Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava, 6098 sayılı TBK'nun 217- 231 maddelerinde düzenlenen davacının davalıdan satın aldığı ikinci el aracın ayıplı çıkması sebebine dayalı sözleşmeden dönme ve satış bedelinin iadesi talebine ilişkindir. Davacı vekilinin istinaf başvurusu yönünden, dava dilekçesinde talebin malın ayıplı olmasından kaynaklanan sözleşmeden dönme ve satış bedelinin iadesi talebine ilişkin olduğu açıkça belirtilmiş ve yerel mahkemece bu yönde yargılama yapılarak istinaf incelemesine konu karar verilmiştir....

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2022/935 Esas KARAR NO : 2023/168 DAVA : Sözleşmeden Dönme ve Ödenen Bedeli İadesi (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 30/10/2022 KARAR TARİHİ : 22/02/2023 KARARIN YAZILDIĞI TARİH :17/03/2023 Davacı vekili tarafından açılan itirazın iptali davasının Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili 30/10/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında ..... tarihleri arasında gerçekleşecek olan ........

    Dava; feshedilen taşıma sözleşmesine göre usulsüz olarak ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Dava dilekçesine ekli vekaletname İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenmiş ve ildeki bakanlığın taraf olduğu davaların takip yetkisi davayı açan avukata verilmiştir. Davaya konu alacağın kaynağını oluşturan sözleşmenin bir tarafı da Milli Eğitim Bakanlığı'dırMilli Eğitim Bakanlığı Taşımalı İlköğretim Yönetmeliği gereğince yönetmelik hükümleri Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yürütülecektir. Anılan yönetmelik hükümelerine göre açılan ihale sonrasında imzalanan sözleşmeden kaynaklanan işbu davada aktif husumet ehliyeti Milli Eğitim Bakanlığı'na aittir....

      Davacı, sıfır km satın aldığı araçtaki üretimden kaynaklanan boya hatası nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedeli iadesi istemi ile eldeki dava açmıştır. Satışa konu araç üzerinde yaptırılan hükme esas alınan bilirkişi raporu ile dava konusu otomobilin sol ön kapısının boyanmış olması nedeniyle dava konusu araçta 1.250,00.-TL değer kaybı oluştuğu mütalaa edilmiştir. Mahkemece, bu bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulmuş ise de; yalnızca lokal bir bölgede yer alan boyama işleminin sözleşmenin feshi ile araç için ödenmiş olan bedelin iadesini gerektirip gerekmediği husunda yanılgıya düşülmüştür. 6502 sayılı yasanın 11. maddesinde, malın ayıplı olması durumda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür....

        Şirketi olan davalıya verildiğini, keşidecinin çek bedelini davalıya ödemediğini, davacının çek bedelini davalıya ödediğini, çekin iadesi için ihtar çekildiğini belirterek, çekin teslimine ya da çek bedeli olan 15.000 TL (fazlaya ilişkin haklar saklı olmak üzere) ihtar tarihinden ticari faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımının dolduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Somut olayda; taraflar arasında... Sözleşmesi düzenlendiği, uyuşmazlığın da bu sözleşmeden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Bir hukuki işlemin borç doğurmasının nedeni irade açıklamasıdır. Sebepsiz zenginleşmenin borç doğurmasının nedeni ise kişinin iradesi dışında malvarlığında bir eksilmenin meydana gelmesidir. Taraflar arasında malvarlıklarının değişimi bir sözleşmeye dayanır ise sebepsiz zenginleşmeden sözedilemez....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : 6100 Sayılı HMK'nun 355/1 maddesi uyarınca, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava, resmi şekilde ön ödemeli konut satış vadi sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti, aksi halde sözleşmeden haklı sebeple dönme hakkının kullanıldığının tespiti ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir....

          İSTİNAF SEBEPLERİ İstinaf eden-davacı vekili tarafından; Müvekkilinin iş bu dava ile sözleşme kapsamındaki seçimlik hakkını sözleşmeden dönme olarak kullandığı, ancak yargılama sırasında da araçta aynı arızanın meydana geldiği, müvekkili tarafından yargılama sırasında aracın kullanılmasına bir engel bulunmadığı, sözleşmeden dönme hakkından feragat etmeksizin onarımı kabul ettiği, ayrıca mahkemece tespit edilen değer kaybı bedelinin hakkaniyete uygun olmadığı, müvekkilinin iş bu davayı açmakta hukuki yararının bulunduğu ve aleyhine yargılama giderine hükmedilmesinin de doğru olmadığı bildirilerek başvurulmuştur. UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR Uyuşmazlık taraflar arasındaki satım sözleşmesine konu malın ayıplı olup olmadığı ve iadesi ile iadenin kapsamı noktasında toplanmaktadır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, satım sözleşmesini konu malın ayıplı olduğundan bahisle ayıplı malın iadesi ve bedelinin tahsili talebine ilişkindir....

            Davalılar vekilleri cevap dilekçelerinde ayrı ayrı özetle; Tüketici davacının sözleşmeden dönmesi ve bedel iadesi talebinin hukuki olmadığını, bağımsız bölümün davacıya eksiksiz ve kusursuz olarak fiilen teslim edildiğini, konutun zilyetliğinin 17/07/2018 tarihinde davacıya zilyetliğin devri suretiyle geçmiş bulunduğunu, davacının sözleşmeden dönme iradesinin hukuki geçerliliği olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar karşı davacılar vekilleri karşı dava dilekçelerinde özetle; davacının kredi ödemelerini yapmadığı için sözleşmenin feshedildiğini, davacıya karşı ecri misil ve tahliye talebi olduğunu talep etmiştir....

            Davalı, taraflar arasında, davalının 3. şahıs arsa sahibi ile imzaladığı kat karşılığı inşaat sözleşmesi çerçevesinde, ileride hak edeceği taşınmaz alacağının davacıya devri için BK'nun 183. maddesine göre geçerli bir şekilde alacağın temliki sözleşmesi imzalandığını, taşınmazın aylardır teslime hazır olduğu halde davacı tarafından teslim alınmadığını, davacının ekonomik durumu sebebiyle taşınmazı almaktan vazgeçtiğini, taraflar arasında imzalanan temlik sözleşmesinin geçerli ve bağlayıcı bir sözleşme olduğunu, davacının haksız bir sebebe dayalı olarak sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talep etme hakkının bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini dilemiştir....

              Davacı tarafından davalıya gönderilen 08/04/2022 tarihli ihtarname içeriğinden, gerekse dava dilekçesinde ki açıklamalardan davacının TBK'nun 227.maddesi ile kendisine tanınmış seçimlik hakkını "sözleşmeden dönme" yönünde kullandığı ve ödediği miktarın kendisine iadesini talep ettiği anlaşılmaktadır. Fatura konusu ürünlerin kullanılamaz durumda olduğu, davacının bu ürünlerden beklediği faydayı sağlayamadığı anlaşılmakla davacının sözleşmeden dönme (ve malın iadesi ile ödenen bedelin tahsili) talebinde haklı olduğu kanaatine varılmıştır. Satış sözleşmesinden dönme beyanı, bozucu yenilik doğuran bir hak niteliğine olup, bir irade açıklaması olarak satıcıya vardığı anda hükümlerini doğurur ve sözleşmeyi geçmişe etkili olarak ortadan kaldırır ve tarafların sözleşme nedeniyle aldıklarını iade edimlerinin aynı anda ifası gerekir....

                UYAP Entegrasyonu