Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır." düzenlemesine ve davacının sözleşmeden dönme talebinin bulunmasına göre ilk derece mahkemesince davacının talebinin değerlendirilmesi yerine yasada öngörülmediği biçimde onarıma karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır ayrıca bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde belirtilen hususlarda ek rapor düzenlenmemiş olup buna göre bilirkişiden davacının itirazlarını karşılayacak şekilde ek rapor alınarak davanın sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebi ile ilgili bir karar verilmesi için ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir....
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesine karşı cevap dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğundan bahisle, davalının istinaf talebinin reddini istemiştir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek inceleme yapılmıştır. Dava, resmi şekilde yapılmayan ve tapu devri de bulunmayan devre mülk sözleşme iptali ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara, sadece devre mülk sözleşmesinin resmi şekilde yapılmaması sebebiyle geçersizliği nedeniyle iptaline karar verilmesi gerekirken, (bkz. benzer mahiyette Yargıtay 13....
Dairemizin ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun yerleşik karar ve içtihatları uyarınca sözleşme kapsamında ödenen bedelin iadesi talep edilmiş olmakla sözleşmeden dönüldüğünün kabulü gerektiği, seçimlik hak kullanıldıktan sonra bundan dönülmesi ve sözleşmeden dönen davacının tapu iptâl ve tescil talebinde bulunması mümkün olmadığından davanın reddine karar verilmesi yerine yanlış değerlendirme sonucu davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, temyiz eden davalı yararına bozulması uygun bulunmuştur..." denilerek, sözleşmenin geçmişe etkili olarak sona erdirme iradesinin sözleşmeden dönme olduğu ifade edilmiştir. 818 sayılı Borçlar Kanununda hemen hiçbir yerinde "dönme" sözcüğü kullanılmayarak, bütün dönme hükümleri "fesih" kelimesiyle çevrilmişti....
Noterliğinin 3881 yevmiye nolu 09.02.2018 tarihli ihtarname gönderilerek ödenen bedelin iadesi ile asansörün iade alınmasının talep edildiğini, davalıya gönderilen ihtarnameden bir sonuç alınamadığını, 05.02.2018 tarihli teklif uyarınca başka bir firma ile anlaşıldığını ve 26.000,00 TL (KDV Hariç) tutarında yeni bir asansör yapılması konusunda sözleşme imzalandığını ileri sürerek fazlaya ve sair alacaklarına ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla 05.10.2017 tarihli sözleşmeden dönülerek ayıplı malın davalıya iadesi ile davalıya sözleşme gereği müvekkili tarafından ödenmiş olan bedelden şimdilik 5.000,00 TL'nin işlemiş reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ve arızalı asansörün tamiri için harcanan 4.327,40 TL'nin işlemiş reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi isteğinde bulunmuştur....
İddia, savunma, dosya kapsamı ve istinaf nedenleri hep birlikte değerlendirildiğinde; karar vermeye elverişli bilirkişi raporuna istinaden satışa konu üründe üretimden kaynaklı kullanıma engel teşkil edecek nitelikte ayıp bulunduğu ve davacının seçimlik hakkını sözleşmeden dönme ve bedel iadesi yönünde kullanıldığı anlaşılmakla, ilk derece mahkemesince yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş olmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. O nedenle davalı istinaf talebinde haklı değildir. Bu değerlendirmeler ile dava konusu uyuşmazlığa ilişkin yasal düzenlemeler doğrultusunda, tüm dosya kapsamında toplanan delillere göre; davalının istinaf başvurusunun HMK m.353/1- b-1 uyarınca oybirliğiyle esastan reddine karar verilmesi sonuç ve kanaatine varılmakla aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
