, hüküm Dairemizin 5.10.2006 tarihli ilamı ile ve ilamda yazılı nedenlerle bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyulmuş, karşı davanın reddine, asıl davada ise davacı zararı olarak bilirkişilerin bulduğu toplam 92.600 TL.nin karşı davacı ve davalıdan tahsiline karar verilmiştir....

              Yüklenici sözleşmenin haksız feshinden kaynaklı zararını talep ederken emlakçıya vermiş olduğu ücret ile yapılan noter masraflarını istemiştir. Sözleşmenin haksız feshinde davacı taraf yapmış olduğu masrafları ve mahrum kaldığı karı talep edebilmektir. Bu durumda sözleşmenin feshinin haklı olup olmadığı hususu önem kazanmaktadır. Mahkemece feshin haklı olup olmadığı tartışılarak bu husus belirlendikten sonra davacının talep ettiği tazminat kalemlerinin menfi zarar mı yoksa müspet zarar mı olduğu konusunda HMK’nın 31. maddesine göre davacıdan açıklama talep edilerek davacı talepleri doğrultusunda inceleme yapılması suretiyle sonuca gidilmesi gerekirken, feshin haklı olup olmadığı tartışılmaksızın sözleşmede yazılı olan cezai şartın yarısına hükmedilerek karar verilmesi doğru olmamıştır....

                ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/461 Esas KARAR NO : 2023/86 DAVA : Tazminat (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 29/12/2017 KARAR TARİHİ : 01/02/2023 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 01/12/2015 tarihinde 5 yıl süreli bayilik sözleşmesi imzalandığını, davalının müvekklinin bayiliğini yaptığını, davalının ayrı ayrı gönderdiği ihtarnamelerle söz konusu sözleşmeyi feshettiğini, davalının sözleşme fesih sebeplerinin hem hukuka hem de sözleşme hükümlerine aykırı olduğunu, davalının uyarıda bulunmadığın, sözleşme feshi sebepleri sözleşmeyi feshetme gerekçesi oluşturduğunu, 5 yıl süreli sözleşmesinin feshedilmesinin haksız olduğunu, müvekkilinin zararına sebep olduğunu, uğradığı zararı müspet zarar ve sözleşme hükümleri çerçevsinde cezai şart ödemekle yükümlü...

                  ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/461 Esas KARAR NO : 2023/86 DAVA : Tazminat (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 29/12/2017 KARAR TARİHİ : 01/02/2023 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 01/12/2015 tarihinde 5 yıl süreli bayilik sözleşmesi imzalandığını, davalının müvekklinin bayiliğini yaptığını, davalının ayrı ayrı gönderdiği ihtarnamelerle söz konusu sözleşmeyi feshettiğini, davalının sözleşme fesih sebeplerinin hem hukuka hem de sözleşme hükümlerine aykırı olduğunu, davalının uyarıda bulunmadığın, sözleşme feshi sebepleri sözleşmeyi feshetme gerekçesi oluşturduğunu, 5 yıl süreli sözleşmesinin feshedilmesinin haksız olduğunu, müvekkilinin zararına sebep olduğunu, uğradığı zararı müspet zarar ve sözleşme hükümleri çerçevsinde cezai şart ödemekle yükümlü...

                    Acenteliği Sözleşmesi bulunduğu ve davacı henüz işe başlamadan davalı tarafça sözleşmenin feshedildiği, sözleşmenin 13. maddesinde fesih hallerinin düzenlendiği, yine aynı maddede acentenin feshe itiraz edemeyeceğinin ve tazminat talep edemeyeceğinin belirtildiği, sözleşmenin bu madde dolayısıyla genel işlem şartlarından fiili tekel kapsamına girdiği ve feshin anılan madde uyarınca haklı olmadığı;ancak davacının fesih sonrasında teminatını geri aldığı, eğitim seminerlerine gidilmiş olmasının maddi zarar olarak değerlendirilemeyeceği, her hangi bir kar kaybının bulunmadığı ve maddi zararın oluşmadığı, yine tarafların özgür iradesi ile düzenlenmiş sözleşmenin feshi halinde manevi tazminat istenemeyeceği, manevi tazminatın koşullarının oluşmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu