WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davanın davacı ... tarafından tanzim edilen alacaklısı davalı ... olan, 20.6.2011 ödeme tarihli 38000.00 TL tutarlı bonodan kaynaklandığı, davacının bononun tanzimine dayanak protokol hükümleri uyarınca sözleşmeden haklı nedenlerle dönme hakkını kullanıp ödediği paranın iadesini talep ettiği, davada bonoya dayalı olarak ödenen meblağın istirdadının gerekip gerekmeyeceği hususunun değerlendirilmesinin gerektiği, ödemenin dayanağı veiadesi istenilen bedelin bonodan kaynaklı oluşu nedeniyle davanın ticari dava mahiyetinde bulunduğu, bu nedenle davaya Asliye Ticaret Mahkemisinde bakılmasının zorunlu olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı deliller ile gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir....

    Somut olayda davacı alıcı ile davalı satıcı arasında yapılan satım sözleşmesine konu mobilyaların davacı alıcı tarafından teslim alınmadığı ve davacının sözleşmeden döndüğü, dönme beyanı yukarıda izah edildiği üzere bozucu yenilik doğuran bir hak olması nedeniyle sözleşme ilişkisinin geçmişe etkili olarak ortadan kalkacağı, bu bağlamda davalı satıcının aldığı satış bedelini davacıya iade etmesi gerektiği kabul edilmelidir. Bununla birlikte sözleşmeden dönme nedeniyle davacı alıcının kusurlu olduğunun iddia edilmesi halinde davalı satıcının zamanaşımı süresi içerisinde tazmin talebinde bulunabileceği ve fakat eldeki davada bu yönde bir talebin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca davacı alıcının sözleşmeden dönme nedeniyle ödediği satış bedelinin iadesini isteyebileceğinden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur....

    Dava, sözleşme tarihine göre uygulanması gereken TBK 470 ve devamı maddelerde düzenlenen ve konusu ev yapılması işi olan eser sözleşmesine dayalı olarak açılmış alacak davasıdır. TBK 125. maddede borçlunun temerrüdü halinde alacaklının seçim hakları düzenlenmiş olup, alacaklı sözleşmeden dönme yolunu seçmiş ise, sözleşmenin hükümsüzlüğünden doğan zarar (menfi zarar), kapsamında kalmayan müspet zararlarını isteyemez. Gecikme cezası ve cezai şart alacağı müspet zarar kapsamında kaldığından, sözleşmede aksine açık bir hüküm olmadıkça sözleşmeden dönen tarafın isteyebilmesi mümkün değildir. Ancak sözleşmede feshedilemiyen süre varsa bu süre ile sınırlı olmak üzere, bu süreden sonra yapılan feshe rağmen cezai şart alacağı talep edilebilir. ........

      Aynı maddenin son bendine göre de sözleşmeden dönme halinde taraflar verdiklerini geri isteyebilir ve kusur halinde menfi zararlarını da talep edebilirler....

        İstinaf Sebepleri Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davalı yükleniciye ödenen satış bedelinin icra yoluyla yükleniciden geri alınamadığını, bu nedenle seçimlik haklardan dönme hakkının kullanıldığından bahisle davanın reddine karar verilmesinin hakkaniyetli olmayacağı gerekçesiyle kararı istinaf etmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, sözleşme kapsamında ödenen bedelin iadesi talep edilmiş olmakla sözleşmeden dönüldüğünün kabulü gerektiği, seçimlik hak kullanıldıktan sonra bundan dönülmesi ve sözleşmeden dönen davacının tapu iptâl ve tescil talebinde bulunması mümkün olmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B....

          Tüketici bu haklardan birisini kullanmakla seçim hakkını kullanmış olur ve artık tercihini değiştiremez. Çünkü satıcı kayıtsız şartsız bildirilen tercihi yerine getirmek zorundadır. Bu nedenle tüketicinin seçim ... bir kez kullanılmakla sona ermekte ve onun yerine geçmektedir. (Tüketici hukuku, Prof Dr. İ. ... ... 2.baskı, sayfa 161) Öyle olunca mahkemece tüketicinin sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istemini seçtiği kabul edilmeli ve ıslah dilekçesinin seçimlik hakka ilişkin kısmının dikkate alınmaması gerekir. Mahkemece, ıslah dilekçesinde belirtilen arızalarda dikkate alınarak; sözleşmeden dönme ve bedel iadesi seçimlik hakkını kullandığıda dikkate alınmak süretiyle; 25.5.2004 tarihinde satın alınan aracın ... süresi içinde meydana 2006/16777 2007/4240 gelen arızalar sebebiyle 4077 sayılı yasanın 4. maddeleri ile ......