net olarak ortaya konulması gerektiğini, davacının kar mahrumiyeti iddiasını kabul etmediklerini, davacının müvekkil şirkete gönderdiği ihtarnamesinde bedel iadesi talebiyle sözleşmeden dönme iradesini ortaya koyduğunu, sözleşmeden dönme ile birlikte makinanın çalışmadığı süreye ilişkin kar kaybının talebi mümkün olmadığını, davacı tarafın, hem satış bedelinin iadesi hem de kar mahrumiyeti talebinde bulunması hukuken mümkün olmayıp reddi gerektiğini, davaya konu makinanın müvekkil şirkete usulüne uygun olarak teslim edilmediğinden, davacı tarafın faiz talebinde haksız olduğunu, müvekkil şirkete teslim edilmeyen makinanın bedeline ilişkin ihbar tarihinden itibaren faiz yürütülmesi mümkün olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
-K A R A R- Davacılar vekili, müvekkilleri ile davalı arasında yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi gereği, davalıya 293.000,00 TL ödeme yaptıklarını, ancak yapılması kararlaştırılan evin teslim edilmediğini, evin zamanında teslim edilmemesi nedeniyle, sözleşme uyarınca, iflas tarihine kadar 9.088,00 TL alacaklarının bulunduğunu, iflas masasına yaptıkları başvurunun reddedildiğini ileri sürerek, müvekkillerinin alacağının kabulü ile masanın bu alacağı ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, alacağın varlığının yargılamayı gerektirdiği için talebin reddedildiğini, BK.108.maddesi gereğince seçimlik hakkını sözleşmeden dönme yönünde kullanan davacının ancak menfi zararını talep edebileceğini, sözleşmenin ifasına bağlı gecikme zararının istenemeyeceğini, arsa bedelinin davacıya iadesi gereken miktardan düşülmek suretiyle alacağın hesaplanması gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/... esas sayılı dosyasında ise; fesih tarihinden sonra yapı denetim bedelinin ödemediğinden bahisle denetim işini yapan şirket tarafından arsa maliki hakkında başlatılan takibe itirazın iptali davası sonucu ....290,00 TL'nin ödendiğini, bu bedelin sözleşmenin ... ve ... hükümleri gereğince asıl davada istenen tazminattan mahsubunu talep ve dava etmiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin .... maddesinde düzenlenen cezanın, sözleşmeden dönme cezası niteliğinde olduğu ve borçluyu edim yükümlülüğünden kurtardığı, yüklenicinin sözleşmeden dönmesi halinde ise, yüklenici tarafından arsa sahibinin arsasına yapılan inşaatta kullanılan malzemeleri söküp götürme imkanının bulunmadığı, sözleşme gereği ödemesi gereken geciken süre kira bedeli ile dönme cezasının mahsubundan sonra kalan imalat bedelinin talep edilebileceği, imalat bedelinin toplam 469.128,......
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:Dava, ticari satıma konu ayıplı ürün nedeniyle, davacının tüketiciye ödediği ürün bedeli ve masrafların davalı satıcı firmadan rücuen tahsili istemine ilişkindir. 6098 sayılı TBK' nın 227. maddesinde, alıcının malın ayıplı çıkması halinde seçimlik hakları belirtilmiş, buna göre somut olayda davacı tercih hakkını satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme ve ödenen bedelin iadesi yönünden kullanmıştır.TBK 227/4. Maddesine göre, alıcının sözleşmeden dönme hakkını kullanması halinde durum bunu haklı göstermiyor ise hakim satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir. Satılanın değerindeki eksiklik, satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme hakkından birini kullanabilir.(Madde 227/son.)Yine TBK 229....
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:Dava, ticari satıma konu ayıplı ürün nedeniyle, davacının tüketiciye ödediği ürün bedeli ve masrafların davalı satıcı firmadan rücuen tahsili istemine ilişkindir. 6098 sayılı TBK' nın 227. maddesinde, alıcının malın ayıplı çıkması halinde seçimlik hakları belirtilmiş, buna göre somut olayda davacı tercih hakkını satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme ve ödenen bedelin iadesi yönünden kullanmıştır.TBK 227/4. Maddesine göre, alıcının sözleşmeden dönme hakkını kullanması halinde durum bunu haklı göstermiyor ise hakim satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir. Satılanın değerindeki eksiklik, satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme hakkından birini kullanabilir.(Madde 227/son.)Yine TBK 229....