Dava, sözleşmenin haksız feshi nedeni ile sözleşmeden doğan cezai şartın ve cari hesap alacağının tahsili istemine ilişkindir. Somut olayda; davalının davacı bayiinin bölgesi dahilinde satış yaparak sözleşmeye aykırı davrandığı gibi sözlemeyi haklı neden göstermeksizin haksız olarak feshettiği sabit olup, mahkemenin bu yöndeki kabulünde isabetsizlik bulunmamaktadır. Taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 6.3 maddesinde “Mücbir sebepler dışında, herhangi bir nedenle .... veya ...'in bu protokolü ihlal etmesi veya tek taraflı feshi halinde...'ın veya ...'in yaptığı yatırım, tanıtım, verdiği hizmetler karşılığı olarak tarafların tazminat talep etme hakkı vardır. Taraflar bu tazminat bedeli karşılığı, 200.000 (ikiyüzbin) ... Doları (USD) cezai şart ödemeyi kabul eder.” denilmiştir....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl ve karşı dava yanlar arasında imzalanan 22.03.2004 tarihli taşeron sözleşmesinden kaynaklanmış olup asıl davada sözleşmenin feshi ile kira geliri karşılığı gecikme tazminatı, eksik ve kusurlu iş bedeli, manevi tazminat ile hatalı ve eksik imalâtlar sebebiyle iade edilmesi gereken alacağın tahsili, karşı dava ise manevi tazminat ile fazla imalât bedellerinin ödetilmesi istemlerine ilişkindir....
zorunda kalmaları nedeniyle yaptığı harcamalar ve sözleşmenin kalan süresi için maddi tazminat ile kullanamamasından dolayı manevi tazminat istemi ile eldeki davayı açmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, TAZMİNAT, SÖZLEŞMENİN FESHİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı, maliki olduğu 208 parseldeki 264/11347 payının davalı ... ile yapılan sözleşme uyarınca davalı ...'e satış suretiyle devredildiğini, davalıların sözleşmedeki karşı edimlerini yerine getirmediklerini, getirme imkanlarının da bulunmadığını ileri sürerek, sözleşmenin feshi, tapu iptali, tescil veya tazminat isteğinde bulunmuştur. Davalılar, iddiaların yersiz olduğunu, adi sözleşmeye dayanılarak iptal tescil istenemeyeceğinı, sebepsiz zenginleşme isteğinin zaman aşımına uğradığını bildirip, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davacı ve davalı ... arasında karşılıklı edimler yüklenerek harici sözleşme yapıldığı, davacının edimlerini yerine getirdiği, davalı ...'in yerine getirmediği davacının verdiğini geri isteme hakkı bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....
Davacının iş aktinin fesih tarihi 10.09.2012 olup, yanlar arasında belirsiz süreli hizmet sözleşmesi bulunup böyle bir sözleşmenin işveren tarafından feshi halinde 24.6.1959 günlü E/32-K/26 sayılı içtihadı birleştirme kararında benimsendiği gibi davacının B.K. nun 313(TBK 430-440) ve devamı maddelerine dayanarak talepte bulunabileceği, davacının iş aktinin feshinden dolayı Borçlar Kanununun bu hükümlerine dayanarak tazminat istemeye hakkı olduğu kabul edilmelidir. Mahkemece, davalının zamanaşımı itirazı da değerlendirilerek, davacının talebinin Türk Borçlar Kanunun yürürlük tarihi ile sınırlandırılmaksızın, gerekli araştırma yapılarak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde yanılgılı gerekçe ile hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....
sözleşmenin teslimine ilişkin kısımlarının davalı tarafça yerine getirilmediğini, ardından tek taraflı olarak sözleşmenin feshi yoluna gidildiğini, cihazların, lüzumlu ve sözleşmede belirtilen birimlere şirket tarafında tüm masrafları karşılanarak kurulduğunu, personelce cihazlarda yüzlerce test yapıldığını ancak cihaz ve eklentilerinin geçici olarak tesliminin komisyon tarafından yapıldığını ve bunun sonucunda cihazların kat’i alımının gerçekleşmediğini, cihazın eksiksiz ve kusursuz çalıştığının Sivas 1.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2010/126 D.İş....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın usulden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile davalı yüklenici arasında, 24.02.2014 tarihli düzenleme şeklinde satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını, ancak bu sözleşmenin gereği yerine getirilmeyerek temerrüde düşüldüğünü, davalı yüklenicinin bu temerrüdünden dolayı sözleşmenin feshi ve uğranılan toplam 40.100,00 TL'lik zarar ve 10.000,00 TL cezai şartın müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece; iddia ve tüm dosya kapsamına göre, özellikle 6502 sayılı Kanun'un 3/1-l maddesine göre davada görevli mahkemenin tüketici mahkemesi olduğu gerekçesiyle, mahkemenin görevsizliğine ve davanın usulden reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ve tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av... gelmiş olup, davalı taraftan gelen olmadığından onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
Noterliği'nin 03.12.2019 tarihli, ... yev sayılı ihtarnamesi ile 03.12.2019 tarihi itibarıyla, sözleşme bildirimsiz ve tek taraflı olarak feshedildiğini,, Feshe gerekçe olarak, "siparişlerin makul süreyi aşarak iptal edilmesi, iskonto ve uzun vade teklifi gibi kötüniyetli davranışların süreklilik arzetmeye başlaması" iddiaları ileri sürülmüş ve Sözleşmenin 12/2.a maddesindeki " herhangi bir yükümlülüğün yerine getirilmemesi" hükmüne dayanarak Sözleşmenin tek taraflı feshedildiğinin ihtar edildiğin, fesihten önce müvekkiline herhangi bir bildirim yapılmadığını, ihtarnamenin tebligatı beklenmeksizin davalı vekili tarafından mail ortamında müvekkiline iletildiğini, sözleşmenin haklı sebeple derhal feshi için ihtarnamede bildirilen sebeplerden hiçbirinin varit olmadığını, başkaca da bir haklı veya geçerli sebep bulunmadığını, davalı tarafın feshinin haksız ve kötüniyetli olduğunu, sözleşmenin feshi için kanunda aranan şartlar gerçekleşmediğini, sözleşmenin 22 gün önce imzalandığından...
K A R A R Davacı vekili, müvekkili şirket ile davalı arsa maliki arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca müvekkilinin A1 ve A2 bloğu tamamlayarak davalıya teslim ettiğini, müvekkiline düşen A2 blok 7 no.lu dairenin teslim edilmediğini, ayrıca müvekilinin kâr etmeyi amaçladığı B1 ve B2 blokların yapımının engellendiğini, müvekkilinin yaptığı daire satış bedellerini faiziyle geri ödemek durumunda kaldığını, bu arada diğer iş tekliflerini değerlendiremediğini, müvekkili şirketin itibar kaybına uğradığını, yaptığı masrafları dahi karşılayamadığını ileri sürerek sözleşmenin haklı nedenle feshi ile şimdilik 10.000,00 TL maddi tazminat, 30.000,00 TL manevi tazminat, 10.000,00 TL kâr mahrumiyeti, 10.000,00 TL iş kaybı tazminatı olmak üzere toplam 60.000,00 TL tazminatın en yüksek banka mevduat faiziyle ödenmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, yüklenicinin edimlerini yerine getirmediğini savunarak davanın reddini istemiştir....