Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

bölümü 68.000,00 TL bedel karşılığında satın aldığını ve satış bedelinin nakden ödediğini sözleşmede teslim tarihini ''bütün binaların kat irtifak tapularının alınmış olması ve iskan zamanı '' olarak belirtildiğini bu şekilde tarihi belli olmayan ibarenin 6502 sayılı kanuna aykırı olduğunu teslim süresinin 36 ayı geçemeyeceğini sözleşme tarihinden ihtarname tarihine kadar 29 ay sürenin geçtiğini ancak teslimin yapılmadığını be nedenle sözleşmenin feshi ve denkleştirici adalet ilkesine göre alacağın ödenmesi konusunda ihtara rağmen paranın iade edilmediğini alacağın tahsiline ilişkin İstanbul Anadolu 18....

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ : ...Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki akdin feshi ve menfi zarardan doğan alacak davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacılar vekili, taraflar arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin davalının kusuru nedeniyle ifasının imkansız hale geldiğini ileri sürerek, sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğinin tespiti ile menfi zararın tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir....

    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1)Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2)Dava, taraflar arasındaki 03/08/2007 tarihli distribütörlük sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle doğduğu iddia edilen müspet ve menfi zararın tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece benimsenen bilirkişi kurulu raporu doğrultusunda davacının davalıdan kar mahrumiyeti ve demirbaş zararını isteyebileceği sonucuna varılarak yazılı şekilde hüküm tesis edilmiştir....

      Asıl dava, davacı yüklenicinin sözleşmenin feshi nedeniyle imalat ve masraf bedellerinin tahsili istemine ilişkin olup, birleşen dava, davacı arsa sahiplerinin uğradıkları menfi ve müspet zararlar ile manevi tazminat talebine ilişkindir. Mahkemece, asıl davanın reddine birleşen dava bakımından ....000, 00 TL kira tazminatın kabulüne, diğer taleplerin reddine karar verilmiştir. ...- 5219 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonucu HUMK'nın 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı, 5236 sayılı Kanun'un .... maddesiyle HUMK'na eklenen Ek-Madde ...'tc öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında 2015 yılı için ....080,00 TL TL'dir....

        - KARAR - Davacılar vekili, taraflar arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince, davalı yüklenicinin zamanında inşaat ruhsatını almadığını, davacılarda, davalının işi süresinde bitiremeyeceği inancı oluştuğunu ve güvenlerinin kalmadığını ileri sürerek, sözleşmenin feshini ve kesilen zeytin ağaçları nedeniyle oluşan zararın tahsilini; karşı davada, davacı yüklenici vekili, sözleşme nedeniyle yapılan masrafların ve menfi zararın tahsilini talep ve dava etmişlerdir. Taraf vekilleri, davaların reddini istemişlerdir....

          - K A R A R - Dava, güvenlik hzmetleri sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle cezai şart ile Nisan ayı hizmet bedelinin tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı vekili, davacının güvenlik hizmetini gereği gibi yerine getirmediğinden sözleşmenin feshi yoluna gidildiğini bildirerek, davanın reddini isetemiştir. Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre; davacının, güvenlik sözleşmesinin davalı tarafından haksız olarak feshedildiğini ispat edemediği, davacının sözleşmeyi haksız olarak feshettiğinden sözleşmenin ilgili maddeleri gereğince davalının davacıdan 11.222,01 TL cezai şart talep edebileceği, davalının, Nisan ayı fatura miktarı olan 3.930,71 TL yönünden takas ve mahsup talebinin yerinde olduğu, bu durumda da davacının takip tarihi itibariyle alacağının bulunmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

            Dosya kapsamından davacı ile davalı kurum arasında sözleşme düzenlendiği, sözleşme gereğince davacının sözleşmenin 6.3.17 maddelesine aykırı davrandığı gerekçeleri ile sözleşmesinin feshedildiği,feshin haksız olduğuna ... 6. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2010/139 esas sayılı dosyası ile karar verildiği, sözleşmenin feshinin iptaline ilişkin karar Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği, eldeki davanın konusunun ise davalı kurum tarafından sözleşmenin feshi nedeni ile oluşan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....

              Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tazminat davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, sözleşmenin feshi nedeniyle cari yıl kira bedelinin tazminat olarak tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde, .... ... ..., .... .... Polikliniği mahallinde bulunan kantin ve çay ocağının kiralanması hususunda yapılan ihale neticesinde davalı ile 27/03/2014 tarihli, ... yıl süreli sözleşme düzenlendiğini, davalının .../08/2014 tarihli dilekçe ile kirayı ödeyemeyeceği gerekçesi ile 06/08/2014 tarihinde kantini boşalttığını bildirerek sözleşmenin feshi talebinde bulunması üzerine, .............

                Davalı vekili, finansal kiralama sözleşmesi gereğince ödemekle yükümlü olduğu kira bedellerini ödemediğinden sözleşmenin feshedildiğini, davacı tarafın sözleşmenin feshine kadar ki ödemiş olduğu kira ödemelerinin sözleşme gereğince kullanımının bir karşılığı olduğunu, sözleşmenin feshi halinde bunların iadesinin mümkün olmadığını, kiracı tarafın ayrıca Finansal Kiralama Kanunu'nun 25. maddesi hükmü uyarınca sözleşmenin feshi halinde vadesi gelmemiş kiraları ve müvekkili kiralayan şirketin bunu aşan zararlarını da ödemekle yükümlü olduğunu ileri sürerek bu nedenlerle davanın reddini istemiştir....

                  Mahkemece, asıl davanın kısmen kabulü ile 02.03.2005 tarihli sözleşmenin feshine, 40.000,00 TL menfi zararın tahsiline, karşı davanın reddine dair verilen karar, Dairemizin 13.03.2014 tarih ve 374 E., 1917 K. sayılı ilamıyla; davacı arsa sahipleri tarafından BK'nın 106. maddesindeki seçimlik haklardan sözleşmenin geriye etkili feshi seçimlik hakkının kullanıldığı, fesih isteyen ve fesihte haklı olan tarafın BK'nın 108/2. maddesi uyarınca menfi zararı talep etme hakkı bulunduğu, dava dilekçesindeki anlatımdan ve mahkemece hükme esas alınan bilirkişi kurulunun sözleşmenin bitmesi gereken tarih ile dava tarihi itibariyle binanın değerini belirleyerek farkın davacıların zararını oluşturduğu yolundaki hesap şekli ve görüşünden talebin ve hüküm altına alınan tazminatın müspet zarar niteliğinde olduğu, bu durumda talebin reddi gerektiği belirtilerek bozulmuştur....

                    UYAP Entegrasyonu