            Davacı dava dilekçesinde ayıplı malların satıcıya iadesi ile ödediği bedelin istirdadını istemiştir.Ayrıca yatak odasının belli bir model olarak ve takım olarak satın alınması nedeniyle gardrobun iadesi halinde onunla renk ve model olarak uyum sağlayan ve takım oluşturan yatak odasının diğer parçalarının da iadesi ile ödenen bedelin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece davacının bu talebi yönünden davanın reddine karar verilmiştir.4077 sayılı yasanın 4.maddesine göre tüketici, ayıplı mal teslimi halinde bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür....

              E. sayılı dosyasında birleştirildiğini, aynı sözleşmeye dayalı olarak açılan ve biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte olan bu dosyalar ile işbu davanın HMK m. 166 gereği birleştirilmesini talep ettiklerini, yine birbiri arasında bağlantı bulunan dava dosyalarında kabul anlamına gelmemekle birlikte, bir an için davalı lehine alacak hesaplanacaksa dahi; davacı tarafından varsa eserin tamamlanan kısmının belirlenerek talepleri doğrultusunda yapılacak cezai şart, bedel iadesi, menfi zarar ve mümkünse malzeme değerinin bu hesaplamalardan mahsubunu talep ettiklerini, arabuluculuk görüşmelerinin olumsuz sonuçlandığını, davanın kabulüne, taraflar arasında mevcut 22.02.2022 tarihli sözleşmenin 14. maddesine göre 540.000,00 TL cezai şart bedeli, davacıya ödenen 502.090,00 TL bedelin iadesi, menfi zarar tutarı olarak şimdilik 1.000,00 TL'nin (belirsiz alacak davası), 100.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline ve davacı elindeki ... marka ... model ... seri no.lu, ... marka...

                Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise; alıcı ancak, sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir." Yasal düzenleme açıklanan şekilde olup dosya kapsamına göre, davacının seçimlik hakkını aracın tamiri yönünde kullanarak aracı davalıya bıraktığı, aracın dava tarihinden önce tamiri yapılarak onarıldığı ve davacıya davadan önce teslim edildiği sabittir. Seçimlik haklar yenilik doğurucu haklardan olup bir kez kullanılmakla tükenen ve geri alınamayan haklardandır. Davacının ihtilafa konu olan ayıplı motosikletin onarımını seçerek ücretsiz onarım hakkını kullandığı ve seçimlik hakkını tükettiği, dava tarihinde devam eden bir arızanın/ayıbın bulunmadığı, bu nedenle sözleşmeden dönme seçimlik hakkının kullanılamayacağı sonuç ve kanaatine varılmakla davacının sözleşmeden dönme ve ücret iadesi talebinin reddine karar verilmiştir....

                  KARŞI OY 1- Dava, anonim şirket hisse devir sözleşmesinin iptali ile ödenen 400.000 Euro bedelin iadesi ve bakiye kalan 1.000.000 Euro bedelden dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemlerine ilişkindir. 2- Davacı vekili dava ve cevap dilekçelerinde, dava dışı Tuana A.Ş.’nin %50 hissesinin davacıya devrine dair tarihsiz Sözleşmenin son paragrafı uyarınca herhangi bir sebeple sözleşmeden dönme hak ve yetkilerinin bulunduğunu ileri sürmüş ve gerek bu hüküm uyarınca, gerekse de müvekkilinin sözleşmeden sonra, hissesini satın aldığı şirkete ait işletmelerin gerçeği yansıtmadığı, adresin göstermelik olduğu, miktarın fahiş olduğu gibi gerekçelerle irade fesadı (yanılma/hata, hile, gabin) nedeniyle sözleşmenin feshi ile ödenen bedelin iadesine, kalan 1.000.000 Euro borç nedeniyle borçlu olunmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. 3- İlkderece Mahkemesi; sözleşme icra edildikten sonra davacının sözleşme hükmü uyarınca sözleşmenin feshini talep edemeyeceği, ancak, davacının...

                    UYAP Entegrasyonu